ANKARA - DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, 13-14 Ocak’ta 90 seçim bölgesinde ön seçim için sandık kurulacağını ve yaklaşık 100 bin delegenin oy kullanacağını söyledi. Ayşegül Ankara, Antalya, Bolu, Konya, Kocaeli, Kayseri, Samsun’da aday çıkarma kararı aldıklarını açıkladı.

 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, 31 Mart yerel yönetim seçimlerine ilişkin yapacakları ön seçim ve siyasal gelişmelere ilişkin genel merkez binalarında basın toplantısı gerçekleştirerek değerlendirmelerde bulundu.

 

90 merkezde sandık başına gidilecek

 

Alışageldik aday belirleme yöntemlerini ters yüz eden partilerinin aylardır ince eleyip sık dokuduğu, çok büyük titizlikle çalıştığı ön seçimlerin arifesinde olduklarını söyleyen Ayşegül, Türkiye siyasi tarihinin en kapsamlı seçimine sayılı saatler kaldığını kaydetti. Ayşegül, “Bizim için hem bir ilk hem değil. Çünkü biz doğrudan demokrasinin işletilmesi için önce kendi partimizden başlayarak bu yalnızca dışa dönük bir talebimiz değil. Her zaman halkların iradesinin doğrudan sandığa yansıdığı, seçimlere yansıdığı yöntemleri tercih ettik. Hem genel seçimlerde hem yerel seçimlerde böyle bir gelenekten geliyoruz ama bir yandan bir ilki gerçekleştiriyoruz. Aylardır sürdürdüğümüz tartışmaların neticesinde bize oy verenler, gönül verenler, gözü kulağı bizimle birlikte olanların bir talebi oldu. Kendi şehirlerimizi yöneteceğimiz adayları biz yönetmek istiyoruz dediler ve biz de parti olarak kolaylaştırıcılık rolü üstlendiğimiz bu talebin gerçekleşmesi için bu hafta sonu yani 13-14 Ocak’ta 90 seçim bölgesinde sandıklar kurulacak. 100 bine yakın delege sandık başında olacak. Bazı şehirlerden örnekler verip rakamlar paylaşmak isterim. Sadece Diyarbakır’da 20 bin kişi sandık başına gidecek. Bu rakamlar Mardin, Van, Batman ve koşullarımızın el verdiği 90 seçim bölgesinde en kapsamlı şekilde doğrudan demokrasinin işleyebilmesi için tüm hazırlıklarımızı tamamladık. Kalan eksikliklerimizi de bu son saatlerde gidermeye çalışıyoruz” dedi.

 

‘Binalarımız değil sokaklar taşıyor’

 

Böyle bir pratiği ilk kez hayata geçirdiklerini dile getiren Ayşegül, partilerinin adaylarını değil ili, ilçeyi, beldeyi yönetecek aday seçtiklerini ifade etti. Ayşegül,  “Yaklaşımımızı da bu titizlikle ele aldık ve bütün çalışmalarımızı aynen bu şekilde incelikle, hassasiyetle yapmaya çalıştık. Ön seçim yapılacak her yerde tıpkı buradaki gibi bir heyecan var. Yalnızca bir farkla. Alışılageldik siyasi partilerin dışında gördüğünüz gibi genel merkezimiz dolup taşmıyor. Yani genel merkezde bir aday pazarlığı olmuyor. Nereler dolup taşıyor? İl, ilçe, belde binaları da, parti binaları da dolup taşmıyor. Sokaklar, mahalleler, alanlar dolup taşıyor. Çünkü aday adayları propagandalarını yapıyorlar. Dolayısıyla aslında yalnızca sokaklarda, mahallelerde yapmıyorlar, yine ilk denilebilecek Türkiye’de ender sayıda yapılıyor. Bir örnek uygulama da yaptık. Adaylarımız canlı yayında kayyımlara karşı projelerini anlatıyorlar, kadınlar için, gençler için, ekoloji için ne yapacaklar, halkların iradelerine sandıktan çıkan adaylar nasıl bir yönetimle parti kriterleriyle, ilkelerimiz, programlarımız ve tüzüğümüz çerçevesinde nasıl hayata geçireceklerini de günlerdir anlatıyorlar” diye belirtti. 

 

‘4 bin kişi yarışacak’

 

Büyükşehir belediye eşbaşkan aday adaylarının kendilerini canlı yayında tanıttıklarını ve üç büyükşehir olan Wan, Merdin ve Amed’e bu canlı yayınların yapıldığını ifade eden Ayşegül, “Peki aday adayları diğer siyasi partilerde olduğu gibi genel merkezlerde değil, kentlerde çalışmalar yapıyor dedik. Kimler oylanacak, onu da sizlerle paylaşmak isterim. Bu hafta sonu yapılacak 90 seçim bölgesinde belediye eşbaşkan aday adayı, belediye meclisi üyesi aday adayları ve il genel meclis üyeleri aday adayları olmak üzere yaklaşık 4 bin kişi yarışacak. Sadece PM üyelerimizin oy kullanmayacağını yaptığımız açıklamalarda söylemiştik. Aslında kent uzlaşısı kavramını bir başka alameti farikası da bu. Kent uzlaşısı öyle dar bir biçimde tartışılıyor,  kamuoyunda takip ettiğimiz kadar” sözlerini kullandı.

 

Ayşegül’ün konuşmasının satır başlıkları şöyle;  

 

“Kent uzlaşısı yalnızca güç birliği, işbirliği ya da demokrasi güçleri ile yan yana gelme veya siyasi partilerle buluşmak üzere geliştirdiğimiz bir kavram ya da yerel seçimlerdeki gibi taktik ya da strateji değil. Yalnızca böyle ele almamak gerekiyor. Biz kent uzlaşısını ön seçimde de uyguluyoruz. Ne demek kent uzlaşısı, nasıl yansıyor ön seçimde? O kentlerde, seçim bölgelerinde oy kullanacak delegasyon işte bu kent uzlaşısı kapsamı çerçevesinde belirlendi. Nasıl yapıldı? Şehirlerin en geniş çeperine ulaşılarak yapılmaya çalışıldı.

 

Her bir delege toplam 3 oy kullanacak

 

Dolayısıyla yalnızca bizim partimizin bileşen partilerimizin üyeleri değil başından beri söylediğimiz gibi STK’ler, meslek örgütleri, partimizin eski yönetici ve çalışanları dünden bugüne emek vermiş bizimle birlikte yürümüş yol kat etmiş herkes, temsilcileri ve bizzat kendileri delege olarak oy kullanabilecek. Her bir delege toplam 3 oy kullanacak. Belediye başkan aday adayı, il genel meclisi aday adayı ve belediye meclis adayı olmak üzere 3 oy kullanacaklar. Tabi ki eşit temsiliyet ilkesinden vazgeçmiyoruz, daha da çok sahipleniyoruz. Özellikle başından beri kadınlara çağrımız var. Tüm adaylıklarda bir kadın ve bir erkeğe oy verilecek.  5 bine yakın parti çalışanımız, milletvekilleri, danışmanlar, PM ve MYK üyelerimiz sahada ön seçim boyunca çalışıyor olacaklar. Her ön seçim bölgesinde malum mevzu Türkiye siyasi tarihi ve sandıklar olunca hiçbir şaibenin oluşmaması, hiçbir adaletsizliğin yaşanmaması için eşit, demokratik bir yarışın gerçekleşebilmesi ve bunun uygulamasını gösterebilmek için gerekli komisyonlar kuruldu, itirazlar alınacak. Olası itirazlar olursa bunun için seçim komisyonları ve gerekli mekanizmalar oluşturuldu. Ön seçimlerde herhangi bir aday yüzde 50+1 oranında oy alamazsa ikinci seçim yapılacak. İkinci turda en fazla oy alan isim DEM Parti’nin belediye eşbaşkan adayı olacak. 

 

Yerelin iradesini güçlendirme hedefi

 

Yine çok merak edilen başka bir şey. Sandıktan çıkan sonuca partimiz, genel merkez nasıl davranacak. Bir kez daha tüm açıklığı ile söylüyorum ki sandıktan çıkan sonuç partimizin kabul edeceği saygılı olacağı bir sonuçtur. Kimsenin bundan şüphesi olmasın. O yüzden tüm delegeleri özellikle kendi iradelerini yansıtabilecek adayları seçebilmek için sandık başında olmaya, sandık güvenliğini sağlamaya ve oylarına sahip çıkmaya dair çağrımızı yineliyorum. Bu ön seçim yaklaşımımız ile bir kez daha yerel demokrasiyi ve yerelin iradesini daha güçlendirmeyi hedefliyoruz. Bu pratiğimizde de ortaya koyuyoruz.

 

Önceki seçimde olmayan adreste 743 erkek seçmen kaydı

 

Hile hurda oy taşıma, seçmen kaydırma, mükerrer oy kullanma ne yaparlarsa yapsınlar kazanacağız. Bu konuda kesin kararlıyız, hiç yolu yok. Kayyımların bileti kesildi. Biletlerinin kesildiğini sizler de göreceksiniz. 31 Mart’ta kayyımları gönderiyoruz. Hileden söz etmişken bazı örnekler vermek isterim. Bugün de haberlerde yer alıyordu. Bakın seçim bölgem Şırnak’a gidelim. İşsizlik ve yoksulluk nedeniyle göç veren bir şehir. Birdenbire seçmen sayısı yerel seçimlere aylar kala 8342 kişi Şırnak Merkez’de. Düşünün bu kadar göç veren bir şehirde nasıl olur da seçime aylar kala 8342 kişi artabilir. Yine bir diğer örnek Iğdır’da iki yeni mahalle en az 4361 şüpheli seçmen kaydı var. Bunlardan biri daha 7 ay önceki seçimde olmayan bir adreste toplam 743 erkek seçmen olarak kaydedilmiş. Adres sorgulama sisteminde buranın il emniyet müdürlüğü olduğunu tespit ediyoruz. Iğdır il emniyet müdürlüğünde belli 743 polis ikamet ediyor. Iğdır ilinde demek ki polisler evden online çalışıyorlar. Bunun başka izahı olamaz. Bu saydıklarım tespit ettiklerimiz, tabi tespit edemediklerimiz var. Şu bilinin ki tespit etmek üzere çalışıyoruz. Saha da çalışıyoruz. Burada da çalışıyoruz.

 

Hukuki süreç başlatılacak

 

Partimiz hukuk komisyonu çok yakından takip ediyor. İl ve ilçe örgütlerimiz de öyle, milletvekillerimiz PM ve MYK üyelerimiz seçmen kayıtlarımız ile ilgili tüm seçmen kayıtları ile çalışıyor. İtiraz başvuruları hazırlandı. Her bir hileli seçmen kaydı için gereken hukuki süreç de başlatılacak. Tekrar ediyorum, mükerrer oy, hayali seçmen kayıtları, seçmen taşıma, mazbata gaspı ne yaparlarsa yapsınlar kayyımları göndereceğiz. Bu konuda kesin kararlıyız. 

 

Ankara, Antalya, Bolu, Konya, Kocaeli, Kayseri, Samsun’da aday çıkarma kararı

 

Bu ön seçim heyecanının yanı sıra bu birinci ikinci parti olarak çıktığımızın yerlerde hazırlıklarımızın sürecini, koşullarımızın el verdiği her yerde ön seçim yapacağımızı daha önce duyurmuştuk. Bunu da kent uzlaşısı kapsamında olacağını duyurmuştuk. Türkiye'nin geri kalan yerlerinde batısında ilk etapta aday göstereceğimiz 27 ilçeyi geçenlerde açıklamıştık. MYK’mızda tartışılarak, Merkezi Seçim Koordinasyonu’muz ve Yerel Yönetimler Komisyonu’muzun çalışmaları ve sunumları doğrultusunda ilerleyen bir çalışma, aşama aşama bu konuya ilişkin açıklamalar yapacağımız, aday göstereceğimiz yerleri, aday göstermeyip güç birliği yapacağımı daha önce de ifade etmiştik. Bu doğrultuda aday göstereceğimiz bazı yeni yerleri sizlerle paylaşmak istiyorum. Ankara, Antalya, Bolu, Konya, Kocaeli, Kayseri, Samsun. Toplum 7 ilde aday göstereceğiz. Aday göstereceğimiz yerlere ilişkin çalışmalar tamamlandıkça aşama aşama sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz. Gözünüz kulağınız bizde olmaya devam etsin. Seçimin kilit partisi olduğumuzun farkındayız, bu bilinçle titizlikle sorumlulukla hareket ediyoruz. Peyderpey çalışmalarımız netleştikçe sizlerle izlerle açık ve şeffaf bir biçimde paylaşıyoruz. 

 

CHP görüşmesi

 

Dün Eş Genel Başkanlarımız Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan başkanlığındaki heyetimiz CHP’ye iade-i ziyarette bulundu. CHP Genel başkanı Özgür Özel ve heyetiyle bir görüşme gerçekleşti. Eş Genel Başkanlarımıza, siyasi partiler ve STK’larla ilişkilerden sorumlu Eş genel başkan yardımcımız Özlem Gündüz, demokratik yerel yönetimlerden kurulundan sorumlu eş genel başkan yardımcımız Mehmet Rüştü Tiryaki eşlik etti. Görüşme sonrası sizin de takip ettiğiniz gibi ortak bir açıklama yapıldı. Bu açıklamada da ifade edildiği gibi yerel seçimler, kayyım rejimi, yargı krizi, ekonomik kriz, Kürt sorununun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözümü gibi pek çok başlıkta fikir alışverişinde bulunulduğunu iki tarafın da DEM Parti eş genel başkanları da CHP genel başkanı da ifade ettiler. Ayrıca kent uzlaşısı kapsamında daha önce CHP Genel Başkanı Özgür Özel de bu konuya dair açıklama yapmıştı. Yerel seçimlerde güç birliği yapılabilir mi yapılamaz mı? Yapılması muhtemel yerler nereler olabilir, olamaz mı? Buna dair bir çalışma yürütülebilir mi? diye konuşulduğunda kendileri açıkladılar. Her iki partinin ilgili komisyonları çalışmaları yürütecek. Henüz netleşen bir şey yok. Çalışmalar ilerledikçe kamuoyu düzenli bir biçimde bilgilendirilecek, tüm süreçlerde ola geldiği gibi açık ve şeffaf bir biçimde bunları sizlerle paylaşacağız.”