Sistematik tecavüzü hastane önünde protesto ettiler
- 13:44 13 Haziran 2024
- Güncel
İSTANBUL - Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalışan zihinsel engelli temizlik işçisi bir kadının hastane çalışanları tarafından sistematik bir şekilde tecavüze maruz kalmasına ilişkin hastane önünde gerçekleştirilen eylemde, “Biz kadınlar buradayız ve her yerde takipçisi olacağız” mesajı verildi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Kadın Meclisi, yaklaşık bir yıldır Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalışan zihinsel engelli temizlik işçisi bir kadının hastane çalışanları tarafından sistematik bir şekilde tecavüze maruz kalmasına ilişkin hastane önünde açıklama gerçekleştirdi. Açıklamaya Sosyalist Kadın Meclisi (SKM), Kırkyama Kadın Dayanışması, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi temsilcileri (DEM Parti), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), yanı sıra çok sayıda kadın katıldı.
“3 Maymunu oynayanlara biz kadınlar buradayız hesap soracağız” pankartının açıldığı açıklamada “Yargı işini yap tecavüzcüyü yargıla”, “Koruma aklama yargıla”, “Kadınlar konuşacak tecavüzcüler hesap verecek”, “Cinsel saldırı suçtur”, ”Erkek şiddetine karşı susma”, dövizleri taşındı. Kadınlar sık sık “Tecavüze susmak ortaktır olmaktır”, “Kadınlar el ele özgür günlere”, “Yargı işini yap tecavüzcüyü aklama”, “Kadınlar birlikte güçlü”, “Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz” sloganları attı.
Basın metnini kadınlar adına SES iş yeri temsilcisi Handan Mısıroğlu Arık okudu. “Neredeyse her gün bir şehirden, bir köyden, yasadığımız mahalleden, sokaktan, ya da yanı başımızdaki iş yerlerinden kadına yönelik cinsel taciz ya da tecavüz haberleri alıyoruz” diyen Handan, bir yıla yakındır hastanede tecavüze uğrayan kadına işaret etti. Handan, “Hastanemizde temizlik işçisi olarak çalışan kadın arkadaşımız, yine bu hastanede temizlik işçisi başka bir erkek ya da erkekler tarafından yaklaşık 1 yıldır sistematik şekilde devam eden bir cinsel istismara maruz kalmış, bu istismarlar sonucu 28 haftalık bir gebeliği oluşmuştur. Söz konusu kadın arkadaşımız kendisini istismar eden erkek ya da erkekler ile aylardır ayni iş yerinde çalıştırılmaya devam ettirilmiştir” ifadelerini kullandı.
Yıllarca tacize maruz kalmış!
Adli süreç çok önce başlamasına rağmen adı geçen faillerin uzaklaştırma dahil hiçbir cezai işlem almadığına dikkat çeken Handan, tecavüze maruz kalan kadının hamile olmasına rağmen izne gönderilmediğini söyledi. Handan, “2020 yılından bu güne kadar hiç yıllık izin kullandırılmamıştır, her şeyden haberi olan, her şeyi bilen yöneticiler kendi personelinin 4 yıldır hiç izin kullanmadan çalıştığını anlamamış, ya da anlamak istemeyerek suç işlemişlerdir. Söz konusu kadın arkadaşımızın mental durumu göz önüne alındığında ona yapılan bu cinsel istismar çocuğa yapılan istismardan farksızdır. Biz kadınlar olarak biliyoruz ki istismara uğramak o kadın için kolayca konuşabileceği bir durum değil. Dolayısıyla burada aylarca belki de yıllarca ayni istismarı yaşayan kadın arkadaşımız bu durumu ancak gebeliği ortaya çıkınca paylaşabilmiştir. Ve biz kadınlar biliyoruz ki bu ülkede binlerce kadın ayni cinsel istismara, saldırıya maruz kalıyor” şeklinde konuştu.
‘Bu olayın takipçisi olacağız’
Türkiye’de sadece son 10 yılda 3 bin 800 kadının katledildiğine, 2 bin 246 kadının cinsel taciz ve 937 kadının ise tecavüze maruz kaldığını vurgulayan Handan sözlerine şöyle devam etti: “İktidarın her gün TV ekranlarından methiyeler düzdüğü, yere göğe sığdıramadığı gelişmiş, çağ atlamış Türkiye’miz kadın ve çocuk cinayetleri sıralamasında dünyada 3’üncü sırada. Yani bu ülke tecavüzcü, pedofili, istismarcı erkekler için cennet haline gelirken biz kadınlar, bizim çocuklarımız ve hayvanlar için cehennem halini almış durumda. Bu zihniyeti her an ve her yerde buna karsı mücadele edeceğiz. Bu saldırıya uğrayan kız kardeşimizin de, doğacak bebeğinin de daha güzel bir hayatı olabilmesi için böyle bir dünyayı mümkün kılmak adına buradayız, burada ve her yerde takipçisi olacağız” dedi.
‘Yaşasın kadın dayanışmamız’
İktidara seslenen Handan, “Buradan iktidara ve ilgili tüm yetkililere hatırlatmak isteriz ki cinsel istismar, cinsel taciz ve saldırı ağır bir suçtur Bu sucu isleyen her kim veya kimler ise en kısa surede yargı önüne çıkarılıp cezai yaptırım uygulanmalı. Uygulanmalı ki bu ülkede artık tek bir kadın, tek bir çocuk istismar edilmesin, Uygulanmalı ki bizler çocuklarımızla birlikte güven ortamında, endişe duymadan, acaba demeden yasayalım. Son olarak istismara uğrayan kadın arkadaşımız ve ailesinin yanında olduğumuzu, hiçbir kadının, kız kardeşimizin yalnız olmadığını söylemek istiyoruz. Yaşasın kadın dayanışması ve yaşasın örgütlü ve onurlu mücadelemiz” ifadelerini kullandı.