Rozerin Gültekin- Elfazi Toral

 

İSTANBUL - Colemêrg’e kayyım atanmasına dair konuşan kadınlar, Kürt halkının  iradesini savunacaklarını söyleyerek kayyımın sadece Kurdistan’ın değil Türkiye halklarının da sorunu olduğunun altını çizdi. 

 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yönetimindeki Colemêrg Belediyesi’ne 3 Haziran’da baskın düzenlendi. Eş zamanlı olarak Colemêrg Belediye Eşbaşkanı Mehmet Sıddık Akış ise Wan'da gözaltına alındı. İçişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, Mehmet Sıddık hakkında “örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandası” iddialarıyla devam eden davalarını öne sürerek, Mehmet Sıddık’ın görevinden uzaklaştırıldığını duyurdu. Kayyım olarak kent valisi Ali Çelik atandı. Colemêrg Belediyesi'ne kayyım atanmasına birçok kesimden tepkiler gelmeye devam ederken, DEM Parti’de Colemêrg başta olmak üzere birçok kentte eylemsellik kararı aldı. 

 

Colemêrg’e kayyım atanmasına dair “Kobani’den Geziye adalet ve özgürlük için buluşuyoruz” forumunda mikrofon uzattığımız kadınlar, ortak mücadele ile kayyım politikalarına karşı durulması gerektiğini ifade etti. 

 

‘Düşmanlığı kayyumlarla sürdürüyor’

 

Kayyumların 3’üncü defa yaşandığını dile getiren Kırkyama Kadın Dayanışması üyesi Tülay Korkutan, “Halkın iradesine kayyum atanıyor halkın kendi seçtiklerine devlet faşizmi tarafından kayyum atanıyor. Gördük ki kayyumlar 5 yıl boyunca belediyelerin bütün gelirlerini kendilerine harcamışlar. Kayyumun bir nedeni oradaki iradeye saldırı diğeri halkın parasını çarçur etmek. Belediyelerimizi aldık eşbaşkanlar açıklama yaptı, kayyum belediyesi döneminde bir sürü borç yapmışlar. İktidar Kürt, kadın, doğa düşmanı bu düşmanlığı kayyumlarla sürdürüyor. Van’da ortak direnişle hak gaspının önüne geçtiysek Colemerg’te de böyle olacak. Kayyum aynı zamanda kadınların iradesine ve kazanımına saldırı. DEM Parti toplum cinsiyet eşitliği sağlanması için bütün olanakları kullanıyor. Kayyumun kendisi buna düşman. İrade gaspının karşısında ciddi bir direniş var. Kürt halkı nasıl kendi iradesiyle Eşbaşkanı seçtiyse kendi iradesi ile kayyumu gönderecektir. İstanbul’dan, İzmir’den, Ankara’dan ses çıkarmak gerekiyor. Kayyum demokrasiye adalete yapılan saldırıdır.  Kayyum gaspına karşı Türkiye halklarının ses çıkarması gerekiyor” dedi.

 

‘Bizim irademizi kimse gasp edemez’

 

Demokratik Aleviler Derneği (DAD) İstanbul Şube Eşbaşkanı Berna Güzel Gündüz, “Sistem 31 Mart seçimlerini bir türlü hazmedemedi. Halkın iradesine büyük bir saygısızlık söz konusu. Halkı temsil eden ve yüksek oy almış bir eşbaşkanı yalan dolanla gözaltına almaları yerine kayyım atanması saygısızca bir tutumdur. Hukukun işlemediğini gösterdiler. Eşbaşkanın gözaltına alınmasını kabul etmiyoruz kınıyoruz. Bizim irademizi kimse gasp edemez. Bunların karşısında dik duracağız ve mücadelemizi vereceğiz. İrademizi tekrardan alacağız. Gasp ettikleri binamızı terk etsinler. Adaletsizliğin ortadan kalkması için hukuk yolları deneyerek de mücadelesini vereceğiz.”

 

‘Van’da olduğu gibi haklarımızın gasp edilmesinin karşısında durabiliriz’

 

Colemêrg’e atanan kayyımın yıllardır sürdürülen politikanın bir devamı olduğunu ifade eden Emek Partisi (EMEP) Şişli ilçe Başkanı Hazan İlik, “Kayyım başta Kürt halkı olmak üzere bütün Türkiye halklarının ülke yönetiminde söz sahibi olma, kendi hakları için yönetim mekanizmalarına belli ölçülerde de olsa katılma haklarının gasp edilmesi anlamına geliyor. En temel seçme ve seçilme hakkının gaspıdır. Bütün bunları yaparken tek adam yönetiminin niyeti ve arzusu Türkiye’nin anti-demokratik baskıların sürdüğü bir ülke olması. Bu uğurda Türkiye halklarını birbirinden ayrıştırarak birbiri ile dayanışmasının önüne geçmeye çalışıyor. Hakkari’ye kayyım atanması sadece Kürt halkının değil İstanbullu, Trabzonlu, İzmirli emekçilerinde sorunudur. Bu sorunu böyle sahiplenerek ve mücadeleyi yükselterek Van’da olduğu gibi haklarımızın gasp edilmesinin karşısında durabiliriz. Demokratik bir Türkiye’yi böyle kurabiliriz. Baskı ve saldırı politikalarına karşı Türkiye’nin her bölgesinde bir arada durmalı ve mücadele etmeli. Kriminalize etme çabalarına asla geçit vermemeli. Birlikte mücadeleye çağırıyorum” sözlerini dile getirdi.

 

‘Bir damla kanımız kalan kadar irademizi savunacağız’

 

“Neden kayyım atıyorlar biz Kürtlerin de hakkı var neden kayyım atıyorlar?” diye soran Şükran Öztürk ise, “Colemêrg’e kayyım atanmasını kınıyorum ve lanetliyorum. Biz kendi hakkımızı istiyoruz. Bir damla kanımız kalana kadar irademizi savunacağız” dedi.