İSTANBUL - Suruç Aileleri İnisiyatifi’nden Hacer Elçin, HDK’ye ve bileşenlerine yönelik operasyonlara tepki göstererek, “Birlikte mücadele etmezsek kazanamayız. Ya hep beraber ya hiçbirimiz” diyerek dayanışma çağrısında bulundu.

 

İstanbul merkezli yürütülen soruşturma kapsamında, dün sabah saatlerinde birçok eve düzenlenen gözaltı operasyonu, toplumun farklı kesimlerinden tepki topladı. Operasyonlarda, Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Emek Partisi (EMEP), Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP), Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve Yeşil Sol Parti üyelerinin yanı sıra gazetecilerin de bulunduğu onlarca kişi gözaltına alındı. 

 

Suruç Aileleri İnisiyatifi’nden Hacer Elçi, iktidarın bu gözaltı ve tutuklama operasyonlarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

 

Kobanê sürecini hatırlatarak sözlerine başlayan Hacer Elçin, Riha’nın Pirsûs (Suruç) ilçesinde bulunan Amara Kültür Merkezi’nde DAİŞ’in bombalı saldırısında 33 sosyalist gencin katledildiğine vurgu yaptı. Kobanê sürecinden bu yana baskıların her geçen gün daha da arttığını belirten Hacer Elçin, “Her gün yeni bir operasyonla uyanıyoruz. Bu baskılar yıllardır devam ediyor. Sürekli muhaliflere, hak savunucularına, hak arayanlara saldırılar sürüyor. Gazetecilerden yazarlara, işçilerden öğrencilere kadar hak arayan herkese her gün operasyonlar yapılıyor. Biz Suruç Aileleri olarak bu saldırıları kabul etmiyoruz. 33 Düş Yolcusu çocuklarımızı katledenlerin yargılanması ve adaletin yerini bulması için on yıldır mücadele ediyoruz. ‘Suruç için adalet, herkes için adalet’ derken, her kesim için adalet istiyoruz. Hem Suruç için hem 10 Ekim için hem de Roboski için adalet talep ediyoruz. Nerede bir katliam ve haksızlık varsa, onlar için de adalet istiyoruz. Yapılan bu saldırıları ve tutuklamaları kabul etmiyoruz. Bu baskılar bizi yıldıramaz. Suruç annesi Besna Erol, çocuğunun mezarı başında yaptığı bir konuşmadan dolayı beş yıldır cezaevinde. Bu kabul edilebilir bir şey değil” dedi.

 

‘Biz barış istiyoruz’

 

“İktidara sesleniyoruz: Bir yandan barış istiyoruz deyip bir yandan da tüm muhalif kesimlere yönelik saldırıları kabul etmiyoruz” diyen Hacer Elçin, bu saldırılar karşısında hak arayanlar ve mücadele edenlerin pes etmeyeceğini söyledi. Hacer Elçin, “Nefesimizin son damlasına kadar insanca yaşamak için mücadele edeceğiz. Biz barış istiyoruz. Bu dünyada ve ülkemizde herkesin kardeşçe, bütün ulusların ve inançların ortak bir şekilde birlikte yaşamasını istiyoruz; tek isteğimiz bu. Ama bugün saray rejimi bunun tersine, kim muhalifse hepsine teker teker evlerine operasyonlar düzenleyerek tutukluyor. Bu kabul edilir bir şey değil” şeklinde konuştu.

 

‘Bu halk asla haksızlığa boyun eğmeyecek’

 

Devlet Bahçeli’nin Meclis'te DEM Parti’yle el sıkışmasına dikkat çeken Hacer Elçin, “Bir yandan el sıkışıyorlar, bir yandan da operasyonlar, kayyımlar, saldırılar devam ediyor. Yani, böyle bir barış, böyle bir kardeşleşme olacak gibi değil. Buradan biz şunu anlıyoruz: ‘Siz bize biat edin, bizim dediklerimizi kabul edin’ diyorlar. Bize ‘terör’ diyorlar, terör diye bir şey yok. Bu ülkede yaşayan insanlar haklarını istiyorlar. Kürtler Kürtçe haklarını, Çerkezler kendileri gibi yaşamak istiyorlar, Aleviler aynı şekilde inandıkları gibi yaşamak istiyorlar. Ama bugün AKP-MHP iktidarı ise tek tip insan yaratmak istiyor. Yani, ‘Bize biat edin, bizim dediğimiz gibi yaşayın, bizim dediğimiz dışında hiçbir şey kabul etmiyoruz’ diyorlar.

 

Halk haksızlığa boyun eğmeyecek

 

Bugün İmralı görüşmeleri bize çok da umut vermiyor. Eğer umut verecekse, bunlar ne? Bugün neden 51 ilde operasyonlar yapıldı? İçişleri Bakanı çıkıp açıklama yapıyor: ‘51 ilde operasyon yaptık, şu kadar insan yakaladık.’ Yani, bununla bir yere varılmayacağını bilmeleri lazım. Kaç gündür Van’da insanlar başkanlarına sahip çıkıyorlar ve kayyımı kabul etmiyorlar. Bunu anlamaları lazım. Bu halk asla haksızlığa boyun eğmeyecek. Bugün AKP iktidarının artık yönetemediği noktaya geldiğini, teşhir olduklarını ve halkın onları desteklemediğini düşünüyorum. Kendi oylarının çok düştüğünü, ama bir gün bile iktidarda kalabilmek için ellerindeki bütün olanakları kullanıp halka baskı yaptıklarını görüyoruz” ifadelerine yer verdi.

 

‘HDK halk meclisidir’

 

HDK’ye yönelik operasyonlara değinen Hacer Elçin, sözlerini şöyle sürdürdü: “HDK, bu coğrafyada çok önemli bir anlayışı temsil ediyor. HDK’nin tüm halkı örgütlemek gibi bir hedefi var ve herkesin kardeşçe yaşamayı amaçlıyor. Elbette, bu anlayışın tersini savundukları için saldırıyorlar. HDK, demokratik bir kurumdur. İçinde yüzlerce kurumun, sendikanın, derneğin ve partinin yer aldığı bir oluşumdur. HDK, adeta kocaman bir halk meclisi gibidir. ‘HDK’yi dağıtırsak toplumu dağıtırız’ diye düşünüyorlar. Buradaki tüm muhalifler ve hak arayan herkesin birlikte mücadele etmesi gerekiyor. Bugün Van’a kayyım mı atandı? ‘Van bizim’ demeliyiz. Bugün HDK’ye operasyon mu yapıldı? Sahiplenmeliyiz. Suruç Aileleri tutuklandı mı? Sahiplenmeliyiz. Yani, birleşerek mücadele etmezsek kazanamayız. Ancak birleşe birleşe kazanırız. Tek başına hiçbir şey olmaz. Ya hep beraber ya hiçbirimiz.”