Fatma Kırbayır'ın ardından: Adalet arayışını biz sürdüreceğiz
- 09:03 26 Mayıs 2024
- Güncel
Elfazi Toral
İSTANBUL - Gözaltında kaybedilen Cemil Kırbayır’ın kardeşi Fatma Kırbayır’ın, kardeşinin akıbetini öğrenmeden ve adalete erişemeden yaşamını yitirdiğini söyleyen mücadele arkadaşı Leman Yurtsever, “Bıraktığı adalet arayışını biz devam ettireceğiz. Sonuç bulana kadar mücadele edeceğiz” dedi.
Cumartesi Anneleri’nin mücadelesi, direnişi ve bitmek bilmeyen ısrarının sembollerinden biri olan Berfo Ana, tam 33 yıl boyunca oğlu Cemil Kırbayır’ın akıbeti için mücadele etti. 1980 darbesi sonrası gözaltına alınan ve kaybedilen oğlu Cemil Kırbayır’ı tam 33 yıl boyunca aradı. Cemil Kırbayır, 13 Eylül 1980 darbesinde Ardahan’ın Göle ilçesine bağlı Okçu köyündeki evinden gözaltına alındı. Gözaltına alınmasının ardından ise 8 Ekim 1980 tarihinde gördüğü işkence ile katledilen Cemil Kırbayır’ın ne akıbetine ulaşıldı ne de failleri cezalandırıldı. 33 yıl boyunca oğlu Cemil’e kavuşmak için mücadele eden Berfo Ana, 21 Şubat 2013 tarihinde girdiği ameliyattan sonra meydana gelen komplikasyonlar nedeniyle 105 yaşında yaşamını yitirdi. Berfo Ana’nın ardından ise mücadele kuşaktan kuşağa geçti. Berfo Ana’nın çocukları Fatma Kırbayır ile Mikail Kırbayır annelerinden aldıkları mücadele mirasını sürdürmeye başladı.
Berfo Ana, 5 Şubat 2011’de dönemin Başbakanı AKP’li Tayyip Erdoğan ile bir görüşme gerçekleştirdi. Tayyip Erdoğan, Berfo Ana’ya oğlunu bulma sözü verdi ve görüşmenin ardından TBMM İnsan Hakları Komisyonu’nun başlattığı incelemelerinin sonunda, “Cemil Kırbayır’ın gözaltında işkence gördüğüne, işkence sonucu hayatını kaybettiğine ve cenazesinin sorgulamaları yapan kamu görevlilerince ortadan kaldırıldığına” dair bir karara varıldı ve Berfo Ana’ya verilen sözler yerine getirilmedi.
Yıllarca annesinden devraldığı mücadeleyi sürdüren Fatma Kırbayır da kardeşinin akıbetini sormak ve faillerin yargılanması için her hafta Galatasaray Meydanı’nda talebini haykırdı. Berfo Ana gibi kızı Fatma da, kardeşinin akıbetinin öğrenilmesi ve faillerin yargılanması talebiyle yıllarca adalet mücadelesi verdi. Fatma, tıpkı annesi Berfo Ana gibi, kardeşinin akıbetini öğrenemeden 14 Mayıs Salı günü yaşamını yitirdi.
Cumartesi Anneleri/İnsanları’ndan biri olan Fatma’nın mücadele arkadaşı Leman Yurtsever, JINNEWS’e konuştu.
29 yıl boyunca mücadele etti
Fatma’nın 29 yıl boyunca Cumartesi Anneleri ile birlikte mücadele ettiğini kaydeden Leman, tıpkı annesi gibi son nefesine kadar direndiğini belirtti. Leman, “29 yıl boyunca hep Cumartesi Anneleri’nin yanında yer aldı. Hep Galatasaray’a geldi. Berfo Kırbayır gibi acılarıyla o da yaşama veda etti. Hastalıkla da mücadele etti. Hasta olduğu süre içerisinde de hep direndi ve mücadele etti. Çok erken bir ölümdü. Bu süreçte yaşamını yitiren anneler oldu, babalar oldu, kardeşler oldu. Fatma da tıpkı annesi gibi adalete erişmeden yaşama veda etti. Abisinin akıbetini öğrenmeden hayata gözlerini yumdu” diye konuştu.
Fatma mücadelesini dostlarına bıraktı
Fatma için “Son kez Galatasaray Meydanı’na çıkmayı çok istedi” sözlerini paylaşan Leman, “Bizim mücadele arkadaşımız, dostumuz, sırdaşımız, her şeyimizdi” dedi. Fatma’nın bıraktığı mücadeleyi devraldıklarını dile getiren Leman, hem Fatma’nın hem de yaşamını yitiren Cumartesi Anneleri’nin adalet arayışını kararlı bir şekilde sürdüreceklerini söyledi. Leman, “Bu mücadele kuşaktan kuşağa aktarılacak. Yani kayıpların akıbeti açıklanmadığı sürece, adalet sağlanmadığı sürece bu mücadele devam edecek. Fatma, vefat etmeden önce hep ‘Sizin o mücadeleyi yürüteceğinizden çok eminim’ sözlerini dile getiriyordu. Bunu söylerken çok emindi ve çok da haklıydı. Çünkü biz de bu konuda çok eminiz. Tabii ki biz bu mücadeleyi devam ettireceğiz; yani onların bıraktığı yerden biz zaten devam ettiriyoruz, bundan sonra da devam ettireceğiz” şeklinde konuştu.
Berfo Ana’ya verilen söz yerine getirilmedi
2011 yılında dönemin Başbakanı, şimdiki Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Berfo Ana ile görüşmesini hatırlatan Leman, “O görüşmede Cemil Kırbayır için özel bir dosya hazırlandı, özel bir araştırma komisyonu kuruldu. Bu devlet ilk defa bir gözaltında kayıp olayı suçunu açık bir şekilde kabul etti ve söz verdi” ifadelerine yer verdi. Cemil Kırbayır’ın bulunacağına dair söz verildiğini ancak verilen sözün yerine getirilmediğine dikkat çeken Leman, “Sözünü tutmadı. O söz hala duruyor, biz bu sözü sürekli hatırlatmaya devam edeceğiz, bunun için de mücadele ediyoruz. Çünkü dosya hala rafta” dedi.
‘Galatasaray Meydanı kaybedilenlerin mekanıdır’
Galatasaray Meydanı’nın kayıplarla buluşma mekanı olduğunu dile getiren Leman, bu mekanın herkesin mekanı olduğunu ve gözaltında kaybedilenleri anma alanı olduğunu paylaştı. Leman sözlerini şu şekilde noktaladı: “Gözaltında kaybedilen insanlarımızın hiçbirinin mezarı yok. Ve orayı bir mezar gibi görüyorlar. Onun için Galatasaray Meydanı’nın hafıza merkezi olması gerekiyor. Kaybedilenlerin mekanıdır Galatasaray Meydanı. Adaletin sağlanması için bütün kamuoyunu duyarlılığa çağırıyoruz. Çünkü bu kaybetme olayı bir belirsizliktir. O kadar zor bir şey ki. Tüm toplumun empati kurması gerekiyor. Belirsizliğin izinde bir sürü insanı yitirdik. Gözaltında kaybedilenler öldüyse eğer öldüğünü bilmeliyiz. Ama bu da bilinmiyor. Yaşıyor mu yoksa yaşamıyor mu onu bile bilmiyoruz. Bunun açıklanması gerekiyor. Akıbetlerine ne olduğu açıklanmalı. Onun için bu mücadele devam edecek. Sonuç buluncaya dek bizler bu mücadeleyi sürdüreceğiz.”