Melike Aydın

 

İZMİR - Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı Asarlık’ta altyapı ve ulaşım hizmetleri sürekli aksarken, uyuşturucu kullanımı da yaygınlaştı. Halk yıllardır yaptığı başvurulara rağmen hiçbir şeyin değişmediğini belirterek, “Vergileri veriyoruz ama hizmeti alamıyoruz” diyerek tepki gösterdi.

 

İzmir’in Menemen ilçesine bağlı Asarlık semti, 1970’li yıllarda Kürt illerinden başlayan göçün ardından 1994’te belde statüsü aldı. 2012’de çıkarılan Büyükşehir Yasası ile Menemen Belediyesi’ne bağlı semt statüsü alan Asarlık, 40 bin nüfusa sahip. Kürtlerin  yoğunlukta olduğu semt, Azeri, Terekeme, Arapların da yaşadığı özgün bir yapıya sahip.  

 

Asarlık’ta alt yapı sorunları başta olmak üzere birçok hizmetin verilmediğini belirten Halkların Demokratik Partisi (HDP) Menderes İlçe Eşbaşkanı Adile Yağan, burada yaşayanlara da “ikinci sınıf insan” muamelesi gösterildiğini söyledi. 

 

‘Molozlar temizlenmedi’

 

Yerel seçimlerde birçok vaatte bulunulduğunu fakat hiçbirinin yerine getirilmediğini ifade eden Adile, verilen hizmetlerin dahi kaldırıldığını dile getirdi. Gelir düzeyi yüksek olan yurttaşların yaşadığı Ulukent semtinde hayvan pazarının kısa zamanda kaldırıldığını ve pazarın Asarlık’taki semt pazarının yanına getirildiğini kaydeden Adile, “İnsanlar aynı gün tepkisini koydu. Kaldırıldı ama molozlar dökülmüş ve temizlenmemiş” ifadelerine yer verdi.

 

‘Asarlık’a özel bir politika uygulanıyor’

 

Kargo şirketleri, araçlarının taşlandığı iddiasıyla Asarlık’a gelmediğini fakat böyle bir şeyin yaşanmadığını söyleyen Adile, bölgeye özel politikaların uygulandığını belirtti. Yerel seçimlerinden önce ara mahallelerde dolaşan ve hastaneye giden otobüsler olduğunu ancak onların da geri çekildiğini aktaran Adile, “Seçim bittikten sonra dolmuşçulara yetki verildi. 65 yaş üstü indirimlerden 90 dakikalık aktarma hakkından Asarlık yararlanamıyor. 5 mahalle var. İnsanlar pazara yaya geliyor, çarşıya inemiyor. Hastalar hastaneye gitmek için ya taksi tutacak ya da arabası olan birinden rica edecek” sözleriyle Asarlık'ta yaşananlara dikkat çekti. 

 

‘Nedenleri ise Kürt nüfusunun yoğunluğu’

 

Altyapı olmadığı için kablolu internetin bağlanmadığını, özellikle çocuklu ailelerin yüksek fiyatlı kablosuz internet almak zorunda kaldığını dile getiren Adile, maddi olanakları iyileşenlerin göç ettiğini ifade etti. Bu şekilde bölgenin tam bir ‘mahremiyet’ alanına dönüştüğünü sözlerine ekleyen Adile, “İmar sorunu yıllardır devam ediyor. Kimse evler hakkında ne olacağını bilmiyor. İmar sorunu nedeniyle doğalgaz da bağlatılamıyor. Halk ise ‘burada Kürtler yaşadığı için yapılmıyor’ diye düşünüyor. Bu insanlar su, elektrik faturası ödüyor, ruhsat ödüyor, tüm vergileri veriyor. O halde karşılığını da almalıdır. Bu Türkiye’de genel olarak uygulanan bir politika” dedi. 

 

‘Uyuşturucu kullanımı ilköğretim çağına kadar indi’

 

Yoksulluğun, istismarın bir boyutu olan çocuk yaşta çalıştırılmanın arttığını, tüm bunların yanı sıra uyuşturucu satışının da ilkokul çağına kadar düştüğünü söyleyen Adile, “Çocuklara para gösterilerek satıcılığa özendiriliyor. Satan kişiler ise polis ya da aileler görür diye endişe taşımıyor. Demek ki bir yerlere güveniyor. Pandemi sürecinde uyuşturucu kullanımı ve satışı daha da arttı” dedi. 

 

‘Değişen bir şey yok’ 

 

Asarlık’ta yaşayan Hazal Akbulak ise, kargo hizmetinin verilmemesini sorduklarında bir yanıt alamadıklarını belirtirken, 34 yıldır Asarlık’ta yaşayan Naciye Güçlü ise altyapı ve ulaşım sorunu için ilgili makamlara başvurulduğunu ancak sonucun değişmediğini dile getirdi. 

 

Tapuları olmasına, tüm vergileri ödemelerine rağmen hizmet alamadıklarını vurgulayan  Naciye, “Belediye’ye sorduk ama değişen bir şey yok. Yaşlımız var hastaneye gidemiyoruz, otobüs geç geliyor. Sular içilmiyor, sık sık kesiliyor. Uyuşturucu neredeyse 15 yıldır var ve şimdi her yerde. Bize her zaman değişeceğini söylüyorlar ama değişen bir şey yok” dedi.