Yıllarca 3 çocuğunun tahliyesini bekleyen anneye de cezaevi yolu gösterildi

  • 09:03 15 Aralık 2018
  • Yaşam
ŞIRNAK - Yıllarca 3 oğlunu görmek için gitmediği cezaevi kalmayan Emine Ökmen, Şırnak Cezaevi’nde 7 ay tutsak bulundu. Çocuklarını görebilmek için çekmediği eziyetin kalmadığını belirten Emine, baskı ve hak ihlallerine karşı tutsaklara destek olunması gerektiğini vurguladı. 
 
Kürt sorununda çözümü tutuklama ve gözaltı ile bastırmada bulan politikalar sonucu bölgede en az bir üyesi cezaevine girmeyen aile, neredeyse kalmadı. Şırnaklı Emine Ökmen ise, hem kendi cezaevine girdi hem de yıllarca 3 oğlunun cezaevinden çıkmasını bekledi. 
 
7 ay cezaevinde kaldı
 
Yıllarca 3 oğlunu görmek için Emine’nin gitmediği cezaevi de kalmadı. Emine, “Benim bir oğlum 10 yıl 6 ay, diğeri 7 ay, bir diğeri de 7 yıl 6 ay kaldı. Ben de geçen senelerde 7 ay tutuklu kaldım. Oğullarımın hepsi farklı cezaevlerinde kalıyordu. Onların yanına gidene kadar, görene kadar çekmediğimiz eziyet kalmıyordu. Onların orada yıllarca çekmediği şey kalmadı. Cezaevine girince anlıyorsun zaten orada neyin ne olduğunu. Ben de oğullarım da suçsuz yere cezaevine girdik. Çocuklarım yıllarca içeride kaldılar” dedi.  
 
‘Yaşananlara sessiz kalmayalım’
 
Diğer bütün tutsaklar gibi çocuklarının da kendisinin de haklarını istedikleri için cezaevine girdiklerini dile getiren Emine, “10 yıl cezaevinde kalan oğlum, elde hiçbir delil yokken tutuklandı. Diğerleri de öyle. Ben de Irak’a gidip geldiğim için tutuklandım. Ne benim ne de çocuklarımın işlediği bir suç yoktu. Kendi dilimizi, haklarımızı savunduğumuz için, Kürt olduğumuz için bizi tutukladılar. Ama biz ne olursa olun davamızın arkasından gitmeye devam edeceğiz. Biz yanlış bir şey yapmıyoruz, baskılarla bizi yıldıramayacaklar” diye konuştu.
 
Son dönemde cezaevlerinde yaşanan baskı, hak ihlali ve işkencelere dikkat çeken Emine, şöyle dedi: “Bu baskılar hem tutsakları hem de bizi susturmak, bize mesaj vermek için uygulanıyor. Ama bizim dışarıdan onların sesi olmamız gerekiyor. İşkencelere karşı sessiz kalmamamız, baskılara karşı direnişlerine destek vermemiz gerekiyor.”