Tek istekleri iyi bir düzende yaşamak

  • 09:04 26 Mayıs 2021
  • Yaşam
Melike Aydın
 
İZMİR - Ahırdır Mahallesinde yaşayan ve engelli olan Türkan ile D.C.’nin tek isteği daha iyi bir düzende yaşamak.  
 
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) verilerine göre dünya üzerinde en az 1 milyar engelli yaşıyor. Türkiye’de ise henüz etkili bir araştırma yapılmadığından resmi net rakamlar bilinmese de Engelliler Konfederasyonu’nun değerlendirmesine göre Türkiye nüfusunun yüzde 13’üne tekabül edecek düzeyde en az 8,5 milyon engelli kişi yaşıyor. İzmir’in Menemen ilçesine bağlı Ahırdır Mahallesinde yaşayan iki engelli kadın da Türkiye’de engelli olmanın zorluklarını yaşıyor. 
 
Doğuştan işitme engelli Türkan Karagöz işitme engelliler okuluna gidemezken, kaza geçirdikten sonra eşinden ayrılan D. C.’nin tekerlekli sandalyesi bile yok. Komşularının dayanışması ile hayatlarını idame ettiren kadınlar daha iyi bir düzen istiyor.
 
Hayatının büyük çoğunluğu mutfakta geçiyor
 
İşitme engelli Türkan Karagöz, ömrünün büyük çoğunluğunu evinin mutfağında geçirdiğini söylüyor. İnsanlarla diyaloğunu 16 yaşındaki kızı Gözde Karagöz vasıtasıyla sağlayan Türkan, işitme engelliler okuluna hiç gitmemiş. 4 çocuğa sahip olan 47 yaşındaki Türkan, iki kızıyla birlikte yaşıyor. İş buldukça mevsimli tarım işçiliği de yaptığını söyleyen Türkan, eşinin hurda toplayarak kazandığı cüzi miktarda geliri ile İzmir Büyükşehir Belediyesinden aldığı desteklerin yetmediğini ifade ediyor.
 
‘Kardeşimle ayrı odam olsun istiyorum’
 
İşitme engelliler dilini bilmeyen annesine konuşmayı öğrendiğinden bu yana çevirmenlik yapan Gözde, gününün büyük zamanını mutfakta geçiren annesi ile birlikte geçiriyor. En çok istediği şeyin kardeşiyle birlikte farklı bir odaya sahip olmak olduğunu ifade eden Gözde, “Geçen yıl bu mahalleye taşınınca okul uzak olduğu için devamsızlıktan sınıfta kaldım ve bir daha okula gitmedim. Maddi durumumuz kötü. Evde anneme yardım ediyorum. Annemin zaten çok arkadaşı yok mahalledekilerle anlaşabiliyor sadece. Çarşıya gidince ben yanında gidiyorum. Dernekten yiyecek yardımı alıyoruz. Bir kardeşim üçüncü sınıfta” diye belirtiyor. 
 
Komşulardan destek alıyor
 
Bir buçuk yıl önce geçirdiği trafik kazasında felç geçirmesinin ardından bacaklarını kaybeden D.C.’nin tekerlekli sandalyesi dahi yok. Herhangi bir kurumdan destek almadığını ifade eden D.C., hem ulaşım sağlayamadığı hem de koronavirüs pandemisi nedeniyle sağlık kontrollerine gidemiyor. Cezaevindeki eşinden kazadan sonra ayrıldıklarını kaydeden D.C., “Üç çocuğum var. Komşulardan destek alıyorum. Elektriği suyu zor hallediyoruz. Aşevinden yemek alıyoruz. Ev kira. Çalışamıyorum. Babam ihtiyar zor çalışıyor. Günlük geçimimizi zor sağlıyoruz. Hiçbir yerden destek almıyorum. Belki özel hastanede ameliyat olursam düzelebilirim ama çok pahalı” diyor.
 
Çalışamadığı için devletin düzenli bir gelir sağlamasını istediğini dile getiren D.C., çocukları için daha iyi gelecek daha iyi bir düzen istediğinin altını çiziyor.