KCDK-E’den Alevi halkıyla dayanışma çağrısı

  • 15:23 30 Aralık 2025
  • Güncel
HABER MERKEZİ - KCDK-E, Lazkiye ve Tartus'ta Arap Alevilerine dönük katliamların DAİŞ döneminden bu yana süren Alevi düşmanlığının bir devamı olduğunu belirterek, uluslararası kamuoyunu etkin tutum almaya ve Suriye’deki Alevi halkıyla dayanışmaya çağırdı. 
 
KCDK-E, Suriye’de Arap Alevi halka yönelik saldırıları kınayan bir açıklama yayınladı. Açıklamada, 2025 yılının savaşlar, kaos ve ekonomik krizlerle geçtiğini hatırlatarak, dünyanın birçok bölgesinde ırkçı ve sağcı iktidarların, diktatörlüklerin doğayı ve yaşamı çekilmez hale getirdiğini belirtti. Ortadoğu’nun ise hala savaşın, kanın, gözyaşının, açlık ve yoksulluğun hüküm sürdüğü bir coğrafya olmaya devam ettiği ifade edildi. Açıklamada, uluslararası güçlerin farklı gerekçelerle Ortadoğu’ya müdahalelerinin bölgedeki krizleri derinleştirdiği kaydedildi.
 
Savaşların temel gerekçeleri 
 
Yeraltı ve yerüstü zenginlikler, su kaynakları ve enerji hatlarının önümüzdeki süreçlerde de savaşların temel gerekçeleri olmayı sürdüreceği belirtilen açıklamada, halklar arası çatışmaların ve gerici güçlerin sahaya sürdüğü çete yapılanmalarının özgürlükçü, demokratik bir yaşamın önündeki en büyük engeller olduğu vurgulandı. Suriye’nin çok etnisiteli ve çok inançlı yapısına dikkat çekilen açıklamada, Dürziler, Aleviler, Kürtler, Araplar, Hristiyanlar ve Müslümanların bir arada, eşit ve özgür yaşam arzusunda olduğu ifade edildi. Bu farklılıkların yaşamı zenginleştiren bir temel olduğunun altı çizildi.
 
İnsanlık dışı uygulamalar devam ediyor 
 
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın formüle ettiği, kadın özgürlüğüyle güçlenen ve halkların barış içinde demokratik değerlerle bütünleştiği yaşam modelinin tek çözüm olduğu vurgulandı. Açıklamada, bu perspektifte ısrar edilmemesi halinde mezhepçilik, milliyetçilik ve halklar arası düşmanlığın hem tarihsel hem de güncel olarak ağır sonuçlar doğuracağı uyarısı yapıldı. Ortadoğu’nun DAİŞ gerçeğini derinden yaşadığı hatırlatılan açıklamada, kadın, doğa, tarih ve insanlık düşmanı bu yapıların onlarca katliam gerçekleştirdiği ve saldırıların hâlâ sürdüğü ifade edilen açıklamada, Dürzilere yönelik katliamlar, Alevilere karşı sistematik saldırılar ile Hristiyanlar ve diğer inanç gruplarına dönük insanlık dışı uygulamaların devam ettiği kaydedildi.
 
Uluslararası kamuoyunun sessizliğine tepki 
 
Açıklamada, dünyanın gözü önünde gerçekleşen bu katliamlara karşı uluslararası kamuoyunun sessizliğine tepki gösterilerek, geçmişte DAİŞ’le birlikte hareket eden HTŞ’nin bugün de bu zulmü sürdürdüğü ve benzer saldırıları tolere ettiği ifade edildi. Türk devletinin ise kadın özgürlükçü, demokratik bir yaşam yerine bu yapılarla yakın ilişki kurmasının “iki yüzlü bir tutum” olduğu belirtilen açıklamada, KCDK-E, yeni yıla girerken savaş, katliam ve soykırımların hiçbir halka fayda sağlamadığı, aksine yalnızca kan ve gözyaşı getirdiği vurgulandı. Açıklamada, Abdullah Öcalan’ın geliştirdiği Barış ve Demokratik Toplum perspektifinin tek çözüm olduğu vurgulanarak, bu modelin uygulanması halinde halkların birlikte, eşit ve özgür bir yaşam kurabileceğine işaret edildi. 
 
Kürtlerin, Arapların, Alevilerin ve tüm inanç gruplarının birlikte kendini yönetebileceği Barış ve Demokratik Toplum modelinin sorunları kalıcı biçimde çözeceği vurgulanan açıklamada, yeni yılın dünya halkları için barış ve özgürlüğe vesile olması dilendi.