'Tacize maruz kalmamak için kimliğimi gizlemek zorundayım'

  • 09:03 19 Temmuz 2020
  • Yaşam
AĞRI - İş yerinde, okulda ve daha birçok yerde kimliğinden dolayı dışlanan LGBT+ birey E.A., “Toplumda yer bulmak, tacize maruz kalmamak için kimliğimi gizlemek zorunda kalıyorum” diyor.
 
LGBT+ bireyler, eğitim, sağlık, iş, yasal haklar gibi pek çok alanda cinsiyet kimliğine dayalı eşitsizliğe maruz kalıyor. Çalışma alanlarında tacize maruz kalan ve iş hayatında yer bulamayan birçok birey kimliğini gizlemek durumunda kalıyor. Girdiği her iş ve alanda tacize maruz kalan E.A. da kimliğini gizlemek zorunda kalanlardan biri. E., yaşadıklarını, “Topluma olan güvenim kırıldı. Ailem ve yakın akrabalarım tarafından dışlandım. Arkadaşlık kuramadığım için hep yalnız kaldım” sözleriyle  özetliyor. 
 
‘Konuşmama kararı aldım’
 
“Kendimdeki değişikliği ilk 6 yaşımda sesimle fark ettim” diyen E., kimliğinden kaynaklı dışlandığını, bundan dolayı hep yalnız kaldığını söylüyor. E., “15 yaşıma geldiğim zaman okuldan dışlandım. Daha sonra özel okulda okumak istedim ama bir takım sorunlardan kaynaklı gidemedim. Bu durumu fark eden rehber öğretmenimle konuştum ama bana yardımcı olmak yerine diğer öğretmenlerimle paylaştı. Hatta öğretmenlerim bana güldü. Bundan kaynaklı okulumu da değiştirdim. İlkokul bittikten sonra lise sürecinde kendimi değiştirmeye karar verdim. Bundan sonra kimseyle konuşmama kararı aldım. Sesimi duymalarını istemiyordum. Hatta öğretmen bir şey sorduğu zaman cevap vermeyecektim. Ama kendi kimliğimin dışına çıkmadım. Okulun sosyal medya sayfası vardı, o sayfada fotolarımı paylaşıp beni ifşa etiler” diye belirtiyor. 
 
‘Bulunduğum her ortamdan dışlandım’
 
Durumu fark eden erkekler tarafından cinsel istismara maruz bırakıldığını söyleyen E., tacizler karşısında da susmak zorunda kaldığını ifade ediyor. Çalıştığı işyerinden çıkarıldığını belirten E., “LGBT+ bireylere çalışma imkânları sunulmuyor, dışlanıyoruz bu nedenle kimliğimizi saklamak zorunda kalıyoruz. Hayatın dışına itiliyor, anne, baba, toplum yardım etmiyor. Temizlik yapmayı seviyorum. Yaptığım zamanda bana ‘Utanmıyor musun temizlik yapmaya, sen kız mısın temizlik yapıyorsun?’ diyorlar. Her birey temizlik yapabilir.  Yaşadıklarımdan kaynaklı topluma olan güvenim kırıldı. Ailem ve yakın akrabalarım tarafından dışlandım. Arkadaşlık kuramadım. Bana karşı kullandıkları sözler, yaklaşımlardan kaynaklı kimse kırılabileceğimi düşünmüyor. İntihar etmek istedim. Bu yüzden birçok şey içimde birikti. Bazen kalbim patlayacak gibi hissediyorum” diyerek yaşadıklarını anlatıyor. 
 
‘Doğayla bütünleşeceğim bir yere gideceğim’
 
Kısa bir süre önce Ağrı’ya geldiğini söyleyen E., son olarak şunları dil getiriyor:  “Ağrı’ya babaannem ve dedeme yardımcı olmak için geldim. Burada bir işe girdim ve aynı durumlarla karşılaştım. Ama burada onlarla yaşamak bana iyi geldi. Çünkü beni hiç sorgulamıyorlar, hiç karışmıyorlar. Onların ihtiyaçlarını karşılıyorum. Artık sadece kendi hayatımı kurmak istiyorum. Mesleğimi kazandığım zaman kendime bir hayat kuracağım. Doğayı çok seviyorum. Özümü bulursam çıkıp gideceğim buralardan, herkesten her şeyden uzak bir yere. Hayalini kurduğum doğayla bütünleşeceğim bir yere gideceğim.”