XARPÊT - Büyük Özgürlük Yürüyüşü’nün Qers kolu, Mazlum Doğan’ın memleketi Dep ilçesinde yüzlerce kişi tarafından karşılandı. Yürüyüşçüler, “Sayın Öcalan özgür olacak” dedi. 

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan’a özgürlük ve Kürt sorunun demokratik çözüm için başlatılan “Büyük Özgürlük Yürüyüşü’nün” Qers (Kars) kolu, yürüyüşün 7’inci gününde Çewlîg’in Kanîreş ilçesinde yapılan basın açıklamasının ardından Mazlum Doğan’ın diyarı Xarpêt’in (Elazğı) Dep (Karakoçan) ilçesine ulaştı. Özgürlük yürüyüşçüleri ilçe girişinde yüzlerce kişi tarafından sloganlarla karşılandı. “Burası Mazlum Doğan memleketi”, “Bijî berxwadana zindanan”, “Bê Serok jiyan nabe” sloganlarıyla karşılandı. İki kilometre boyunca alkış ve sloganlar eksik olmazken, ilçe merkezine varan yürüyüşçüler burada da sloganlarla karşılandı. Yürüyüşe Mazlum Doğan’ın kardeşi Arife Doğan da katıldı. 

 

‘Tecrit tüm ülkeye yayılmış’

 

Burada konuşan yürüyüşçülerden Derya Yulcu, “Sayın Abdullah Öcalan’a özgürlük istiyoruz. Yıllardır sürdürülen bu tecridin son bulmasını istiyoruz. Tecridin insanlığa karşı işlenen bir suç olduğunu biliyoruz. Tecrit bugün tüm ülkeye yayılmış durumdadır. Bugün hukuk sistemi, eğitim sistemi, basın tecrit altında ve bu tüm topluma sirayet ederek bize antidemokratik bir hukuk sistemi getirmiş durumda. Kürt sorunu bu ülkenin en temel sorunudur. Ülkenin kaynakları savaşa ranta harcanmaktadır. Emekçiler, emekliler, çocuklar, kadınlar açlıkla mücadele ederken bir avuç sermayedar ve bir avuç AKP’li rahat ederken Kürtler çok yoğun açlık yaşamaktadır. Biz kamu kaynaklarının, alın teriyle yaratılan kamu kaynaklarının savaşa faize Kürtlere bomba olarak değil, tüm halka parasız eşit anadilde eğitime, sağlığa harcanmasını tüm hizmetler olarak bu halka harcanmasını bir insanın insanca yaşamasını istiyoruz” dedi. 

 

‘Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanmasını istiyoruz’

 

Tecridin insanlık suçu olduğunu söyleyen Yulcu, “Sayın Abdullah Öcalan’ın 25 yılı açkın bir süredir İmralı’da bulunan siyasi bir tutsaktır. Fiziki özgürlüğünün sağlanmasını istiyoruz. Ulusal ve uluslararası hukuk normlarından kaynaklanan haklarını kullanılması yönünde bütün engellerin kaldırılmasını talep ediyoruz ve bunun için yürüyoruz. Cezaevlerinde 73 gündür açlık grevindeki siyasi tutsaklara buradan selam gönderiyoruz. Kendilerinin sesi de olmak zorundayız. Analar artık çocuklarının ölmesini istemiyorlar. Bu sorun çözülebilir. Bu sorun sadece bir avuç sermayedara yarar, barış ise tüm halklar için en temel ihtiyaçtır. Buna ihtiyacımız vardır” diye konuştu. 

 

Açıklamanın ardından uzun süre sloganlar susmazken, kitle alkış ve zılgıtlarla DEM Parti’nin seçim bürosunun önüne giderek açılışını yaptı.