‘Başkalarına katil diyenler dönüp kendilerine baksın!’
- 09:06 28 Aralık 2024
- Güncel
Neslihan Kardaş
MÊRDÎN - Qamişlo sınırında nöbet eylemine destek vermek için Şirnex’ten gelen Barış Anneleri Türkiye ve destek verdiği grupların saldırılarına tepki gösterirken annelerden Esmer Çıkmaz, “Esad’ın zulmünden bahsediyorlar, Cizîr bodrumlarına dönüp baksınlar. Gözümüzün önünde çocuklarımızı yaktılar, öldürdüler. Ben buna şahit oldum. Onların yanık kokusu hala burnumda. Üzerinden 10 yıl geçti ama sanki 10 gün geçmiş gibi acısı taze. Kalkıp başkaları için ‘katil’ deniyor ama dönüp de kendilerine bakmıyorlar” dedi.
Türkiye ile ona bağlı Suriye Milli Ordusu'nun (SMO) Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik devam eden saldırılarına karşı Mêrdîn'in Nisêbîn (Nusaybin) ilçesinde bulunan Qamişlo sınırındaki nöbet eylemi iki haftadır aralıksız devam ediyor. Kuzey ve Doğu Suriye’de her geçen gün derinleşen savaşı, en çok etkileneni ise kadınlar ve çocuklar.
Nöbet eylemi aralıksız sürerken, her gün çevre il ve ilçelerden destek verilirken Şirnex’ten (Şırnak) nöbet eylemine destek veren kadınlar mikrofonumuza konuştu.
‘Esad’ın zulmünden bahsediyorlar, Cizîr bodrumlarına dönüp baksınlar’
Nöbet eylemine destek vermek için Cizîr’den (Cizre) gelen Esmer Çıkmaz, çocuklara ve Kürt halkına yönelik savaşın artık son bulmasını istediklerini ifade etti. Anneler olarak her zaman barış istediklerini belirten Esmer Çıkmaz, “Bir her zaman barış diyoruz. Ben şu a 50 yaşındayım fakat hala barış talebimiz yerine gelmiş değil. Hala barışı göremedik. Bütün dünyanın tarihine baksınlar, geçmişten bugüne biz kendi topraklarımızda yaşıyoruz. Bu gün bize ‘siz yoksunuz, hiçbir hakkınız yok’ diyorlar. Ama biz varız ve var olmaya da devam edeceğiz. İsteseler de istemeseler de vardık, var olacağız. Bütün Kürt halkına çağrım, birliği sağlasınlar. Biz de uluslararası devletler gibi hak sahibi olalım. Artık bizi birbirimizden ayırmasınlar. Çocuklarımızı 15-20 yıldır göremiyoruz. Bize bunları yaşatmaya hakları yok. Bazı annelerin bir ayağı cezaevinde, gözü dağlarda. Çocuklarının hayatta olup olmadıklarını bile bilmeyen anneler var. Bunları yaşatmaya hakları yok. Artık yeter diyoruz. Bugün bize kim olduğumuzu soruyorlar. Kürt tarihine baksınlar, nereden geldiklerini ve kim olduklarını anlarlar. Savaş değil, barış istiyoruz. Dört parçadaki Kürtlerin birbirinden farkı yok. Ama maalesef bugün bizi dört parçaya böldüler. Biz inanıyoruz ki önümüzde aydınlık günler var. Esad’ın zulmünden bahsediyorlar, Cizîr bodrumlarına dönüp baksınlar. Gözümüzün önünde çocuklarımızı yaktılar, öldürdüler. Ben buna şahit oldum. Onların yanık kokusu hala burnumda. Üzerinden 10 yıl geçti ama sanki 10 gün geçmiş gibi acısı taze. Kalkıp başkaları için ‘katil’ deniyor ama dönüp de kendilerine bakmıyorlar” dedi.
‘Biz Kürt kimliğimiz ve dilimizle varız’
Şirnex Barış Anneleri Meclisi Sözcüsü Hatice Beytur da, barış anneleri olarak barış için el uzattıklarını fakat devletin bu eli tutmadığını ve DAİŞ’e destek verdiğini söyledi. Hatice Baytur, “Kürt halkının çocuklarını katlediyorlar. İnsanları, hayvanların hepsini katlediyorlar. Biz sadece herkes gibi haklarımızın olmasını ve herkes gibi yaşamak istiyoruz. Biz hiçbir annenin yüreğinin yanmasını istemiyoruz. Herkes için barış istiyoruz. ‘Ben insanım’ diyen herkes barışa elini uzatmalı. Artık insanlar katledilmesin. Nerede bir anne ağlarsa, diğer bütün anneler de ondan etkileniyor. Bizden ne istiyorsunuz? Biz Kürt kimliğimiz ve dilimizle varız. Dünya var oldukça dilimizin peşinde olacağız. Bu dünya hepimize de yeter. Burada Rojava direnişini de kutluyoruz. Binlerce İŞİD’li orada çocuklarımızı katletti. Devlet de onlara destek veriyor” ifadelerini kullandı.
‘Annelerin çektiği onca acı onlara özgürlük getirsin’
Barış Annesi Meliha Atak, Rojava’daki annelere destek vermek amaçlı eyleme destek verdiklerini kaydetti. Oradaki annelerin de artık acı çekmemesini ve özgür olmalarını istediklerini dile getiren Meliha Atak, “2012’den 2014’e kadar Rojava’daki anneler çok acı çekti. Bütün insanlar haklarını elde ettiler, neden Rojava halkı da kendi haklarını elde edemiyor? DAİŞ bütün dünyanın başına bela olmuştu ama Rojava halkı, onların sonunu getirdi. Şimdi yine orada halka yönelik bombardıman oluyor. DAİŞ’i tekrar canlandırmak istiyorlar. Biz artık DAİŞ’in hiçbir yerde canlanmasını istemiyoruz. Annelerin çektiği onca acı onlara özgürlük getirsin. Bugün sizler gazeteci olarak halkın sesini tüm dünyaya duyuruyorsunuz. Rojava’da katledilen gazetecilerimiz de oradaki halkın sesini duyurmak için çalışıyorlardı. O gazetecilere de saldırdılar ve onları katlettiler. Biz gazetecilerin ve gençlerin katliamlarına şahitlerine şahit olmak istemiyoruz. Artık yeter” ifadelerini kullandı.
‘Artık kan dökülmesin’
Son olarak konuşan barış annesi Asya Tay ise barış sağlayabileceklerini belirterek bir barış annesi olarak Kürt halkına birlik olma çağrısı yaptı. Asya Tay, “Ölüm, göç ettirme ne zamana kadar devam edecek? Artık kan dökülmesin. Rojava’daki Kürt halkına da çağrım, kendi aralarında barışı sağlasın ve birlik olsunlar. Biz bu soğukta burada nöbet talep etmek ister miyiz? Bu sebepten birlik olsunlar ve barış sağlansın artık” dedi.