5 yıldır tatlıcılık yapan Sinem: Kadınlar her yerde
- 09:03 23 Eylül 2020
- Yaşam
DİYARBAKIR - Sinem Acay, “erkek işi” denilerek yapması engellenen tatlıcılığı 5 yıldır sürdürüyor. Sokak tatlıcılığının üçüncü yılında girişimcilik ödülü de alan Sinem, işini severek yapıyor.
Kadınlar, yaşamın her alanında cinsiyetçilikle mücadele ediyor. Özellikle emek ve işbölümünde sıkça karşılaştığımız bu durum karşısında kadınlar, kendi istihdamını oluşturuyor. Şimdilerde bir otoparkçı, şoför, araba tamircisi ya da benzinlikte çalışan kadınlar görmek mümkün. Bunlara benzer birçok “erkek işi” olarak tabir edilen meslek gruplarına kadınlar dahil olarak, bu söylemin aksini gerçekleştiriyor.
Diyarbakır'ın Sur ilçesinde yaşayan Sinem Acay, bu anlayışa karşı duran kadınlardan biri. Sokak tatlıcısı olan Sinem yaptığı mesleğin “erkek işi” olduğu söylemlerini çokça işitiyor. Ancak Sinem tatlıcılığa devam ediyor ve iki yıl önce de bu kararlılığı sonucunda girişimcilik ödülü alıyor.
5 yıldır tatlıcılık yapıyor
Beş yıldır halka tatlı yapan Sinem, başlarda çok zorluk çekse de sonraki aşamada tatlı yapmanın kendisi için bir tutkuya dönüştüğünü belirtiyor. Tatlıcılıktan önce pastane açtığını ve orada çalıştığını söyleyen Sinem, daha sonra sadece tatlı yapmaya karar verdiğini ekliyor. Eşinin de tatlıcı olduğunu kaydeden Sinem, “Ona yardıma gidiyordum ama daha sonra işi devraldım ve dükkanda şu an sadece ben varım. Eşimle çalışmaktansa onsuz çalışmak daha iyi oldu. Sürekli bir erkeğin tahakkümü altında, onun yönlendirmesiyle çalışmak istemedim. Kendi gücümü göstermek istedim” sözlerine yer veriyor.
‘Kadınları her yerde görmeye alışmalılar’
Erkek esnafların onu çok rahatsız ettiğini dile getiren Sinem, erkeklerin kendisine, “erkek işine karışıyorsunuz” diyerek kadınları küçümsediklerini söylüyor. Bazı erkek esnafların “Git evinde otur” söylemlerine de maruz kaldığını aktaran Sinem, “Bunlara hiçbir zaman kulak asmadım. Hiçbirini umursamadım. Kadınları her yerde görmeye alışmalılar. Bunlar elbette beni bir yandan zorladı da. Psikolojik olarak etkileniyordum bazen ama kendime dert etmedim. Beni en çok zorlayan ise hem ev işlerini yapmak hem de dükkana gelip çalışmak oluyordu ama onu da zamanla düzene koyarak, ikisini beraber götürebilmeyi başardım” ifadelerine yer veriyor.
‘Her kadın kendi ayağı üzerinde durmalıdır’
Tatlıların hazırlanışından servis edilmesine kadar her şeyi tek başına yaptığını söyleyen Sinem, halka tatlının Diyarbakır halkı tarafından çok sevildiğini ve satışlarının iyi olduğu belirtiyor. Sinem, pandemi sürecinde tatlıcılar açık olsa da 6 ay boyunca iş yapamadığını ifade ediyor. Her şeye rağmen kendi ekonomik gücüne sahip olduğu için bunun gururunu yaşadığını ve işini yapmaktan vazgeçmeyeceğini dile getiren Sinem, “Kadınlar çok şey yapabiliyorlar, bir erkeğin eline bakmaktansa kendilerine bir çalışma alanı yaratsınlar. Her kadın kendi ayakları üzerinde durabilmelidir” diyor.