ANKARA - Bir haftadır devam eden protestolarda keyfi gözaltı ve işkenceye karşı basın toplantısı düzenleyen İHD, “Keyfi olarak yapılan gözaltı ve tutuklamalara son verilmesini; işkence ve kötü muamele yasağını ihlal edenler hakkında soruşturma süreçlerinin başlatılmasını” talep etti.

 

İnsan Hakları Derneği (İHD), 19 Mart’ta başlayan eylem ve etkinliklerde kolluk güçlerinin yaptığı işkence, gözaltı ve tutuklamalara karşı şube binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. Basın metnini İHD Ankara üyesi Asım Barış okudu.

 

‘Öğrencilerle dayanışmada bulunan Eğitim Sen’e soruşturma açıldı’

 

İHD Genel Merkezi tarafından yayınlanan bilgi notuna göre, “Türkiye genelinde yapılan ev baskınlarında ve eylemlerde çoğu çocuk olmak üzere en az bin 879 kişi gözaltına alındı. 260 kişi tutuklandı. 468 kişi adli kontrol tedbirleriyle serbest bırakıldı. Çok sayıda kişi, polisin eylemlere müdahalesi sırasında kaba dayak, yakın mesafeden kapsül, gaz ve su sıkılması, ters kelepçe, çıplak arama gibi işkence ve kötü muamele niteliğindeki uygulamalara maruz kaldı. Üniversite öğrencilerinin ders boykotuyla dayanışma amacıyla bir günlük iş bırakma kararı alan Eğitim Sen’in Merkez Yönetim Kurulu hakkında soruşturma başlatıldı; ifadeleri alınan yöneticiler hakkında 2 haftalık ev hapsi ve adli kontrol kararı verildi.”

 

Öğrencilere işkence ve kötü muamele

 

Ankara’da eylemlerin devam ettiği Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ), öğrencilerin kent merkezindeki eylemlere katılmak amacıyla kampüsten çıkmalarına izin verilmediği belirtilen açıklamada, “Polis, yoğun biçimde biber gazı ve gaz atan kapsül kullanmış; eylemlerde öğrenciler yaralanmış, yoğun bir şekilde işkence ve kötü muameleye maruz kalmışlardır. 20 Mart’ta şubemize ulaşan öğrenciler tarafından ‘işkenceye uğradıkları ve bir arkadaşlarının ayağının kırıldığı’ aktarıldı” diye kaydedildi. 

 

‘Kadınlar çıplak aramaya maruz bırakıldı’

 

Ankara’da polisin orantısız güç kullandığı söylenen açıklamada, “Yapılan eylem ve gösterilerde polis tarafından göstericilere karşı tazyikli su, biber gazı vb. kimyasal ajanların yanı sıra, yine kimyasal ajanlar içeren plastik kapsülleri taşıyan silahlarla müdahale edilmiştir. Biber gazı gibi kimyasalların ve tazyikli suyun yakın mesafeden kişileri hedef alarak kullanıldığı tespit edilmiştir. Kızılay bölgesinde bulunan çeşitli cadde ve bulvarlarda toplanan kitleye tazyikli su sıkılmış, kaba dayağa maruz bırakılmış; alanlarda müdahale esnasında gözaltılar yapılmış, kişilere ters kelepçe takılmış; yerlerde sürüklenerek ve yere yatırılarak vücut bütünlüğüne zarar verecek pozisyonda tutulmuş, tehdit ve hakaretlere uğramışlardır. Gözaltına alınanların, gözaltı araçlarında dahi şiddete maruz kaldığı tanıklar tarafından aktarılmıştır. 22 Mart’ta gözaltına alınanlar arasında bulunan 7 kadına çıplak arama yapılmış ve fiziksel şiddete maruz kalmışlardır. Derneğimiz avukatları tarafından da ziyaret edilen kadınlar, kendilerine yapılan işkence ve kötü muameleyi aktarmışlardır” ifadelerine yer verildi.

 

‘Gazeteciler engelleniyor’

 

Eylemleri görüntülemek isteyen gazetecilerin de engellendiği aktarılan açıklamada, “Gazeteciler işkence ve kötü muameleye maruz kaldılar. Bugüne kadar en az 14 gazeteci gözaltına alındı ve haklarında tutuklama kararı verilen 7 gazeteci, yapılan itiraz üzerine serbest bırakıldı” denildi.

 

Yapılan hukuksuzluklara karşı basın metninde yer alan talepler şöyle sıralandı:

 

“*Keyfi olarak yapılan gözaltı ve tutuklamalara son verilmesini,

 

*İşkence ve kötü muamele yasağını ihlal edenler hakkında soruşturma süreçlerinin başlatılmasını,

 

*Ters kelepçe, plastik mermi, kapsül, göz yaşartıcı gaz vb. araçların kullanımına son verilmesini,

 

*Valilik yasakları gerekçe gösterilerek yapılan polis müdahaleleri ve gözaltılar, sokakta ve gözaltı birimlerinde gerçekleştirilen işkence ve diğer kötü muamele uygulamalarına son verilmesini,

 

*Tüm gözaltına alınanların serbest bırakılmasını,

 

*Kamusal görev yapan gazetecilerin engellenmesine, sosyal medya hesaplarının kapatılmasına, gazetecilerin gözaltına alınmasına ve tutuklanmasına son verilmesini,

 

*Valiliklerce alınmış olan tüm yasakların kaldırılmasını talep ediyoruz.”