
Dayanışma Merkezi Rojin Kabaiş adıyla yeniden faaliyette
- 09:03 7 Eylül 2025
- Güncel
Şehriban Aslan
AMED – Kayyım döneminde kıraathane olarak kullanılan ve madde bağımlılığıyla anılan mekân, Rezan Belediyesi tarafından Rojin Kabaiş adıyla açılan Dayanışma Merkezi'ne dönüştürüldü. Kadınların psikolojik, hukuki ve sosyal destek alabildiği merkez, mahallede oluşan korku ve önyargılara rağmen kadınlarla yeniden bağ kuruyor.
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) ile Halkların Demokratik Partisi (HDP) belediyelerine kayyım atanırken, halk yerel seçimlerde kendi iradesini ortaya koymaya devam ediyordu. Ancak kayyım uygulamaları, toplum üzerinde ciddi baskılar yaratırken, bu baskılardan en fazla kadınlar etkilendi. Çünkü kadınların sosyalleştiği, destek bulduğu, sorunlarına çözüm aradığı ve dayanışma geliştirdiği en önemli alanlar, belediyeler bünyesinde kurulan kadın dernekleri ve kadın merkezleriydi. Kayyım atamalarıyla birlikte bu imkânlar ortadan kaldırıldı; kadınlar yeniden ev içine hapsedildi. Bu sürecin en çarpıcı örneklerinden biri ise Rezan Belediyesi bünyesinde kurulan ve bugün Rojin Kabaiş Dayanışma Merkezi adıyla faaliyetlerini sürdüren kadın merkezinde görülüyor.
Rojin Kabaiş Dayanışma Merkezi çalışanları, yaptıkları çalışmalara dair JINNEWS’e konuştu.
‘Kurumlarımızda kadınların güvenini kazanmaya çalışıyoruz’
Kadınlara ulaşmayı, onlara psikolojik, hukuki ve sosyal destek sunmayı amaçladıklarını belirten birim çalışanı Gurbet Kazan, şunları söyledi: “Kayyım öncesinde kadınlarda çok fazla tedirginlik yoktu. Kurumlarımıza rahatlıkla ulaşabiliyorlardı. Bu sayede biz de onlara rahatça ulaşabiliyorduk. Ancak kayyım sonrasında ciddi anlamda, yaklaşık 8 yıllık bir tahribat oluştu. Kadınlara ulaşamadık. Kurumlara döndüğümüzde bu tahribatı daha net gördük. Kadınlarda bir korku vardı, onları ikna etmekte çok zorlandık. Zamanla, yeni yeni güven oluşturmaya başladık.
Kayyım döneminde burası kafe adı altında kıraathaneye dönüştürülmüştü ve burada madde kullanımı ile satışı yapılıyordu. Biz hâlâ bu algıyı tam olarak yıkabilmiş değiliz. Mahalle halkında hâlâ ‘Acaba hâlâ burada böyle şeyler oluyor mu?’ diye bir korku var. Biz çalışmalarımızda bunu anlatıyor, korkularını anladığımızı ifade ediyor ve ‘Gelin görün, bu durum artık yok’ diyerek davet ediyoruz. Kurumumuza gelen kadınlar daha çok ekonomik sorunları dile getiriyor. O kadar ekonomi odaklılar ki ev içinde yaşadıkları şiddeti bile dile getiremiyorlar. Konuştukları tek şey ekonomi oluyor. Kadınlar ciddi ekonomik zorluklar yaşıyor.”
‘Dokunduğumuz her kadın ekonomik sorununu dile getiriyor’
Sabahları kuruma geldiklerinde, binanın arka tarafında madde kullanım manzarasıyla karşılaştıklarını belirten Gurbet Kazan, burada zaman zaman can güvenliklerinin risk altında olduğunu sözlerine ekledi Gurbet Kazan şöyle devam etti: “Buranın bir kurum olduğunu anladıklarında geri çekildiler. Ancak kadınlarda bu durumun etkisi hâlâ var. Tereddütleri henüz tamamen geçmiş değil. Çünkü yıllarca burada madde kullanılmış. Biz kadın çalışmaları üzerinde yoğunlaşıyoruz. Zaman zaman çocuklar da kuruma geliyor. Küçük bir kütüphanemiz var ve buradan faydalanıyorlar.
Kurumda bir psikoloğumuz var, kadınlara psikolojik destek sağlıyor. Hukuki süreçleri olanlara destek oluyoruz, sosyal ihtiyaçlar için diğer kurumlara yönlendirme yapıyoruz. Ekonomik konularda da elimizden geleni yapıyoruz. Ancak her gittiğimiz evde, her temas ettiğimiz kadında ortak sorun ekonomi.”
Gurbet Kazan son olarak, “Kadınların yanındayız, onlara her zaman destek olacağız. Ekonomik, sosyal ve hukuki alanlarda elimizden gelen her desteği sunarak, kadınlarla birlikte güçleneceğiz” dedi.
‘İlk adım istasyonu’
Rojin Kabaiş Kadın Danışma Merkezi'nde psikolog olarak görev yapan Ayşe Etik, Rezan’daki kadınlara psikolojik destek verdiklerini ve ihtiyaç duyanları baroyla iş birliği içinde hukuki süreçlerde desteklediklerini söyledi. Ayşe Etik, şunları kaydetti: “Kadınlara sosyal destek de sunuyoruz. Ekonomik olarak zorlanan kadınlarımız için mesleki yönlendirmeler yapıyoruz. Okuma-yazma öğrenmek isteyen, meslek edinmek isteyen kadınlar oluyor. Bu kadınları Bağlar Belediyesi veya başka kurumlara yönlendiriyoruz.
Burası bir ‘ilk adım istasyonu’ gibi. Kadınlar buraya geliyor, bizimle ihtiyaçlarını paylaşıyor, biz de onları doğru yere yönlendiriyoruz.”
‘Madde bağımlılığı şiddeti doğuruyor’
Kadınların çoğunun ekonomik sorunlarını anlattığını belirten Ayşe Etik, Rezan’da işsizliğin yaygın olduğunu vurguladı: Ayşe Etik, şunları dile getirdi: “Çoğu erkek çalışmıyor. Burada çok fazla madde bağımlılığı var ve bu durum doğrudan kadına yönelik şiddeti artırıyor. Birçok kadın, ‘eşim madde bağımlısı’ diyerek bize yaşadıkları sorunları anlatıyor, ne yapabileceğini ve nereye başvurabileceğini soruyor. Ekonomik gerekçelerle bu durumu kabullenenler var. ‘Çalışsaydı böyle olmazdı’, ‘Biz çalışabilseydik bu hâlde olmazdık’ diyorlar. Evet, işsizlik bir etkendir, ama bu durumun üstünü örtemez. Bu gerekçelerin arkasına sığınmak, daha büyük sorunları görünmez hâle getiriyor.”
‘Kadını güçlendirmeyi amaçlıyoruz’
Madde bağımlılığının sadece şiddeti değil, birçok sosyal sorunu tetiklediğini belirten Ayşe Etik, merkezin amacını şöyle anlattı: “Kadını bu olumsuzluklar karşısında nasıl güçlendirebiliriz, temel hedefimiz bu. Kurumu açtığımızda çok zorlandık. Kadınlar buraya gelmiyordu. Açılışa en yakın mahalleden gelen kadınlar sadece bakıp gitti. Gelenler daha çok çocuklar oldu. Kütüphane ve etkinlik alanları ilgilerini çekti.
Biz de çocuklarla bağ kurduk. Çocuklar aracılığıyla aileleriyle iletişime geçtik, evlerine ziyarete gidip davet ettik. Bu şekilde kadınları kazandık. Sonra fark ettik ki bu bir iki kişiyle olmaz. Saha çalışmasına başladık. Ev ev gezip anlattık. Çünkü kadınlar bilmiyordu. Yakın çevredeki parkların varlığı da bu olumsuz algıyı tetikliyordu. Burası uzun yıllar madde kullanımıyla anıldığı için insanlar artık umursamamıştı, duyarsızlaşmışlardı. Yeni bir kurum olduğumuzun farkında değillerdi.”
Ayşe Etik, son olarak şu çağrıda bulundu: “Şiddet mağduru olmak sizin suçunuz değil. Biz kadınlar hep birlikte bunun üstesinden geleceğiz. Hiçbiriniz yalnız değilsiniz.”