2 sürgün yaşayan Kakber köyünde 12 yıldır elektrik, su, yol yok

  • 09:05 10 Ocak 2024
  • Yaşam
 
Rozerin Gültekin
 
DERSIM - Dersim Soykırımı'nın ardından 90'lı yıllarda ikinci kez boşaltılan Kakber köyüne 12 yıldır elektrik ve su verilmiyor. Yolların da yapılmadığı için köye dönüş yapamayan yurttaşlar, “Bizi sürgün ettiler, soykırım yaptılar ama biz hiçbir şeyimizden vazgeçmiyoruz” dedi.  
 
1937-38 yıllarında gerçekleştirilen ve yüzleşilmeyen Dersim Soykırımı’nın üzerinden 86 yıl geçmesine rağmen etkileri devam ediyor. Resmi verilere göre 13 bin 160, resmi olmayan verilere göre ise 70 bine yakın insanın bombalanarak, kimyasal silahlar kullanılarak, yakılarak, uçurumlardan atılarak katledildiği soykırım sürecinde on binlerce insan ise sürgün edilerek asimilasyon politikalarına maruz kaldı. Soykırımın devamı olarak Dersim’i insansızlaştırmak için 1990’lı yıllarda yeniden göç ettirme uygulamaları devreye konuldu. Bu süreçte 1994-1995 yılında boşaltılan köylerden biri de Pulur (Ovacık) ilçesine bağlı Kakber köyü. Kakber’in soykırımdan sonra 2’inci defa boşaltılmasının ardından ailelerin bir kısmı Pulur’un Kızık köyüne göç etti. 2 defa sürgün gören Kakber köyüne 2012 yılında köye giriş yasaklarının kalkmasına rağmen 12 yıldır elektrik, su verilmiyor, ulaşım yolu açılmıyor. Kızık’a göç ettirilen ve Kakber’e dönmek isteyen köylüler ajansımıza konuştu.
 
‘Soykırımda kardeşim su için ağlıyormuş asker görür diye boğmuşlar’
 
Soykırıma şahit olan ailesinin kendisine anlattıklarını paylaşan Güler Aslan, “Korkudan çocuklarını alıp suya atıyorlarmış. 3 yaşındaki kardeşim su için ağlıyormuş asker görür diye yanındaki kişiler onu boğmuş. Kayınbabamı, akrabaları ile götürmüşler Karaoğlan’da süngüyle, kurşunla sabaha kadar vurmuşlar. Hangi birini anlatayım? Kaynanam anlatıyordu, hepsini bir yerde toplamışlar o da çocuklarını kucağına saklamış kurşun gelirse ilk ona değsin diye. Bildiklerimi de unuttum artık” diyerek yaşanan soykırımı anlattı.
 
‘Toprağımıza hasret kalmış durumdayız’
 
Soykırımdan sonra ailesinin Balıkesir’e sürgün edildiğini 1944 yılında da kendisinin sürgünde dünyaya geldiğini söyleyen Güler, yasaklar kalkınca 9 yıl sonra Kakber’e geldiklerini dile getirdi. Geldikten sonra zor koşullarda köyde ev yaptıklarını, ancak ikinci kez sürgün edildiklerini belirten Güler, “38’de ‘askerlik yapmıyorlar, karşı geliyorlar’ diye soykırım yaptılar, ikincisinde de ‘anarşistler var’ dediler sürgün ettiler. Benim eşim 38’i yaşadığı için 2’nci sürgünde hepimizden daha çok ağlayarak evi topladı. Bizim ne suçumuz var? Kakber’de 2’nci yasak da kalktıktan sonra ev yaptık ama kışın gidemiyoruz. Çünkü ulaşım, su, elektrik yok. Köye ancak yazdan yaza gidiyoruz. Toprağımıza hasret kalmış durumdayız. Kakber’e geri dönmek istiyorum. Benim geçmişim hep orada. Bizi sürgün ettiler, soykırım yaptılar ama biz dilimizden vazgeçmedik, hiçbir şeyimizden vazgeçmiyoruz. Allah bir daha böyle bir şey için onlara fırsat vermesin. Kim kendi kültürünü yaşamak istemez” ifadelerini kullandı.
 
‘Askerler köyü bombaladı, yaktı’
 
Ane Güneş de 38 soykırımının ardından sürgün edildikleri Kayseri’de dünyaya geldiğini kaydetti. Uzunca yıllar Kayseri’de yaşadıktan sonra Xozat’a (Hozat) geldiklerini ekleyen Ane, köy köy yaşadıktan sonra Kakber’e döndüklerini dile getirdi. Ane, bu sefer ikinci sürgünü yaşadıklarını anlatırken, “Bize ‘Çıkın buradan, boşaltın burayı. Yakacağız. Devrimciler buraya geliyor, onlara yardım ediyorsunuz’ dediler. Köyü yakıp, boşalttıkları zaman evliydim, çocuklarım vardı. Köye asker geldi ve bizlere çıkın dedi. Hepimiz çıktık, eşyalarımızı alıp dışarı attılar. Askerler köyü bombaladı, yaktı. Kakber’i yaktıktan sonra biz buraya yerleştik. Zaten her yeri boşalttılar” sözlerine yer verdi.
 
Köyüne dönmek istiyor
 
Sürgünlere, katledilmelere ve soykırıma rağmen köylerinden vazgeçmeyen ve her fırsatta tekrardan Kakber’in yoluna düşenlerden biri olan Ane, tekrardan köyüne dönerek orada yaşam kurmak istediğinin altını çizdi. Ane, “Kakber’de ne elektrik, ne su var. Getireceklerini söylüyorlar ama getirmiyorlar. İnsan gidemez. Devlet Alevileri yok etmek istiyor” dedi.