Midyad gençliğinden şölen: Örgütlü yaşamı inşa edelim
- 16:18 3 Mart 2024
- Güncel
MÊRDÎN - Midyad’ta düzenlenen gençlik şöleninde DEM rüzgarı eserken gençler, “Demle kendimizi de kentlerimizi de gençliğin değiştiren, dönüştüren dinamik enerjisiyle bizler yönetelim” dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) seçim çalışmaları sürerken bugün Midyad seçim bürosunda gençlik şöleni düzenlendi. Şölene yüzlerce genç ve kadın, katılım gerçekleştirdi. Şölenle hem 8 Mart kutlandı hem de gençlik Midyad’ı bu seçimlerde DEM’e boyayacaklarını gösterdi.Gençlik şölenine kadınlar ve gençler kesk û sor û zer renkleri, ulusal kıyafetleri ve şal û şapik giyerek katıldı. Şölende Koma Azwêrî Azadîye sahne aldı. Gençler sık sık, “Biji Serok Apo”, “Gençlik Apo’nun fedaisidir”, “Gençlik gelecek kayyım gidecek”, “jin jiyan azadî” ve “Biji berxedanan zindanan” sloganları attı.
Ayrıca Şölene Midyad Eşbaşkan adayları Hüda Erdem Aslan, Hikmet Duran, Merdîn Büyükşehir Belediyesi Eş başkan adayı Devrim Demir ve DEM Parti Mêrdîn milletvekili Beritan Güneş katıldı. Gençlerin coşkusuyla buluşan adaylar bu coşkunun 31 Mart’ta AKP’ye ve kayyımlarına büyük cevap olacağını söyledi.
‘Yeni bir yaşamı kurmak için yola çıktık’
Gençleri Arapça ve Süryanice selamlayan Midyad Eşbaşkan Adayı Hüda Erdem Aslan, “Kadınlar olarak adaleti, eşitliği, özgürlüğü ve yeni bir yaşamı kurmak için çıktığımız bu yolda 8 Mart’ınızı kutluyorum, iyi ki varsınız diyorum. Kadın özgürlükçü ekolojik bir yeni yaşam için yaşasın 8 Mart, yaşasın direnişimiz. Yarınımızın özneleri gençler hepiniz hoş geldiniz. Büyük iradenin yansıyacağı demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü genç belediyeleri inşa etmek bizim görevimiz olacak, bunun yürütücüleri de sizler olacaksınız” dedi.
‘Gençler özel savaşa geçit vermeyecek’
Ardından söz alan milletvekili Beritan Güneş, “Midyad’ta hep özel politikalar yürüttüler. Belediyenin başına gelenlerin yaptığı yolsuzluk ve hırsızlıklar bugün Sayıştay’ın raporlarında mevcut. Söz konusu yolsuzluk Ankara’dan Midyad’a yol olur. Midyatlılara şunu söylüyoruz; kadınlara gençlere yönelik özel politikalar yürütseler de bu politikalara karşı büyük bir direniş göstereceğiz. Biz onların ve politikalarının ailemize, toplumumuza, ilimize ve köylerimize girmesine izin vermeyeceğiz. Hepimiz illerimize soktukları ve gençlerimizi zehirlemeye çalıştıkları uyuşturucuya karşı politikalar geliştirip bunlara karşı savaş açacağız. Gençlerimizi de ilimizi de bu maddeden uzak tutacağız. Kürt gençleri, Süryani gençleri, Arap gençleri buna izin vermeyecek! Bu politikalarla bizden tarihimizi, kültürümüzü, belediyelerimizi almaya çalışıyorlar. Buna karşı tarihimize, dilimize sahip çıkıp onları büyütecek faaliyetler yapacağız” sözlerini kullandı.
Tecrit ülkenin yönetimi haline dönüştü
Beritan’ın ardından Mêrdîn Gençlik Meclisi basın açıklamalarını okudu. Açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Sizleri Mart ayının aydınlığıyla selamlıyorum. Sevgili arkadaşlar mart ayı direniş ayıdır öncelikle Mazlum Doğanların yaktığı özgürlük meşalesini dörtlerin bedeniyle Amed zindanının karanlık denizlerini aşarak Rahşanlara, Berivanlara Zekiye’lere Semalara ve şuan milyonlarını ruhunu aydınlatan bir mücadelenin sesine bu özgürlük tutkusuyla 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nüzü de şimdiden kutluyorum. Sevgili arkadaşlar sizin de bildiğiniz gibi Kürdistan’da siyasi ve kültürel soykırımla bizleri öz değerlerimizden koparmak istiyorlar. 3 yıldır Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’dan hiçbir şekilde haber alınamıyor. Ne avukatlarıyla ne de ailesiyle görüştürülmüyor. Bu politikalar İmralı ile sınırlı kalmıyor ve buradan hareketle bütün toplum hedef alınıyor. Bu da gösteriyor ki tecrit, ülkenin yönetim biçimi haline dönüşmüştür.
İmralı tecridi zihinlerde evlerde her yerde
Gençlerin gelecek ve barınma sorunu, iş bulabilme ve özgürlük sorunu, tüm bunların hiçbirisi İmralı’da uygulanan tecritten bağımsız değildir. Türkiye ve Kürdistan gençleri iyi bilmelidir ki ‘Bir merminin fiyatı kaç liradır siz biliyor musunuz?’ diyenler, halkın bütçesini Kürt düşmanı politikaları için kullananlardır. ‘Bir merminin fiyatını biliyor musunuz diyenler’, gençlerin asansörlerde katledilmelerinden, işsiz kalmalarından, geleceksizlik ve umutsuzluk çemberinde intihara sürüklenmelerinden sorumlu olanlardır. Her bir genç ve tüm halkımız hissetmeli ki İmralı’daki tecrit zihinlerde, evlerimizin içinde, okuduğumuz okullarda ve her yerdedir. Bu nedenle İmralı tecridine karşı çıkmak, özgürlüğe sahip çıkmaktır. İmralı tecridine karşı çıkmak insanlığa sahip çıkmaktır. Dolayısıyla bizler, tecride karşı sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz.
Gençler gelin örgütlü yaşamı inşa edelim
Gençlerin her geçen gün daha da yoksullaştığı ve haklarının gasp edildiği, kadın kimliğine saldırıların yaşandığı, inkar ve asimilasyon politikalarıyla demokratik değerlerin yok sayıldığı ve tüm bu sorunları açığa çıkaran tecrit politikasının mutlak hale geldiği şiddet dalgası giderek artıyor. Gençlerin göç etmesinin temelinde özel savaş ve ekonomik kriz gerçekliği var. Çözüm göç etmek değil, mücadeledir. Mücadele eden bir gençlik, kimliğini kazanan gençliktir. Örgütlü, bilinçli ve sorumluluk alan gençlerin iktidarın korkusu haline geldiği bir gerçektir. İktidar gençliğin tarihsel geleneğinin direniş ve diriliş ile dolu olduğunu çok iyi biliyor. Bu direnişin, onun çıkarcı politikalarının önündeki en büyük engel olduğunu da biliyor. Bunu iyi bildiği için de en başta gençliği hedef alıyor. Bütün genç arkadaşlarımıza sesleniyoruz; Gelin örgütlü bir yaşamı hep birlikte inşa edelim. Demle kendimizi de kentlerimizi de gençliğin değiştiren, dönüştüren dinamik enerjisiyle bizler yönetelim. Bijî berxwedana ciwanan bijî berxwedana jinen ciwan.”
Gençlik şöleni şarkılar ve halaylarla sürüyor.