Şehriban Aslan 

 

AMED – Fail Mehmet Demirhan tarafından katledilen Hilal Kar’ın kardeşi Ebru Kar, 5 yaşındaki yeğenlerinin de kayıp olduğunu ve durumundan endişe duyduklarını kaydetti. Ebru, “Yeğenim o failin yanında ve bunu polis ile savcılığa söylediğimizde, ‘Katil de olsa babasıdır. Bir şey yapamayız’ diyorlar. Bize tatmin edici bir şey söylenmiyor. Fail artık yakalanıp tutuklansın” dedi.

 

Amed’in Rezan (Bağlar) ilçesine bağlı 5 Nisan Mahallesi’nde 23 Haziran’da 33 yaşındaki Hilal Kar, sokakta yürüdüğü sırada ateşli silahla saldırıya uğradı. Olayın bildirilmesi üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edilirken, yapılan incelemede kadının yaşamını yitirdiği belirlendi. Dini nikâhla evli olduğu Mehmet Demirhan, tarafından katledildiği öğrenilen Hilal’in cenazesi ardından otopsi yapılmak üzere Diyarbakır Adli Tıp Kurumu (ATK) morguna kaldırıldı. Hilal’in cenazesi otopsi işlemlerinin ardından Yeniköy Mezarlığı’nda ailesi tarafından defnedildi. Diğer yandan olay yerindne taksiyle kaçan fail Mehmet Demirhan ise hala yakalanmadı.

 

Ebru Kar, ablası Hilal’in yaşadıklarına dair ajansımıza konuştu.

 

‘Kimse ablama destek çıkmadı’

 

Ebru, ablasının ilk evliliğinde de sistematik şiddet gördüğünü dile getirirken, “Ablam ilk evliliğinde sistematik şiddet görüyordu. Bu duruma dayanamayıp eşinden boşanıp Diyarbakır’a geldi. Hiçbir şekilde ne aileden, ne çevreden bir destek gördü. Kimse ona el uzatmadı. O süreçte ablam yalnız yaşamaya başladı ve bu faille tanışmış. Kimse ona destek çıkmayınca o da kendince bu kişiye güvenmiş. Sonrasında bu kişiyle imam nikâhı kıyıyor, biz bunu sonradan öğrendik. Bu kişi de ablama sistematik şiddet uyguluyor. Bunu da sonradan öğrendik ve hemen şikâyet etmesi gerektiğini ve bu şekilde devam edemeyeceğini söyledik. Fakat ablamın bir çocuğu vardı ve bu kişinin ona çocuğunu göstermemekle tehdit ettiğini ve şikâyetçi olmayacağını belirtti” dedi.

 

‘Ablamı katletmek için plan yaptı’

 

Hilal’in sonradan dayanamayıp şikâyette bulunduğunu fakat uzlaşmaya gidilerek barıştırıldıklarını kaydeden Ebru, ardından failin Hilal’den boşanma talebinde bulunduğunu ifade etti. Ebru, “Ablam boşandıktan sonra kız kardeşim ile beraber yaşamaya başladılar. Fail bu süreçte ablamı yine tehdit ediyor, çalışmasını istemiyor. Yine fail ablamın önceki evliliğinden olan oğluna sürekli mesaj atıyor ve arıyor, annesine karşı dolduruşa getiriyor. Ablamı katletmeden 5 gün önce kızını da görmek istediğini söylüyor ve kendisinde kalması için yanına aldı. Tüm bu yaşananlara baktığımızda failin ablamı katletmek için önceden plan yaptığını söyleyebiliriz. Zaten bunun en büyük kanıtı failin olay yerine silahla gelmesi. Orada ablamı katlediyor” diyerek yaşanan süreci anlattı.

 

Fail neden yakalanmadı?

 

Karakol ve savcılık sürecine değinen Ebru, “Fail neden hala yakalanmadı ve tutuklanmadı. Düşündüğümüzde Diyarbakır çok büyük bir kent değil. Kapsamlı bir arama olduğunda bulunabilecek bir yer. Ayrıca yeğenim o failin yanında ve bunu polis ile savcılığa söylediğimizde, ‘Katil de olsa babasıdır. Bir şey yapamayız’ diyorlar. Bize tatmin edici bir şey söylenmiyor. Fail artık yakalanıp tutuklansın” şeklinde konuştu.

 

‘Katillerin değil katledilen kadınların bilgileri kullanılıyor’

 

Ebru, ana akım medyanın olayı kamuoyuna yansıtma şekline dikkat çekerek, şunları söyledi: “Her yerde ablamın resimleri paylaşılıyordu fakat ortada bir fail var. Neden failin fotoğrafları paylaşılmıyor? Sadece ablam için demiyorum, genel olarak katledilen kadın olaylarında faillerin, katillerin fotoğrafları kullanılmıyor. İsim veya soy ismi kullanılmıyor. Fakat kadın suçluymuş gibi sürekli tüm bilgilerini medyada paylaşıyorlar. Bunu çok yanlış buluyorum. Ayrıca bu ülkede adalet sosyal medyaya bağlı maalesef. Sosyal medyada güçlü bir şekilde sesini duyurabilirsen adaleti bulabiliyorsun. Ülkede bu kadar kadın, çocuk, hayvan katliamının ciddi oranda artması devletin, etkili ve caydırıcı cezaların verilmemesidir.  Öyle ki failler artık internetten kadınları katletmeden önce nasıl indirim alabileceklerine dair araştırma yapıyor. Bu bile aslında kadınlar için adaletin geldiği noktayı gösteriyor. Bir diğer etken ise ailelerin kız ve erkek çocuklarına karşı ayrımcı tavırlarıdır. Öncelikle erkek çocukların bu konuda eğitilip düzeltilmesi gerekir.”