WAN - Altı gündür kayıp olan Rojin Kabaiş’i arama çalışmaları sürerken, mikrofon uzattığımız kadınlar, Rojin’in ailesine geç haber verilmesinde yurdun ihmali olduğunu söyledi. Kadınlar, “Bir kadının başına bir şey geldiğinde önce kadın yargılanıyor, sonra failin peşine düşülüyor. Ülkede verilen cezalar caydırıcı değil, teşvik edici” diyerek tepki gösterdi. 

 

Wan Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Çocuk Gelişimi birinci sınıf öğrencisi 21 yaşındaki Rojin Kabaiş, 27 Eylül Cuma günü akşam yemeğinin ardından yurttan çıktı ve bir daha kendisinden haber alınamadı. En son saat 18.30’da annesiyle konuşan Rojin’in, 19.00-20.00 saatleri arasında kampüs sahiline gittiği belirlendi. Sahil kenarında telefon ve kulaklığı bulunan Rojin için dalgıçlar eşliğinde gölde başlatılan arama çalışmaları sürüyor.

 

Rojin’in 27 Eylül'den bu yana bulunamamasına ilişkin Wan sokaklarında kadınlara mikrofon uzattık.

 

‘Devlet, bütün yeteneklerini kadını korumamak için kullanıyor’

 

Mikrofonumuza konuşan Helin Özkurt, her güne yeni bir haberle uyandığını ifade ederek, “Her aldığımız haberde ‘daha kötüsü gelmez’ diyoruz ama bir sonraki gün daha kötüsünü duyuyoruz. Artık aklımız kaldırmıyor bu olanları. Maalesef ülkemizde böyle şeyler yaşanıyor ama asıl mesele olan şeylerin üstünün kapatılması ve vaktinde haber verilmemesidir. Rojin’in kaybolmasında da yurt müdürü aileye geç haber vermiş. Belki daha erken haber verilseydi, üstü kapatılmasaydı daha hızlı bulunabilirdi. Ama saklamayı tercih ettiler. Bir kadın olarak biz de korkuyoruz. Ben de burada yaşıyorum. Üniversiteye gittiğimde korkarak dışarıya çıkıyorum, gezemiyorum. Yaşanan olayların bu şekilde üstünün örtülmesi bizim arkamızda durulmadığını gösteriyor. Özellikle kadınlar için ‘geç saatte dışarı çıktığı için başına bir şey geldi’ deniyor. Ama tedbir alınsaydı böyle şeyler yaşanmayacaktı. Ülkemiz, kadına zarar verme konusunda kendini çok yetenekli buluyor ve bütün yeteneklerini kadını korumamak için kullanıyor” dedi.

 

‘Caydırıcı değil, teşvik edici cezalar veriliyor’

 

“Yürüyemiyoruz, konuşamıyoruz, sohbet edemiyoruz insanlarla” diyen Helin, artık kimseyi tanıyamayacak duruma geldiklerini paylaştı. Helin, “En yakın komşumuzdan bile her an bir şey görebiliyoruz. Kimseye güvenemiyoruz. Bir kadın olarak bir erkeğe oranla daha fazla korku yaşıyoruz. Çünkü bir kadının başına bir şey geldiğinde önce kadın yargılanıyor, sonra failin peşine düşülüyor. Ülkede verilen cezalar da caydırıcı değil, teşvik edici cezalar veriliyor. Bir adam gidip birkaç kişiyi öldürüyor, bir kadını canice katlediyor ama içeride beş yıl bile yatmıyor. Ülkede sistem o kadar kötü ki… Demokrasiden, adaletten eser yok ve caydırıcı cezalar da yok” ifadelerini kullandı.

 

‘Suç yurt görevlilerinin’

 

Yurt görevlilerinin işini yapmadığını ve acil durumlarda aileleri haberdar etmediklerini dile getiren Emine Kurt da, “Aile olarak ben olsam asla kabul etmem. Bütün suç yurt görevlilerinindir. Aile çocuklarını oraya teslim ediyor ve onlar da işini yapmıyor, bu olacak şey değil. Çocuğun yurda gelip gelmediğini bilmeleri gerekiyor. Ülkede artık suçlular cezalandırılmalı” şeklinde konuştu.

 

‘Rojin’in haberi bizi çok üzdü’

 

Öğrencilerin çoğunun bazı dijital platformlardan etkilendiklerini belirten Feride Arslan, Wan’da haber alınamayan Rojin’in bir an önce sağ bulunmasını istediklerini dile getirdi. Feride, “Gençler bizim geleceğimiz, onlara zarar gelsin istemeyiz. Rojin’in haberi bizi çok üzdü. Öğrencileri ekonomi sıkıntısı da boğuyor, bundan da etkileniyorlar. Bir kuru soğana muhtaç insan dahi hayata tutunabiliyor. Öğrencilere hayatta tutunabilmeleri için seminerler verilmeli ve öğrenciler bilinçlendirilmeli” dedi.

 

‘Neden aileye hemen haber verilmedi?’

 

Kaybolan veya kaybettirilen kadınlar için yeterli çalışmanın olmadığını söyleyen Nursel Açar ise “Eğer yeteri kadar adım atılmış olsaydı ülkede bu kadar kayıp olmazdı. Özellikle çocukların kaybolmalarına artık engel olmalılar. Üniversite öğrencisi Rojin de henüz bulunamadı, umarım sağlam bir şekilde bulunur. Kadınların kaybolmasında suçlular suç işliyor, ama yeteri kadar ceza almıyor. Rojin kaybolduğu gibi aileye haber verilmesi gerekiyordu, ama bir gün sonra haber verilmiş. Neden aileye hemen haber verilmedi anlamıyoruz?” diye sordu.

 

‘Saldırıların sorumlusu iktidar’

 

Rojin’in kaybolduğu alanda gözlemlerde bulunan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Rêya Armûşê (İpekyolu) İlçesi Eşbaşkanı Nurhayat Polat ise Rojin’in dört gündür bulunamadığına değinerek, kadınlara yönelik bu saldırıların sorumlusu olarak iktidarı işaret etti. Nurhayat, “İstanbul Sözleşmesi’nden çekilen iktidara ve kadınlara yönelik bütün saldırılara karşı sesimizi her daim yükselteceğiz. Bugün arama çalışmalarının olduğu alana geldik ve gözle görülür şekilde yetersiz bir çalışma yürütüldüğüne şahit olduk. İktidarın cezasızlık politikaları, bu tür olayların önünü açıyor. Bu politikalara karşı beraber yol yürüdüğümüz bütün kadın arkadaşlarımızla sesimizi her alanda yükselteceğiz” dedi.