Komisyon İmralı ziyaretine dair toplandı
- 14:47 4 Aralık 2025
- Siyaset
ANKARA - Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, İmralı ziyaretine ilişkin toplandı. Açılışta konuşan Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, komisyon çalışmalarında en hassas aşamaya girildiğini belirterek, “Bu süreç önemli bir eşiği aşacak” dedi.
Barış ve Demokratik Toplum Süreci kapsamında Meclis’te oluşturulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile yapılan görüşme ile sürece ilişkin yasal düzenlemelere dair siyasi partilerin önerilerini dinlemek üzere bir araya geldi.
Toplantı, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un oturum öncesi siyasi partilerin koordinatörleriyle yaptığı görüşme nedeniyle gecikmeli olarak başladı.
Toplantı girişinde söz alan Numan Kurtulmuş, komisyon çalışmalarının en hassas, en kritik ve en kırılgan dönemine girdiğini belirtti. Numan Kurtulmuş, "Bundan sonra da son düzlükte yapacağımız temel vazifemizi icra edip oluşturacağımız sonucu da Meclis’in Genel Kurulu’na sunacağız" dedi.
Sürece dair temaslara değindi
Sürecin yalnızca komisyon çalışmalarından ibaret olmadığını kaydeden Numan Kurtulmuş, sürecin ayrıca devletin ilgili kurumlarının sahadaki temaslarıyla bugüne kadar yürütüldüğünü sözlerine ekleyerek şunları söyledi: "Bu meselenin bir kısmı, aynı şekilde bir devlet politikası olarak sürdürülen bu süreçte devletin bütün ilgili kurumları ile sahada ve bir şekilde örgüt ile yapılan temaslarla bugüne kadar getirildi. Bu sürecin bir al-ver ve pazarlık süreci olmadığını, örgütün kendisini feshetme kararı ortaya koyduktan ve silahları teslim etme sürecine sembolik bir tören ile başladıktan sonra bu sürecin hızlandığını ve siyasetin de üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmek için Meclis’te bulunan partilerimizden 11’inin ittifakı ile bu komisyonun kurulduğunu ve bugüne kadar getirildiğini belirtmek isterim.
Şimdiye kadar 134 kişi dinlendi
Bu tarihi süreci komisyon da tarihi sorumluluklarını yüklenerek yerine getiriyor. Bundan sonraki süreçte çok daha dikkatli olmamız gereken, çok hassas bir döneme girdiğimiz aşikârdır. Bunu, başta kendim olmak üzere hepimize önemli bir uyarı olarak ortaya koymak istiyorum. Süreç bu anlamda şimdiye kadar 134 kişiyi ve kuruluşu dinledi. En son 18’inci toplantımızda, toplantıya katılanların beşte üç çoğunluğu ile alınan karar gereği komisyonumuzda grubu bulunan partileri temsilen birer temsilcinin adaya gitmesi kararlaştırıldı. Üç siyasi parti üyesini gönderdi ve ziyaret 24 Kasım tarihinde gerçekleştirildi. Bu ziyaretin gerçekleştirilmesi ile birlikte komisyonumuzun dinleme faslı nihayete ermiştir.
Raporları hazır olanları dinleyeceğiz
Bundan sonraki süreçte raporlama safhasına geçiyoruz. Böylece bu raporun hazırlanması ile birlikte bu tarihi süreç çok önemli bir eşiği daha atlatacak ve komisyon üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmiş olacak. Daha evvel burada grubu bulunan partilerden kendi raporlarını hazırlamalarını istedik. Bana şimdiye kadar 5-6 kişinin hazırladığı rapor geldi. Bunların hepsini kaydediyoruz. Dolayısıyla bugünkü oturumda önce raporları ve önerileri dinleyeceğiz; raporları hazır olanları dinleyeceğiz.
Süreç siyasi malzeme konusu yapılmamalı
Sürecin ne kadar hassas bir noktaya geldiği görülüyor. Söylenen her bir sözün, normal zamanlarda söylenen sözlerden kat kat daha tesirli olduğu; hiç beklemediğiniz çevrelerde, beklemediğiniz şekilde olumlu ya da olumsuz etki ettiği bir sürece giriyoruz. Eskiler demiş ya, ‘Söz gümüş ise sükût altındır.’ Burada yüz düşünüp bir konuşma, bin düşünüp bir konuşmanın gerektiği günlere giriyoruz. Herkesin öncelikle bu sürecin bundan sonraki en hassas dönemini siyasi pozisyonlarının malzemesi haline getirmemesi lazım. Hepimizin siyasi fikirleri farklı, anlayışları farklı; ama herhalde ortak olduğumuz nokta artık bu memlekette silahlar sussun, analar ağlamasın, ocaklar sönmesin ve bu milletin geleceği karanlık ellere teslim edilmesin. Onun için özellikle bu sürecin siyasi malzeme yapılmaması konusunu her birinizden istiyorum.
Basına ‘magazinleştirmeyin’ uyarısı
Burada basınımızın da üzerine çok sorumluluk düşüyor. Zaman zaman bu uyarıyı yaptım ama buna ihtiyaç var. Sürecin aslı; kim ne dedi, nereden geldi, nereye gitti… Bunlardan daha önemlisi ortaya hangi somut sonuçların konulduğudur. Önemli olan budur. Sürecin magazinleştirilmemesi için olağanüstü bir gayret sarf etmemiz lazım. Ayrıca dil, üslup ve davranışlarımıza da dikkat etmemiz lazım. Bu mesele bir partinin veya birkaç partinin meselesi değildir; bu mesele tüm Türkiye’nin, 86 milyonun meselesidir.
Bu mesele hayırla ve başarı ile sonuçlandığında bir ya da birkaç parti kazanmış olmayacak; sürece karşı olan partiler de dahil olmak üzere bütün Türkiye kazanmış olacak. Bunun için elimizi şimdiye kadar olduğu gibi taşın altına koymaya devam edeceğiz. Olumlu sonuç almak için de sabırla bu müzakere süreçlerini tamamlayacağız. Sağda solda ya da içerden ya da dışardan ‘bu mesele son noktaya geldi, son günlere yaklaşıyor, bu meseleyi akamete uğratalım’ diye hesap kitap içinde olanların varlığını biliyoruz. Aklımızın onların aklından daha üstün olması gerekiyor. Farklılıklarımızı birbirimize ifade ederek yolumuza devam edeceğiz. İnanıyorum ki; bu sefer Türkiye kazanacak. Bu sefer mutlaka kazanacağız."
Numan Kurtulmuş’un konuşmasının ardından siyasi partilerin yasal düzenlemeler için hazırlanacak rapora dair önerileri alınmaya başlandı.
Bu önerilerin alınmasının ardından ise Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile yapılan ziyaret gündeme gelecek.







