Derya Ren-Elfazi Toral 

 

İSTANBUL –  Gazeteci arkadaşı Nazım Daştan ile birlikte katledilen Cihan Bilgin’i anlatan annesi kızının her zaman barış gazeteciliği yaptığını belirterek, “Kızım dünyaya barışın gelmesi için mücadele etti” dedi.

 

Mêrdîn’in Midyad ilçesinde 1996 yılında dünyaya gelen Gazeteci Cihan Bilgin, ilk, orta ve lise öğrenimini Midyat’ta tamamlar. Daha sonra Dicle Üniversitesi Adalet bölümüne kaydını yapar. Üniversiteye gittiği yıllarda özgürlük arayışını derinleştirmeye çalışan Cihan Bilgin 2014 yılında Özgür Gündem ve Azadiya Welat gazetelerinin dağıtılması çalışmalarında yer alır. 2016 yılına kadar dağıtım çalışmalarına yer alan Cihan Bilgin, Azadiya Welat’ın kapatılması sonrasında özgür basının bir neferi olarak çalışma alanlarını daha da derinleştirmek ve ezilen, direnen, katliamlara maruz kalan Kürt halkının sesini daha güçlü bir şekilde duyurmanın peşine düşer.

 

Cihan Bilgin bu inanç ve kararlılıkla 2017 yılında Rojava Kadın Devrimi’nin gerçekleştiği topraklara yönünü verir. Geldiği bu topraklarda halkın sesi olmaya kendine görev bilen Cihan Bilgin, Hawar Haber Ajansı'nda (ANHA) çalışmalara başlar.

 

Reqa hamlesine katılır

 

Reqa’nın DAİŞ çetelerinden özgürleştirilmesinin yılı olan 2017’de Cihan Bilgin kamerasıyla DAİŞ’in yarattığı vahşeti ve bu vahşet karşısında YPJ’li savaşçıların verdiği direnişi dünyaya duyuranlardan biri olur. Cihan Bilgin, Türkiye ve ona bağlı grupların 2019’da Girê Spî ve Serêkaniyê’ye yönelik saldırılarını belgeler.

 

Tebqa’ya göçü dünyaya duyurur

 

Cihan Bilgin, HTŞ’nin Suriye’de ilerlemesini fırsat bilen Türkiye ve ona bağlı grupların 6 Aralık 2024’te Efrîn-Şehba Kantonu’na yönelik saldırısı ve göçmenlerin sonrasında Tebqa’ya göç etmelerini dünyaya duyurur.

 

Tişrîn Direnişi

 

Kuzey ve Doğu Suriye ile Suriye’nin geneli için stratejik bir anlam ifade eden Qereqozaq Köprüsü ve Tişrîn Barajı’ına yönelik gerçekleşen saldırılar ve bu saldırılar karşısında verilen direnişi belgelemek isteyen Cihan Bilgin yönünü o bölgeye verir. Yaptığı haberler ile özel savaş politikalarını boşa çıkaran Cihan Bilgin, Türkiye’nin Tişrîn Barajı’na yönelik “ele geçirildi” söylemlerinin gerçek olmadığını çektiği görüntüler ile ispat etti. Cihan Bilgin, Nazım Daştan ile birlikte Türkiye’ye ait SİHA ile hedef alınarak 19 Aralık 2024 Tişrîn-Qereqozax bölgesinde katledildi.

 

Katibe Bilgin kızı Cihan Bilgin’i anlattı.  

 

‘Barış gazeteciliği yapıyordu’

 

Katibe Bilgin, “Kızım her zaman barışın olmasını istiyordu. Beni her aradığında, barışın olduğu günlere dair rüyalar gördüğünü anlatıyordu. Onun rüyalarını gerçekleştirmeliyiz. Bu kadar barış yanlısı bir insan nasıl olur da katledilir? Ben ne bu dünyada ne de diğer dünyada kızımı katledenleri affedeceğim. Cihan katledilecek biri değildi. Kızım gazeteciydi, barış gazeteciliği yapıyordu. Silahı yoktu, katlettiler” dedi.

 

‘Mezarını göremedim…’

 

“Cihan bir an olsun aklımdan çıkmıyor” diyen Katibe Bilgin, kızının çocukluğunda çok enerjik ve neşe dolu biri olduğunu anımsattı. Katibe Bilgin, “Arkadaşlarına çok bağlıydı. Çok enerjikti; bazen gelir, elimi tutar, halay çekmeye başlardı. Cihan gitti, yüreğim parçalandı. Ölsem Cihan’ı unutmam. Boğazıma düğümlenen acı bir lokma gibi, geçmiyor. Onun cenazesini bile görmemize izin vermediler. Mezarını göremedim… Kızım düşmanlık istemiyordu. Ne Kürtlerin ne Türklerin ölmesini istiyordu. Dünyaya barışın gelmesi için mücadele etti” diye ekledi.

 

‘Keşke çocuklarımız barışı görseydi’

 

Cihan Bilgin’in Dicle Üniversitesi’nde Adalet bölümüne kayıtlı olduğunu ifade eden Katibe Bilgin, Cihan Bilgin’in katledilmeden önce MİT tarafından sorulduğunu ve bunun için de babasını çağırdıklarını söyledi. Katibe Bilgin, son olarak şunları söyledi: “Çok sordular, katledilene kadar. Her iki tarafın annelerine sabır diliyorum. Keşke çocuklarımız barışı görebilseydi.”