
Şiyar Be Platformu: Bu sessizliği birlikte bozalım, özgürleşelim!
- 14:27 26 Nisan 2025
- Güncel
AMED - Amed’de kuruluşu ilan edilen Şiyar Be, Uyuşturucu ile Mücadele Platformu, "Bu sessizliği birlikte bozalım, örgütlenelim, özgürleşelim" çağrısıyla gençleri, kadınları ve halkı mücadeleye davet etti.
Amed’de, Şiyar Be, Uyuşturucuyla Mücadele Platformu, Sümerpark'tan Yedi Kardeşler Burcu'na gerçekleştirdiği yürüyüşle kamuoyuna kuruluşunu deklare etti. Yürüyüşe çok sayıda kurum ve kuruluş katıldı. Yürüyüşte, "Uyuşturucuya hayır, madde bağımlılığına hayır", "Maddeye değil, hayata bağlan", "Uyuşan değil yöneten gençlik istiyoruz", "Uyuşturucu değil, adalet politikası lazım", "Em heta dawiye bi hevre ne", "Behna azadîye pir xwêş e", "Kendini uyuşturma, geleceğini karartma", "Hişyar bibe ma xemkene", "Çocuklar geleceğimizdir, geleceğimizi karartmayalım" yazılı birçok döviz ve pankart açıldı. Yürüyüş boyunca, "Ciwan, Jiyan, Peşeroj", "Jin, Jiyan, Azadî" sloganları atıldı.
Ardından Keçi Burcu'na varıldıktan sonra burada bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklama metninin Kürtçesini platform eş sözcüsü Gülşen Demir, Türkçesini ise platform eş sözcüsü Murat Kan okudu.
Açıklama öncesinde gençler Keçi Burcu üzerinde, "Uyuşturucuya ve fuhuşa geçit yok" yazılı dev bir pankart açarak, "Bijî berxwedana ciwanan" sloganları attı.
‘Kapitalist sistem zayıflatılmış toplumu hedefler
Kürt halkının uzun yıllardır birçok saldırıya maruz kaldığı kaydedilen açıklamada, "Bu sistemli saldırılar, toplumu kendi değerlerinden koparıp sistemin tahakkümü altına alırken bireyleri de ahlaki değerlerden ve politik tutumdan uzaklaştırır. Kapitalist sistem; bilinçsiz, benliğine yabancılaşmış, parçalanmış ve zayıflatılmış bir toplum hedefler. Çünkü parçayı istediği şekilde yönetmek bütünü yönetmekten daha kolaydır. Böylece bireyler, düşünme yetilerini kaybeder, sistemin dayattığı kişilik ve ilişki biçimlerine mecbur edilir" ifadelerine yer verildi.
'Uyuşturucu bireyi yabancılaştırır'
Madde bağımlılığının hem psikolojik hem de fiziksel olumsuz yönlerinin, bireyin yanı sıra topluma da yansıdığının altı çizilen açıklamada şöyle denildi: "Madde bağımlılığı yalnızca bireyin fizyolojik ya da psikolojik sağlığını etkileyen bir sorun değildir. Bu sorun, bir toplumun geleceğini, ahlakını ve kimliğini kemiren ve gittikçe yayılan bir zehirdir. Merkezi sinir sistemi tahrip edilen birey yalnızca biyolojik olarak işlevsiz hale gelmez; aynı zamanda düşünme, üretme ve direnme yetilerini de kaybeder. Böylece, uyuşturucu bağımlısı bir birey savunmasız ve yönlendirilebilir bir araç haline gelir. Uyuşturucu, bireyi yalnızca kendisine değil, ailesine, çevresine ve topluma da yabancılaştırır."
'Bir araya gelemeyen toplum savunmasız kalır'
Uyuşturucu ile mücadelenin bireysel çabaların ötesinde, toplumsal birliktelikle karşı duruş hattı oluşturmayı gerektirdiği vurgulanan açıklamada, Kürdistan'da madde kullanımı yaşının 9'a düştüğü belirtildi. Açıklamada ayrıca, uyuşturucu gibi fuhuşun da toplumda yaygınlaştığı ve mutlaka mücadele edilmesi gerektiği üzerinde duruldu. Açıklamada şu sözler kullanıldı: "Ancak biz bu durumu kabul etmiyoruz ve etmeyeceğiz. Topluma çağrımızdır: Madde bağımlılığı ve fuhuşla mücadele bir birey ya da aile meselesi değildir; bu toplumun vicdanı ve geleceği meselesidir. Toplumun temel sorunlarından biri de örgütsüzlüktür. Doğru temelde örgütlenmiş toplumlar bu tür kangrenleşmiş sorunlarını çözebilir. Ancak bir araya gelemeyen toplumlar savunmasız kalır, sürekli egemenlerin kirli politikalarına maruz kalır."
'Örgütlenelim, bilinçlenelim, özgürleşelim'
Fuhuş ve madde kullanımı sonucu gelişen yozlaşmaya karşı yeniden örgütlenilmesi gerektiği vurgulanan açıklamada şu çağrı yapıldı: "Bu çağrı herkesi sorumluluğa davet ediyor. Gençler, kadınlar, bizler bu mücadelenin öncü gücüyüz. Geleceğimizi ve özgürlüğümüzü elimizden alan uyuşturucuya hep beraber hayır diyelim. Aileler, çocuklarımızı bu zehirli sistemin pençelerinden kurtarmak bizim en temel görevimizdir. Örgütlenerek bu zehirli çarkı boşa çıkarabiliriz. Demokratik Kitle Örgütleri; hepimiz bu sorunu çözmede sorumluyuz. Varlık nedenimiz toplumsal sorunları çözmek ise o zaman şimdi hep beraber mücadeleye! Özcesi, hepimiz sorumluyuz. Hep beraber ahlaki değerler üzerine inşa edilmiş bir toplum oluşturabiliriz. Bu karanlığı yenmek bizim elimizde. Çünkü toplumun kaybettiği değerler, bizlerin sessizliğiyle yok olmaktadır. Bu sessizliği birlikte bozalım ve özgür geleceği birlikte inşa edelim. Örgütlenelim, bilinçlenelim, özgürleşelim."
Açıklama, "Bijî berxwedana ciwanan" sloganı ile sona erdi.