
Midyad’da 8 Mart coşkusu: Kadınlar doğru yolu gösterecek
- 13:24 22 Şubat 2025
- Güncel
MÊRDÎN - Mîdyad ilçesinde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliklerinin startını yürüyüşle veren kadınlar, "Ortak saldırılara karşı ortak mücadele hattını kadın diliyle, kadın yüreğiyle, kadın hakikatiyle örmenin kararlılığını bu 8 Mart’ta da büyüteceğiz” dedi.
Tevgera Jinen Azad (TJA), 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliklerinin startını Mêrdîn'in Mîdyad (Midyat) ilçesinde verdi. Etkinlik, Türkiye'nin Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik SİHA saldırısında yaşamını yitiren gazeteci Cihan Bilgin’e atfen gerçekleştirildi. Bu kapsamda Mîdyad Çarşı Meydanı'nda, aralarında Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri ve belediye eşbaşkanlarının da bulunduğu kadınlar, zılgıtlar ve sloganlar eşliğinde halaya durdu.
Bir süre halay çekerek etkinliğe devam eden kadınlar, yürüyüşe geçti. Ulusal kıyafetleriyle renkli görüntüler oluşturan kadınlar, katledilen kadınların fotoğraflarını ve mesajlarının yer aldığı dövizleri taşıdı. Polisin yürüyüşü engelleme girişimine rağmen, kadınlar “Jin, jiyan, azadî”, “Bijî berxwedana jinê” ve “Cihan Bilgin rûmeta me ye” sloganları eşliğinde yürüyüşlerini Newroz Alanı'na kadar sürdürdü.
Ortak mücadele vurgusu
Yürüyüşün ardından açıklamalar yapıldı. İlk olarak TJA Mêrdîn Sözcüsü Hatice Öncü, AKP iktidarının ve erkek devlet aklının baskılarına karşı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde de mücadelelerini sürdüreceklerini söyledi. Kadınlar olarak saldırılara karşı her zamankinden daha güçlü bir şekilde kenetleneceklerini belirten Hatice Öncü, “Ortak saldırılara karşı ortak mücadele hattını kadın diliyle, kadın yüreğiyle, kadın hakikatiyle örmenin kararlılığını bu 8 Mart’ta da büyüteceğiz” dedi.
Ardından, Süryani kadınlar adına Marta Aktaş ve Arap kadınlar adına Nurcan Aydın söz alarak kadınların 8 Mart'ını kutladı ve mücadele mesajı verdi.
'Rojava’da ortaya çıkan bu gerçeklik dünyaya örnektir'
DEM Parti Milletvekili Beritan Güneş Altın, kadınların Girê Miraza’dan (Göbeklitepe) bu yana erkek devlete karşı büyük bir mücadele verdiğini dile getirdi. Özgür, onurlu ve birlikte yaşam için kadınların ortaya koyduğu mücadelenin önemine dikkat çeken Beritan Güneş, “Erkek devlet eliyle katledilen, erkek devlet eliyle tutuklanan kadınlar onurumuzdur. Direniş gerekçemizdir. Bu mücadele, bugün Rojava’da onurlu, birlikte yaşamı ortaya çıkarmıştır. Girê Miraza’dan bu yana, tüm baskılara ve zulme karşı verilen mücadele sonunda, Sayın Öcalan’ın toprağa atmış olduğu tohum, karanlığa karşı birlikte yaşam ağacını büyütmüş ve bugün bütün halklar bu ağacın gölgesi altında toplanmışlardır. Rojava’da ortaya çıkan bu gerçeklik, tüm Ortadoğu’nun sorunlarının çözümü için bir yoldur ve bütün dünyaya örnektir. Onurlu bir yaşam, onurlu bir gelecek, birlikte yaşam için tüm bunlar mücadele gerekçemizdir” dedi.
'Kadınlar doğru yolu gösterecek’
TJA aktivisti Ayla Akat Ata, emniyet içinde yaşanan anlaşmazlıklara dikkat çekerek bu durumun devletin tüm kademelerinde kendini hissettirdiğini ve PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelerde de açığa çıktığını söyledi. “Demokratik çözüm ve barışın getireceklerini hayal ettiğimiz bir döneme giriyoruz” diyen Ayla Akat, şu ifadeleri kullandı: “Görüyoruz ki erkek devlet kendi içinde yekvücut değil; her yönüyle çatışıyor ve bu çatışma bizlere yansıyor. Yürüdüğümüz mesafe kadar bile bu çatışmanın etkilerini hissettik. Ama hiç merak etmeyin; kadınlar doğru yolu gösterecek, kadınlar doğru yolu çizecek.”
‘Mücadeleye devam’ mesajı
PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yürütülen görüşmeleri destekleyen herkesle omuz omuza olacaklarını, karşısında olanların da karşısında duracaklarını kaydeden Ayla Akat Ata, Türkiye’nin Kürt sorununun çözümü için büyük bir deneyime sahip olduğunu söyledi. Meydanda bulunan her annenin yüreğinin bu deneyimin en büyük parçası olduğunu ifade eden Ayla Akat Ata, “Dağda evladını kaybedenden, cezaevinde evladını kaybedene; Cihan Bilgin gibi mesleğini yaparken katledilenden, yolda yürürken katledilene; cezaevinde olan binlerce insanın anneleri bugün burada. Bunlar son bulabilir mi? Bulabilir. İşte biz o günleri hayal ediyoruz ve bunun için mücadele edeceğiz” sözlerine yer verdi.
“Özgür Kadın Hareketi, 2013’te iradesini ortaya koymuştur. İmralı’da kurulan masada bir arkadaşımız görüşmelere katılıp düşüncelerini ve sürece olan katkısını hareketimiz adına ortaya koymuştur. Bugün yeni bir süreç var” diyen Ayla Akat Ata, şu ifadeleri kullandı: “Bu süreç, halktan ve tabandan örgütlenen bir süreç olmadı. Sayın Bahçeli’nin 1 Ekim ve 22 Ekim’de yapmış olduğu açıklamalarla Türkiye, farklı bir gündemi tartışmaya başlamış oldu. Ama gördük ki farklı olan tartışılırken, farklı anlayışlar da kendilerini ifade etmeye çalışıyor. Çünkü biz çözüm derken, karşımıza yok etmeyi, imhayı ve inkârı alıyoruz. Ölümlerin son bulmasını istiyoruz. Ama bazı kesimlerin varlığı, ölümlerin varlığı ile devam ediyor. O yüzden ne kadar zorlu bir yolda yürüdüğümüzü ve ne kadar büyük bedeller ödememiz gerektiğini biliyoruz. Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan, halkların birlikteliğinden bahsederken; halkların ve kimliklerin bir aradalığını, Türkiye’nin geleceği için vazgeçilmez olarak ortaya koymuştur.”
'Dün diz çökmedik, bugün diz çökmeyiz'
Ortak, eşit ve adil bir vatan uğruna bedel ödemeye değer olduğunu dile getiren Ayla Akat Ata, Türkiye’nin barışa bir kez daha yakın olduğunu, ancak buna karşı saldırıların olduğunu ifade ederek HDK soruşturmasında yapılan tutuklamalara dikkat çekti. Tutuklamaların, görüşmelere karşı olanların devreye koyduğu saldırılar olduğunu belirten Ayla Akat Ata, tüm saldırılara karşı şu ifadeleri kullandı: “Dün diz çökmedik, bugün de diz çökmeyiz. Kürt anaları dün sözünü söylemekten geri durmadı, bugün de son bir saattir herkesin huzurunda sözlerini söylemekten geri durmadılar. Bizim hayalimiz kutsal olandır. Demokratik çözüm uğruna mücadele edeceğimiz en büyük değerdir. Çünkü biz yaşam diyoruz. Çünkü biz özgürlük diyoruz. Çünkü biz kadın diyoruz. Çünkü biz ‘Jin, Jiyan, Azadî’ diyoruz.”
Açıklamanın ardından kadınlar, halaylar çekip şarkılar söyleyerek şölen gerçekleştirdi.