Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kobane Davası kararlarına karşı Esenyurt Meydanı’nda, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) eşsözcüsü Esengül Demir, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’ın katılımıyla “Özgürlük ve adalet buluşması” gerçekleştirdi.

 

Çok sayıda siyasi parti temsilcisinin katıldığı ve sık sık “Biji berxedana zindana”, “Biji berxedana Kobane”, “Kobane düşmedi düşmeyecek”, “Kürdistan faşizme mezar olacak”, “Selam selam İmralı’ya bin selam”, “Jin jiyan azadi”, sloganları atılan buluşmada, Barış Anneleri ve Adalet Nöbeti Anneleri “Kobani onurumuzdur kumpaslara geçit vermeyeceğiz” pankartını açtı.

 

‘Kobane halkı haklıydı’

 

Buluşmada ilk olarak konuşan DEM Parti İstanbul il Eşbaşkanı Gonca Yangöz, hukuksuz şekilde verilen cezaları tanımadıklarını dile getirdi. Gonca, “İŞİD çetelelerine karşı mücadele eden Kobane halkı haklıydı kobani halkını savunanlarda haklı. Birlikte mücadele ile faşizmi yeneceğiz” dedi.

 

‘Kobanenin ruhuna sahip çıkıyoruz’

 

Ardından söz alan DEM Parti İstanbul il Eşbaşkanı Murat Kalmaz, verilen cezaların Erdoğan’ın isteği doğrultusunda verildiğine dikkat çekti. Murat, “Bu karara karşı hep direneceğiz. Kobanenin ruhuna sahip çıkıyoruz ve kobane halkına selamlarımızı gönderiyoruz. Bu karar faşizmin kararıdır. Bugüne kadar boyumuzu nasıl eğmediysek bundan sonrada eğmeyeceğiz” diye belirtti.

 

‘Kürt halkının mücadelesi onurumuzdur’

 

Emekçi Hareket Partisi (EHP) Genel Başkanı Hakan Öztürk, şu sözleri dile getirdi: “Kürt halkına ‘dağda başka yerde hakkınızı aramayın parlamentoda arayın’ dediler. Kürt halkı olumlu cevap verdi parlamentoya temsiliyetini gönderdi ama Selahattin Demirtaş cezaevinde. Yerel yönetim seçimlerine katılın dediler Kürt halkı seçime girdi kayyumlar atandı. Kürt halkına şehir merkezinde derdinizi anlatın protesto edin dediler Kürt halkı protesto etti gözaltı gördü. Kürt halkı Barış masasını da kabul etti ama masayı devirdiniz. Demokrasiyi rafa kaldırdılar ve özgürlük talebini dikkate almadılar. Sürekli tek olmaktan bahseden AKP teklemeye başladı. 31 Mart’ta, Van’da, 1 Mayıs meydanlarında ve Kürt halkının mücadelesi karşısında AKP tekledi. Özgürlük demokrasi getirmek için iktidarı göndermeliyiz. Kürt halkının mücadelesi onurumuzdur bu mücadeleyi sürdüreceğiz.”

 

‘Kürt ve Türk halkına hesap vermekten kaçamazlar’

 

Ardından söz alan Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Seyit Aslan, “Arkadaşlarımızı özgürlüğe kavuşturana kadar mücadelemizi devam ettireceğiz” diyerek cezaevindeki tutsaklara selam gönderdi. Seyit, “Tek adamın önünde hiçbir zaman boyun eğmedik af dilemedik bugünde saray rejiminden dileyecek bir affımız yok. Mücadelemiz ile hakkımızı kazanacağız. Demokrasi isteyenlere ve Kürt sorununda barışçıl çözüm isteyenlere karşı çok büyük katliamlar yaşandı. Bu katliamların nedeni iktidarlarını korumak. Hiçbir diktatör ömür boyu hayatta kalmaz elinde sonunda Kürt ve Türk halkına hesap verecekler hesap vermekten kaçamazlar” ifadelerini kullandı.

 

‘Barışçıl, demokratik ve militan bir mücadele ile kazanacağız’

 

Devamında söz alan Sol Parti MYK üyesi Alper Taş, Gezi ve Kobanê direnişinin önemli iki direniş olduğunu ve halkların birlikte bu direnişi sahiplendiğinin altını çizdi. Alper, “Kobane direnişi kafa kesenlere, kadınları köleleştirenlere karşı insanlığın direnişiydi. Sadece Kobane değil Ankara, İstanbul, Diyarbakır’da direndi. Bu direnişi hazmedemediler ve Suruç’ta gençlerimizi katlettiler, Ankara Garında bizleri katlettiler bunlarda yetmedi Selahattin Demirtaş’ı, Figen Yüksekdağ’ı cezaevine attılar. İŞİD’e karşı verdiğimiz mücadeleyi cezalandırmaya kalktılar. Birlikte kazanacağız. Barışçıl, demokratik ve militan bir mücadele ile kazanacağız” diye konuştu. 

 

‘Doğru yoldayız kimse bizi yolumuzdan döndüremez’

 

HDK Eş Sözcüsü Esengül Demir de konuşmasında şunları kaydetti: “Kobane kumpas davası çökmüştür. Bu dava siyasi intikam davasıydı” diyerek konuşmasına başladı. Esengül, “Bu dava HDP’nin Kürtlerle, devrimcilerle, halklarla yürüttüğü mücadelenin önüne ket koyulmak için planlandı. Türkiye’deki devrimciler, emekçiler Kürt halkının yanındadır. Bu davayı açanlar yürütenler tarihin çöp sepetine gömülecek o davada yargılananlar ise ülkenin aydınlık geleceği olarak var olacaklar. Yumuşamadan, yeni anayasadan bahsediliyor yumuşamadan bahsedebilir miyiz? açlık grevi devam ediyorsa yumuşamadan bahsedebilir miyiz? Savaş siyaseti devam ediyorken Kürdistan toprakları bombalanırken yumuşamadan bahsedebilir miyiz? edemeyiz. Biz 1 Mayıs’ta, Kobane Direnişinde ve Van serhıldanında olduğu gibi güçlü şekilde mücadelenizi sürdüreceğiz. Doğru yoldayız kimse bizi yolumuzdan döndüremez. Biji berxedana zindana. Biji berxedana Kobane.”

 

‘Siyasi tutsakların özgürleştiği bir Türkiye’yi hep birlikte göreceğiz’

 

Son olarak söz alan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, 31 Mart’ta Kürdü reddeden büyük bir ders verildiğini belirterek halka teşekkür etti. Tuncer, Kobanê’de İŞİD’e karşı gerçekleşen direnişin kadınlara, emekçilere, devrimcilere örnek olan büyük bir devrim olduğunu belirtti. Tuncer, “Kobani’de Kürt, Türk, Arap, Alevi, Sünni gençleri IŞİD zulmüne karşı kendi toprağını ve geleceğini savunduğu için yargılıyorlar. Emin olun Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ orada uzun süre kalmayacaktır. Bizler, cezaevlerindeki bütün siyasi tutsakların özgürleştiği bir Türkiye’yi hep birlikte göreceğiz. Yıkılmaz, gitmez, yenilmez diyenlere Türkiye hakları 31 Mart’ta büyük bir ders verdiler. Onlar 31 Mart’tan doğru dersler çıkarmadıklarını Kobani Kumpas Davasında vermiş oldukları kararlardan bir kez daha anladık. Yeniden bu meydanları, renklerimiz, farklılıklarımız, sınıflar ve kimliklerle doldurarak bizi kumpas davası ile mahkum edenlere büyük bir ders daha vereceğiz” dedi.

 

‘Direnenlere selam olsun’

 

Kobanê Davası’nda asıl kaybedenin AKP-MHP ittifakı olduğunun altını çizen Tuncer, Kobane direnişinin kazandığını vurguladı. Tuncer, “Kobani direnişindeki o örgü saçlı yoldaşlarımızın mücadelesi dünyaya örnek oldu. Moraliniz bozmayın, Bizler idam sehpalarında dahi başımız eğmeyen bir gelenekten geliyoruz. Onların cezaevleri vız gelir tırıs gider. Bizler o cezaevlerini defalarca gördük. Yargılandık, işkence gördük ama vazgeçmedik. Bizi yargılayan yok sayan haksız ve hukuksuz şekilde cezaevlerine koyan bu iktidardan, bu JİTEM ittifakından kurtulacağız. Bugün ki bu tabloyu Türkiye'nin dört yanında bütün Kürdistan kentlerinde onurluca ortaya koyalım. Gültan gibi Sebahat gibi Selahattin gibi Figen gibi direnenler tarihin onurlu sayfalarında yerini alacak ama bu zulmü okuyanlar tarihin kirli ve kara sayfalarında lanetle anılıp unutulup gidecek. Direnenlere selam olsun, mücadele edenlere selam olsun. Baş eğmeyenlere, itiraz edenlere, birlikte ortak demokratik bir ülke mücadelesi yürütenlere selam olsun” diyerek sözlerini sonlandırdı.

 

Buluşma sloganlar ile son buldu.