HABER MERKEZİ - KCDP mayıs ayı şiddet raporunda kadınlara ve çocuklara yönelik şiddet ve katliamın devam ettiğine dikkat çekilerek, kadın ve çocukların korunmasında 6284 sayılı yasanın ve İstanbul Sözleşmesi’nin önemi vurgulandı.

 

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP), mayıs ayına ait şiddet raporunu yayımladı. Raporda, mayıs ayında erkeklerin 21 kadını katlettiği belirtilirken, cinsel şiddet ve çocuk istismarının devam ettiğine işaret edildi. Raporda ayrıca koronavirüs salgını koşullarının en çok kadınları zorladığına dikkat çekildi.

 

İçişleri Bakanlığı’nın katledilen kadınların sayısının azaldığı yönündeki açıklamalarına karşılık, bir haftada beş kadının katledildiğinin anımsatıldığı raporda, “kadınların koronavirüs sürecine rağmen katledilen kız kardeşleri için gerçekleştirdiği eylemlere” yer verildi.

 

‘İçişleri Bakanlığı’nın açıklaması kadın mücadelesini görünmez kılıyor’

 

Pandemi sürecinin başından beri şiddete karşı herhangi bir önlem paketi açıklamayan İçişleri Bakanlığı’nın, Polis Akademisi raporlarının çeliştiğine ve manipülasyonun devam ettiğine dikkat çekilen raporda, İçişleri Bakanının kadın katliamlarının azaldığı yönündeki açıklamalarıyla 6284 sayılı koruma kanunu ve İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması için kadınların verdiği mücadelenin görünmez kılınmaya çalışıldığı ifade edildi.

 

Önleyici tedbirlerin uygulanmamasına dikkat çekildi

 

KCDP raporunda, mayıs ayında 18 kadının şüpheli şekilde yaşamını yitirdiği kaydedildi. Raporda, “Kadınların kim tarafından, neden öldürüldüğü tespit edilmedikçe; adil yargılama yapılmayıp şüpheli, sanık ve katiller caydırıcı cezalar almadıkça, önleyici tedbirler uygulanmadıkça şiddet boyut değiştirerek sürmeye devam ediyor” denildi.

 

‘Erken yaşta evlendirme çabaları devam etti’

 

Erken yaşta zorla evlendirme konusunun çocuk istismarını meşrulaştırma çabaları ile birlikte bu ayda da devam ettiğine dikkat çekilen raporda, TÜİK’in 2002-2019 yılları arasında 704 bin 831 çocuğun zorla evlendirilerek istismar edildiği yönünde açıkladığı verilere atıfta bulunuldu. Kimi siyasilerin, akademisyenlerin, televizyon ekranlarında çocuk yaşta evliliği, çocuk istismarını meşrulaştıran söylemlerinin anımsatıldığı raporda, özellikle pandemi sürecinde evlere kapanmanın suça yardımcı olduğu ve çocuk istismarı vakalarını arttırdığı belirtildi.