Bir yıl geçti, evi hala dönüşümde

  • 09:04 29 Ekim 2024
  • Yaşam
 
 
Derya Ren 
 
SEMSÛR – Depremzede Hatice Buluş, “Yerinde Dönüşüm Projesi”nin aksaması nedeniyle hâlâ konteynerde yaşarken, hem fiziki hem de psikolojik olarak zor günler geçirdiğini dile getiriyor.
 
Mereş merkezli 2023 yılında yaşanan depremden en çok etkilenen ve en fazla can kaybının yaşandığı kentlerden biri olan Semsûr’da (Adıyaman), şehir enkaz halinde bırakılırken, Cumhurbaşkanı tarafından kentin bir yıl içerisinde onarılacağı ve kimsenin mağdur edilmeyeceği sözü verilmesine rağmen, kentin mevcut durumu vaatlerin yerine getirilmediğini gözler önüne seriyor. Öte yandan, depremin ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından “Yerinde Dönüşüm Projesi” başlatıldı. Bakanlık tarafından denetlenen bu proje hala netliğe kavuşmamışken, birçok kişi, ağır hasarlı olmasına rağmen evlerine girmek zorunda kaldı.
 
Kent merkezinde yaşayan ve deprem sürecinde evleri ağır hasar gören Hatice Buluş, hâlâ konteyner kentte yaşamaya devam ediyor. Yerinde dönüşüm projesi kapsamında evlerini geçen yıl müteahhide teslim eden Hatice, evlerinin hala yapılmadığından dolayı konteyner kentte yaşamak zorunda kaldığını belirtiyor.
 
‘Konteynerde yaşamak istemiyoruz’
 
Konteyner kentte yaşamaktan dolayı psikolojik ve fiziksel açıdan zorlandığını ifade eden Hatice, “Kiraya çıkmak istiyoruz ancak evlerin hepsi hasarlı ve bu da korkutuyor. Geçen yıl Kasım ayında bir müteahhitle anlaştık. O müteahhit, sürekli farklı gerekçelerle bizi oyalıyor. Belediye de süreci çok uzatıyor. Ancak görüyoruz ki bazıları bizden sonra başlamalarına rağmen evlerini bitirmek üzereler. Bu durum müteahhitlerden mi kaynaklanıyor yoksa belediye mi sorumlu, bilmiyoruz. Bizler uzun süreli konteynerde yaşamak istemiyoruz. Konteynerde yaşamak çok zor. Örneğin, konteyner çok küçük olduğu için sürekli bir yerlere çarpıyoruz. Öte yandan misafir ağırlayamıyorsun, eski toplumsallık da kalmıyor bu şekilde” dedi.
 
Kızının üniversite sınavına girdiğini, ancak konteynerde kaldıkları için yeterince ders çalışamadığını dile getiren Hatice, “Kızım üniversiteyi kazanamadı, çünkü ders çalışacak bir ortamı yoktu. Konteynerde kışın kapıları kapatıyorsun, hava boğucu oluyor, oksijensiz kalıyorsun. Kapıyı açıyorsun, bu kez içerisi soğuyor” diye konuştu.
 
‘İşleri konteynerler arasında dolaşmak değil’
 
Yerinde dönüşüm kapsamında yapılan evlerin denetlenmesi gerektiğini vurgulayan Hatice, bazen müteahhitlerin keyfi davrandığını söyledi. Hatice, “Yetkililerin işi sadece gelip konteynerlerin arasında dolaşmak olmamalıdır. Biz mağdur olanların da suçu var, çünkü sorgulamıyoruz. Verilene şükrediyoruz. Yetkililere, ‘Gelin bir gün bizim yaşadığımız koşullarda yaşayın’ demiyoruz. Müteahhide karşı da ‘Yanlış bir şey söylerim’ korkusu var, çünkü evini kötü yapabilir endişesi taşıyoruz. İşlemler belediye ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı arasında yürüyor. Ben gidip ne diyebilirim ki? Her durumda kendilerini haklı çıkarabiliyorlar” ifadelerini kullandı.