‘İnsanların engelli tabusunu yıkması gerekir’

  • 09:08 25 Mayıs 2020
  • Yaşam
DİYARBAKIR - Birçok başarıya imza atan Pervin Ayli Yağız, engelli olmanın hiçbir şekilde başarının önüne geçmediğine dikkat çekerek, herkesin önce akılda bulunan engelli tabusunu yıkması gerektiğini belirtiyor. 
 
Türkiye’de her geçen yıl engelli yurttaşların sayısı artarken, hayatlarını kolaylaştıracak alanlar ise neredeyse çok az. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın 2019 yılı verilerine göre, 2 milyon 85 bin erkeğin ve 2 milyon 792 bin kadının en az bir engeli bulunuyor.Diyarbakır Engelliler Derneği kurucularından Pervin Ayliyağız (58) da, ülke başta olmak üzere kentte engellilere dönük birçok eksiklik olduğunu ve bunun tamamlanmadığını söylüyor. 
 
‘Tekerlekli sandalye ayağım gibi oldu’
 
Havale geçirdiğinden dolayı iki buçuk yaşından itibaren engelli olan Pervin, 11 yaşında ilkokula başlıyor. Pervin, sözlerine şöyle devam ediyor: “Kız kardeşim beni sırtına alıp okula beraber gidiyorduk. Babam okula olan isteğimi çok görünce okulun yanında küçük bir ev kiraladı, okula daha rahat gidip geldik. Toplumda sakat insan algısı var. Okula gelip okuyamaz algısı vardı. Fakat bir öğretmenim vardı bana çok destek oldu. Diyarbakır’da eskiden çok fazla kar yağıyordu. Okula gidemediğim zamanlarda öğretmenim eve geliyordu, o gün geri kaldığım dersleri anlatıyordu. Birçok zorlukla tekerlekli sandalye ile ortaokula da gittim. Tekerlekli sandalyeye sahip olmam hayatımın dönüm noktasıydı. Tekerlekli sandalye benim ayağım gibi olmuştu, çılgınlar gibi Diyarbakır’ın sokaklarında geziyordum."
 
‘Engelliler derneğinin kuruluşunda yer aldım’
 
Kendine başarılı bir insan olacağına dair bir söz veren Pervin, liseyi bitirdikten sonra 'Engelliler Derneği'nin kuruluşunda yer alıyor. 1997 yılında Almanya’dan sivil toplum örgütlerinden Diyarbakır’a tırlar dolusu tekerlekli sandalye gönderildiğini dile getiren Pervin, "Daha sonra bir gazeteci arkadaşımızın desteği ile ‘sende bir insanı giydir’ projesiyle Diyarbakır’da giydirmediğimiz insan kalmadı. 2003 yılında da Dünya Bankası’nın açtığı bir proje vardı ve ben oraya bir proje hazırladım gönderdim. 5 ülke arasında birinci oldum. Sadece engelliler üzerine nevresim ve galoş üretim atölyesi projesiydi birkaç yıl öncesine kadar da sürdürülüyordu. Daha sonra bu ekonomik krizler engellileri de etkilediği için o atölyeler kapandı” diye belirtiyor. 
 
‘Tekerlekli sandalyem ile birçok şeyi başardım’
 
Sporda da başarılı olan ve 2011 yılında atıcılık dalında dünya şampiyonu olan Pervin, 
“Spora hala devam ediyorum ve asla bırakmayı düşünmüyorum. Ayağım gibi olan sandalyemle birçok şeyi başardım. Kadın olursan başarılısın ve kadın olmaktan gurur duyuyorum. 2000 yılında ilk spor kulübünü kurduk ve 2007 yılına kadar basketbol oynadım. 2005 yılında da engelliler federasyonu tarafından atıcılık branşı açıldı. Basketbol ve atıcılık birbiri ile çakıştığı için basketbolu bıraktım atıcılığa devam ettim” ifadelerine yer veriyor. 
 
‘Araç yetersizliği çok fazla’
 
Pervin, son olarak şunları dile getiriyor: “Engelli kadınların problemi çocukları ile birlikte dışarıya çıkamamalarıdır. İlk defa BDP’li belediye başkanı olan Osman Baydemir engellilere araç tahsis etti. Şu an sadece rehabilitasyon merkezine ya da hastaneye götürüyorlar. Belediyelerde engellilere dönük araç yetersizliği çok fazla var. Her şey zor fakat her şeye rağmen kadın olup güçlü olmak, ayakta kalmak ayrıcalıktır."