Zuhal Atlan 

 

HABER MERKEZİ - Türkiye’nin tek sorunu “kara para aklama” operasyonuymuş gibi fenomenleri gündeminden düşürmeyen medyaya soruyoruz: “Derdin bu muydu.” 

 

Şimdilerde medyanın gündeminde sosyal medya fenomenlerine yönelik operasyon ve tutuklama haberleri var. Instagram’da takipçi sayıları yüzbinleri bulan ve adlarına “Influencer”  (etkileyici) denilen fenomenlere operasyonların gerekçelerini bir kenara bırakarak bu şahıslara ilişkin basının ilgisinin artma nedenlerine bakalım.

 

Dilan ve Engin Polat ile başlayan ve haklarında kara para aklama soruşturmasıyla birlikte tutuklanmayla sonuçlanan şimdi de Bahar ve Nihal Candan adlı kardeşlere yapılan operasyonun medyada “yankı bulması” ve son dakika olarak girilmesi ne anlama geliyor? 

 

Perde arkasında neler dönüyor?

 

Bir dönem çıktıkları televizyon programlarında reyting rekorlarının kırılmasına neden olan ve saatlerce ekran başına kilitlenen bir kesim yaratan bu şahıslar, birden yine medyanın gündemine girdi. Medyanın yoğun ilgiyle takip ettiği İsrail-Filistin savaşını bile gölgede bırakan operasyonun ana akımın manşetlerini süslemesi, sanki Türkiye’nin tek gündemi ve sorunu “kara para aklama” operasyonlarıymış gibi gösterilmesinin perde arkasında neler dönüyor? 

 

Medya kuruluşlarının derdi: Fenomenlere operasyon 

 

Hatırlarsanız bir dönem pop star ya da evlendirme programlarının revaçta olduğu 2000’lerin başında başlayan bu tarz reality şov’lar saatlerce ekran önünden kalkmayan bir kitle yarattı. Ülkede neler olup bittiğinin görülmesini istemeyenlerin ekmeğine yağ süren bu tarz programlar; sorgulamayan, düşünemeyen, adeta uyuşturulan bir toplum yaratılmak istenmesinin aracı haline gelmişti. Yine tam da bu gerçekliğe işaret eden bir yerdeyiz. Ekonomik krizin halkta yansımalarını göstermeyen, Hrant Dink’in katili Ogün Samast’ı tahliye eden gücün arkasında kimlerin olduğunu sorgulamayan, Yargıtay’ın AYM’ye müdahalesindeki gerçekliği yansıtmayan, her gün cezaevlerinde tabutları çıkan hasta tutsakların durumuna dair tek satırlık haber geçmeyen medya kuruluşlarının derdi fenomenlere operasyon oldu. 

 

Masal hayatlar dayatması 

 

Tıpkı yukarıda belirttiğim gibi, uyuşuk ve gerçekliği görmeyen bir insan topluluğu yaratılarak susturulan ve her şeye rıza gösteren bir toplum amaçlamak adına. Böyle bir algının, gerek dizi ya da film gerekse fenomenler aracılığıyla masal hayatların dayatıldığı instagram gibi sosyal medya aracılığıyla yapıldığını açıkça görebiliyoruz. 

 

Derdi neydi?

 

Yaşamında hiçbir sorun yokmuş gibi tek derdi, “Bugün kazandığı parayı nasıl harcasam?” olan ya da “Daha iyi nasıl eş ve anne olunur?” story’leriyle zihinleri meşgul eden, gerçeklikten kaçmak isteyen bir kitle yaratılmasına neden olan bu tür paylaşımların sahibi fenomenler, yeni dönemde medyanın kurbanı oldu. Bir dönem medyanın pohpohladığı, sayelerinde reyting aldığı televizyonlarda, tıklandığı haber sitelerinde birden öcüleştirilerek haberleri yapılmaya başlandı. Başrolde kadınların olduğu ve masumiyet karinesini çiğneyerek verilen manşetlerde mahkeme yerine geçen medya, bir kez daha “objektifliğinin” üstünü çizdi.