Öz savunma, örgütlülük ve mücadele ile 25 Kasım’a (12)
- 09:01 12 Kasım 2024
- Dosya
Katliam, taciz, tecavüz ve KDP politikaları...
HABER MERKEZİ - KDP ve Barzani ailesinin politikalarından dolayı artan katliam, şiddet, taciz ve tecavüz politikaları nedeniyle Güney Kürdistan, kadınlar için mezarlığa dönüştürülürken, failler ise KDP tarafından korunuyor.
Türkiye’nin saldırıları, Güney Kürdistan’daki siyasi partiler arasındaki anlaşmazlıklar ve Bağdat ile Hewlêr arasındaki çelişkiler, bölgede yaşayan kadın ve çocukların yaşamını derinden etkiliyor. Ayrıca bölgedeki mevcut politikalar, kadınların uzun mücadeleler sonucu kazandıkları hakları günden güne yok ediyor. Var olan yasalar kadınları koruyamıyor; Güney Kürdistanlı kadınlar, sahip oldukları haklardan bile yararlanamıyor.
Bu dosyamızda, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında Güney Kürdistan’daki kadınların karşı karşıya olduğu durumu gözler önüne seriyoruz. Hazırladığımız bu derlemede, kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz ve katliam olayları ile bu suçların faillerinin cezasız kalmasına dikkat çekiyoruz.
Uluslararası Af Örgütü, geçtiğimiz günlerde Irak ve Güney Kürdistan’daki kadınların durumuna ilişkin bir rapor açıkladı. Rapor, şiddetten kurtulan kadınların anlatımları üzerine hazırlandı. Rapora göre; şiddetten kurtulan kadınlar kaygı içerisinde yaşamını sürdürüyor, suç duyurusunda bulunan kadınlar da tehdit ile karşı karşıya kalıyor. Raporda belirtilen kimi noktalar şu şekilde: “Irak İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre bu yılın ilk 4 ayında Irak ve Kürdistan Bölgesi’nde 14 bin suç duyurusu yapıldı. Bu suç duyurularının çoğu kadınlar tarafından yapıldı. Ancak bu suç duyuruları sonucunda sadece 100 dosyada ceza verildi. Yaklaşık 3 bin fail, kefalet ile serbest bırakıldı. Yaklaşık 4 bin 500 dosyada ise aşiretsel ilişkilerden dolayı uzlaşma ile sonuçlandı.”
Raporun yanı sıra son 30 yılda yaşanan ve durumu yansıtan kimi olayları derledik.
Sayısız taciz, tecavüz ve katliam
Güney Kürdistan halkını, kadın bedeni üzerinden dizayn etme, reflekslerini kırma ve düşmanla işbirliği yapmasını sağlama üzerinden bir “hanedan devleti” kuran Barzaniler ve KDP’nin adı; sayısız tecavüz, kadın katliamı, kaçırma ve faili meçhul cinayetlerde geçiyor.
Katledilen ve tecavüze uğrayan kimi kadınların isimlerine ulaşılırken, bu olayların bazıları Güney Kürdistan mahkemelerine, bazıları ise ABD başta olmak üzere uluslararası mahkemelere taşınmış.
Sarya Mirza Reşo: 1980’de Hewlêr’e bağlı Mêrgesor ilçesinde Mele Mistefa Barzani’nin oğullarından Nihat Barzani tarafından tecavüze uğradı. Sarya Mirza Reşo, daha sonra Nihat Barzani’nin emriyle katledildi.
Mina: Soyadı öğrenilemeyen Mina, 1991’de Mesîf’te Nihat Barzani tarafından tecavüze uğradı. Mina’nın babası Enfal’de yaşamını yitirenlerden. Olayın duyulmaması için aileyi tehdit eden Nihat Barzani, “Eğer halletmezseniz, ailenin geri kalanını da ben Enfal’den geçireceğim” diyerek, tehditler sonucu Mina’yı ailesine katlettirdi.
Çiğzi Bêrsîyavî: Ailesi, 1990'larda Barzani ailesinin konumlandığı merkez olan Serêreş’te Nihat Barzani’nin evine koruma olarak gitti. Bêrsiyavî burada tecavüze uğrayıp katledildi. Bêrsiyavî’nin babası, Mele Mistefa’nın en yakın arkadaşlarından biri olarak biliniyordu. Nihat Barzani; hesap sormak isteyen Bêrsiyavî ailesinin diğer fertlerini de Akrê’de bir plan dahilinde katletti. Olay ise aile içi şiddet olarak yansıtıldı.
Fayîde Mizurî: Mesud Barzani’nin 30 yıldır özel güvenliğinden sorumlu olan Hüseyin Mizurî’nin yeğenlerinden. 2013’te Mesîf’te Nihat Barzani tarafından kaçırılıp tecavüze uğrayan 17 yaşındaki Fayîde Mizurî’nin ailesine, daha sonra intihar ettiği haberi verildi. Hüseyin Mizurî, yüksek bir meblağ karşılığında susarken KDP içindeki rütbesi de yükseltildi.
Hêlin Elwan Sawa: Hristiyan bir aileden olan 17 yaşındaki Hêlin Elwan Sawa, ailesi ile birlikte 1996’da KDP Politbüro üyelerinden İzzettin Berwari’nin yanında çalışmaya başladı. Burada defalarca tecavüze uğrayan Hêlin Elwan Sawa’nın cenazesi, Duhok Barajı yakınlarında bulundu. Mesud Barzani’nin kulağına da giden olay hakkında, Barzani’nin emriyle Muhsin Dizeyi öncülüğünde bir araştırma komisyonu oluşturuldu. Araştırma komisyonuna olayı teyit eden İzzettin Berwari; Hêlin Elwan Sawa’nın Neçirvan Barzani tarafından tecavüze uğradığını söyledi. Mesud Barzani, failin Neçirvan Barzani olduğunu öğrendikten sonra olayın üstünü kapattı. O dönem alt kademede olan izzettin Berwari ise KDP Politbüro üyeliğine yükseldi.
Cîhan Taha: KDP iktidarının Güney Kurdistan’daki uygulamalarını eleştiren Cîhan Taha, 26 Ekim 2023’te şüpheli bir trafik kazasında yaşamını yitirdi. KDP’ye karşı duran ve yanlış politikalara karşı birçok eyleme öncülük eden Cîhan Taha, olaydan saatler önce, “Yolum ölüme çıkıyor, ölüm beni çağırıyor” diye dijital medya hesabı üzerinden paylaşımda bulunmuştu. Ölümünden sonra ortaya çıkan bilgilerde Cîhan Taha’nın şüpheli ölümünden önce Mesrur Barzani’nin ekibi tarafından tehdit edildiği ortaya çıktı. Cîhan Taha’nın şüpheli ölümü, Mesrur Barzani hakkında ABD’de açılan davaya da yansıtılırken, Cîhan Taha’nın kardeşi Şaxewan Taha ise durumu, “Kardeşimin ölümü siyasi bir cinayettir” sözleriyle özetledi.
Naz Silêman Yakub: Avukat olan Naz Silêman Yakub, 2016’da Hewlêr’de kaçırıldı. İki gün sonra Hewlêr sokaklarında cenazesi yakılmış halde bulundu. Naz Silêman Yakub, KDP’nin katlettiği ve tecavüz ettiği kadınların avukatlığını yapmakla biliniyordu. KDP tarafından daha önce defalarca tehdit edilirken, katledilmeden önce telefonla görüştüğü son kişinin Sirwan Barzani olduğu tespit edildi.
Beyan Zeynelabidin: 22 yaşında olan Beyan Zeynelabidin, 1992’de Musul Üniversitesi'nde okurken kaçırıldı. Babası, KDP politikalarına karşı çıkmakla bilinen Beyan Zeynelabidin; KDP Politbüro Yürütme Kurulu Sorumlusu Fazil Miran’in ekibi olan Seid Bamernê ve Salim Koremarki tarafından Duhok’ta alıkonuldu. Aile, KDP’ye katılmayı reddederken Beyan Zeynelabidin'in cenazesi günler sonra Duhok sokaklarında bulundu. Katliamdan sonra da baskılarına devam eden Fazil Miran’in ekibi, daha sonra Beyan Zeynelabidin’in babasını da Amêdiyê’de tutukladı.
Nesrîn Heso Zebari: 16 yaşındaki Nesrîn Heso Zebari, Kürdistan Bölgesi Başkanı Askeri Danışmanı Babekir Zebari’nin oğlu Berjeng Zebari tarafından tecavüze uğradı. Berjeng Zebari’nin ekibi; Nesrîn Zebari’nin kardeşi Dilêr Zebari tarafından tecavüze uğradığını belirterek ikisini de katletti. Olayın iç yüzü anlaşıldıktan sonra devreye giren Babekir Zebari, Nesrîn Heso Zebari’nin ailesine para vererek susmalarını sağladı.
Nazik ve Solîn: Aileleri KDP’ye katılmak istemeyen kardeşlerden Nazik (16), 1994’te KDP’nin Şengal sorumlusu Kadir Kaçak, KDP Politbüro üyesi Adil Botani ve Serbest Lezgin Sindori tarafından kaçırıldı. KDP'ye karşı boyun eğmeyen ailenin ikinci kızı Solîn (17) ise, 1995’te kaçırılarak tecavüze uğradı. Her iki kardeşin cenazeleri çırılçıplak halde bulundu. Akrêli olan aile ise, baskılar nedeniyle Güney Kurdistan’ı terk etti.
Kadir Kaçak’ın başında bulunduğu ekip, 1996’da Akrê’de 14, Duhok’ta ise 17 kadını kaçırıp tecavüz etti. Tecavüze uğrayan bütün kadınlar katledildi. Katledilen kadınların hepsi Enfal’de eşlerini ve ailelerini yitirenlerden olup KDP ise onları “şehit aileleri” statüsünde tutuyordu. Onlardan biri olan Fevziye İslam Rêkanîye’nin ailesi, failler hakkında suç duyurusunda bulundu. Katledilen kadınlara ait bulgular ise hâlen Badê Köyü, Duhok Barajı, Kevaşê köyü, Pişta Bablo Bölgesi, Pişta Dola Besrê ve Baniya Bakozê civarında rastlanabiliyor.
Ayrıca 2014’te DAİŞ Şengal’e saldırırken, 12 bin KDP pêşmergesiyle Êzidîleri yüzüstü bırakıp kaçan Kadir Kaçak, DAİŞ’e esir düşen binlerce Êzidî kadının esaretinden de sorumlu tutuluyor.
Sewre Reqib Esker Akreyî: Eşi Eziz Mihemed ile birlikte KDP’ye dair yolsuzluk ve suç belgelerini ele geçirdi. KDP, suçlarının deşifre olmaması için baskın düzenlediği evde Sewre Reqib Akreyî’yi ve eşi Mihemed Reqip Esker Akreyi’yi kurşuna dizerek katletti. Katliamı gerçekleştiren ise KDP'nin Kürdistan Bölgesi Seçim Komisyonu Başkanı Xesrew Goran ve ekibiydi.
Sakine İzzet Şêxo: 1991 yılında savaşın ve Türkiye’nin saldırılarının en yoğun yaşandığı yer olan Amêdiyê’ye bağlı Guherzê köyünde KDP özel güçleri tarafından tecavüz edilerek katledildi.
Nazdar Bamernê: Doktor olan Nazdar Bamernê, 1991’de Hewlêr’de Parastin tarafından katledildi.
PAK’lı kadınlar: 1991’de Kurdistan Özgürlük Partisi (PAK) henüz kuruluş aşamasındayken, parti yönetiminden 23 kişi, şimdilerde Zêrevani güçlerinin başında bulunan Aziz Veysi ve ekibi tarafından Türkiye’ye teslim edildi. Aralarında birçok kadının da bulunduğu 23 PAK üyesi MİT tarafından katledildi.
Eyşan Mihemed Elî: 1992’de Hewlêr’de KDP’ye karşı gerçekleştirilen protestolar sırasında KDP’nin halka ateş açması sonucu vurularak katledildi.
Hejyan Eyûb: Eşi tarafından sürekli şiddete maruz kalan Hejyan Eyûb, defalarca resmi kurumlara yardım başvurusunda bulundu, ancak başvuruları yanıtsız kaldı. Sonunda eşi tarafından boğularak katledildi. Otopsi raporları olmasına rağmen katliamın üstü örtüldü. Hejyan Eyûb’u katleden kişi ise Parastin’da çalışıyordu.