Pelşin Çetinkaya

 

ÊLIH - Kadını yok sayan zihniyete karşı seçimlere giden DEM Partili Êlih Belediye Eşbaşkanı Gülistan Sönük “Gelin ‘Jin jiyan azadî’ felsefesini her yere yayalım. Dünyanın her yerinde yaşamsallaştıralım ve bu kadar örgütlü erkek ittifakına karşı kadın özgürlük mücadelesini yarınlara taşıyalım” çağrısı yaptı.

 

Bu yıl gerçekleşen yerel seçimler yine erkek ve devlet aklına karşı verilen mücadele ile kendinden söz ettirdi. Êlih’te (Batman) de kadın kimliğini ve kazanımlarını yok sayan zihniyete karşı Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) seçim hazırlıklarının başından itibaren mücadele etti. Nihayetinde ise çalışmalara da damgasını vuran “Jin jiyan azadî” sloganıyla Êlih’te DEM Parti yüzde 64.53 oy oranı ile seçimleri ilk sırada tamamladı. 2016 ve 2019 yıllarında atanan kayyımlara yanıtın da verildiği sandıktan eşbaşkan olarak çıkan Gülistan Sönük, seçim sürecine ve gelecek döneme dair ajansımıza konuştu.

 

‘Kadın düşmanı adaylarla savaştık’

 

Êlih’te normal bir seçim süreci yürütmediklerini ve ilk defa kadın özgürlük tarihinde bu kadar saldırının yaşandığı bir süreç olduğunu dile getiren Gülistan, “Erkek ittifakının örgütlenerek bize saldırdığı bir seçim sürecini aslında geride bıraktık. Belki de bu kadar güçlü bir kadın örgütlü mücadelesi olmasaydı biz bu başarıya ulaşamazdık. Çünkü bu seçim sürecinde bir model olarak dünya siyasetine armağan ettiğimiz eşbaşkanlık tartışmaya açıldı. Bunun yanında ‘Kadın yapamaz, kadın oy oranını düşürür’ gibi söylemlerle de kadının yapabilirliğini tartışmaya açtılar. Yine karşımızdaki güç tek başına bir aday değildi. Karşımızdaki güçler, aslında sistemin bütün imkanlarını kullanan adaylardı ve sırf kadın kimliğimizden kaynaklı seçim süreci boyunca adımızı bile söylemediler” sözlerine yer verdi.

 

Cinsiyetçi yaklaşımlar

 

Gülistan, kadını kabul etmeyen, ikinci plana atan ve kendi istedikleri profillere sıkıştıran bir anlayışla mücadele ettiklerini belirtirken, aynı anlayışı 2011 yılı ile birlikte Rojava’da gördüklerini anımsattı. DAİŞ’e atıfta bulunarak, “Savaşta kadın savaşçılar tarafından öldürülmek istenmeyen anlayış, bugün yine Batman'da bir siyasi parti adı altında ortaya çıktı” diyen Gülistan, “Karşımızdaki rakip yenileceklerini biliyordu ama ‘Yenileceksek de en azından bir erkeğe yenilelim’ gibi bir anlayış vardı. Seçim süreci boyunca sürekli çok cinsiyetçi kelimeler, cinsiyetçi yaklaşımlar da gösterdiler. Birçok röportajında  ‘Biz kazandığımızda kimsenin çarşaf rengine karışmayacağız’ dediler. Yani aslında şunu söylediler ‘Biz seçildiğimizde kadınlar çarşaf giyecek, kadınları bir profile sıkıştıracağız’. Dolayısıyla biz normal bir seçim süreci geçirmedik. Biz bu seçim sürecinde kadını irade olarak görmeyen, dört duvar arasında sıkıştırmak isteyen bir anlayış ile mücadele ettik. Batman’ın profilini değiştirmek isteyenlere karşı kadını arka planı almak Batman'da kadının irade olarak kabul edilmedi bir kenti inşa etmek isteyenlere karşı kadın özgürlükçü paradigmayı seçtiler. Kadını irade olarak gören kadınları yönetimlere seçtiler” ifadelerini kullandı.

 

‘Kadın özgürlükçü yönetimleri inşa edeceğiz’

 

Kentte Türkiye ve Kürdistan'da en yüksek oy oranıyla rakibine en büyük farkı attığını ve siyaseti eril zihniyetten arındırıp kadın özgürlükçü yönetimleri inşa edeceklerini belirten Gülistan, “Eril bir siyasetin hakim olduğu toplumlarda kadına yönelik şiddet her geçen gün artıyor. Dolayısıyla biz bütün değişimlerin ve başta siyasetteki değişimlerin yerelden başlaması gerektiğini düşünüyoruz. Bu temelde belediye yönetimlerimizi eril siyasetten, eril dilden ve eril akıldan arındırıp yerine kadın özgürlükçü yönetimleri inşa edeceğiz” şeklinde konuştu.

 

Belediyelerde kadınların görünürlüğü

 

Gülistan, belediyelerde bütün bilimlerde kadın istihdamı sağlayacaklarını ve kayyımlar eliyle gasp edilen kadın kazanımlarını yeniden elde edeceklerini dile getirirken, “Bunu yaparken de kadınların yoksulluk içinde yaşadığının farkı ve bilinciyle aslında kentin birçok noktasında ulaşılabilirliği kolaylaştırmak açısından kadın kurumlarımızı, kadın dayanışma kurumlarını açacağız. Kadınların görünmeyen bir emeği var, sömürülen bir emeği var. Biz bu emeğin de yeniden daha fazla görülmesi için de zaten emek pazarları gibi birçok projeyi hayata geçireceğiz” dedi.

 

‘Jin jiyan azadî umut oldu’

 

Son olarak “Jin jiyan azadî” felsefesinin bütün dünyaya umut olduğunu vurgulayan Gülistan, şunları söyledi: “Biz hem kadın hareketi olarak, hem parti olarak en çok saldırıya uğradığımız modelimizin en çok tartışmaya açıldığı bir süreci geride bıraktık. ‘Jin jiyan azadî’ felsefemiz bütün dünyaya umut oldu. Bütün kadınların bu felsefeyi yaşamsallaştırmak için bizimle dayanışma içerisinde olmalarını istiyoruz. Gelin ‘Jin jiyan azadî’ felsefesini her yere yayalım. Dünyanın her yerinde yaşamsallaştıralım ve bu kadar örgütlü erkek ittifakına karşı kadın özgürlük mücadelesini yarınlara taşıyalım.”