Rojda Aydın

 

ÎDIR - İktidarın Kurdistan’daki özel savaş politikaları ile geliştirilen taciz, tecavüz, fuhşa sürükleme ve uyuşturucu kullanımını yaygınlaştırma politikalarına tepki gösteren TJA aktivisti siyasetçiler, devletin bu politikaları bilinçli olarak yaygınlaştırdığını belirterek kimsenin sessiz kalmamasını istedi.

 

İktidarın Kurdistan’daki özel savaş politikaları yoğunlaşarak sürerken kadınlar taciz ve tecavüze maruz bırakılıyor, fuhşa sürükleniyor, gençler uyuşturucu ağları içerisine çekiliyor. Özel savaş politikalarının derinleştirildiği yerlerden biri de Îdir (Iğdır). Yerel kaynakların verdiği bilgilere göre kentte bu politikalar sürdürülüyor ve gençler bu ağların içine çekiliyor. Yine yerel kaynaklar, uyuşturucunun polisler eliyle yaygınlaştırıldığını, uyuşturucu ağının içine sürüklenen gençlerin de kendilerini kolay kolay kurtaramadıklarını belirtiyor. Gençlere yönelik bu politikalar uygulanırken Kürt çocuklar ve kadınlar da taciz ve tecavüzle yüz yüze kalıyor, fuhşa sürükleniyor. Bu olaylardan biri geçtiğimiz günlerde 6 erkeğin bir çocuğu 4-5 ay boyunca tecavüz etmesi ve fuhuş yaptırması ile ortaya çıktı. 

 

Îdir’de bulunan Tevgera Jinên Azad (TJA) aktvisti ve siyasetçiler, iktidarın özel savaş politikalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

 

‘Uyuşturucu kullanımı her yerde yaygınlaştırılmış’

 

TJA aktivisti ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Îdir Eşbaşkanı Oya Malgaz, kentte özel savaş politikalarının derinleştirildiğini belirterek, bunlardan birinin uyuşturucu madde kullanımının yaygınlaştırılması olduğunu söyledi. Oya şöyle konuştu: “Uyuşturucu kullanımı çok yaygınlaşmış. Gençlerden tutalım evli insanlara kadar bu yaygınlaşmış. Bu yüzden uyuşturucu kullanan erkeklerin eşleri onlardan boşanıyor. Son 15 yılda bu çok yaygın. Uyuşturucu kullanımı kafelerde, okul arkalarında, mahalle, sokak hatta evlerin içine kadar girmiş durumda. Îdirlilar olarak bu durumdan çok kaygılıyız. Çözüm arıyoruz, birlikte çözümün parçası olmak istiyoruz. Bunun için mücadele ediyoruz. Aileler çocuklarına sahip çıksın, bu yollara girmelerine izin vermesinler. Eğer aileler çocuklara göz-kulak olmazsa çocuklar bu tür şeylere kayabiliyor. Çocuklar tehdit ediliyor ve uyuşturucuya başlıyorlar. Bu da kötü olayları beraberinde getiriyor. Bunların tümü devletin politikalarının bir sonucu.”

 

‘Bu kişiler çetelerden güç alıyor’

 

Cezasızlık politikalarından dolayı bu olayların arttığını dibe getiren Oya, bunun önünü alınmadığını söyledi. Oya, uyuşturucu kullananların çocuklara yönelik taciz ve tecavüz olaylarına da karıştıklarını belirterek,  devamla “Bu çirkinlikleri yapanlar çetelerden cesaret alıp ayakta kalıyorlar. Bu özel savaş politikalarına karşı, taciz, tecavüz ve uyuşturucuya karşı TJA ve DBP olarak çalışmalara başlıyoruz. Toplumun her kesimine ulaşıp bir araya geleceğiz ve bu konuları tartışacağız. Ailelerin bilinçlenmesi için çalışmalarımızı yaygınlaştıracağız. Çözümün bir parçası olmak mecburiyetindeyiz. Herkesin buna karşı mücadele etmesi gerekiyor. Fuhuş ve uyuşturucuya karşı sesimizi yükselteceğiz” dedi. 

 

‘Mücadelemizi büyüteceğiz’

 

En son Îdir’de 6 erkeğin bir çocuğa tecavüz etmesini hatırlatan Oya, şunları ifade etti: “Önümüze bir planlama koyduk. Biz insan hakları savunucusuyuz. Çocuklarımızı korumalıyız. Tüm kadınların, insan hakları örgütlerinin, kadın örgütlerinin bu olayın takipçisi olmalarını istiyoruz. Eğer sessiz kalırsak, bu olaylar artar. Bizler buna karşı mücadelemizi büyüteceğiz.”

 

‘Gençler günden güne eriyor’

 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Eşbaşkanı ve TJA aktivisti Bahar Etreci de, yaşananların özel savaş politikasının bir parçası olduğunu, sadece Îdir’de değil tüm Kurdistan’da yaygınlaştırıldığını söyledi. 13-14 yaşındaki çocuklara tecavüz edildiğini belirten Bahar, “Îdir’de özel savaş politikaları çok derin yürütülüyor. Tecavüz edilen çocuklar tehdit ve şantajdan dolayı ailelerine bir şey söyleyemiyor. Böylelikle çocuklara fuhuş yaptırılıyor. Çocuklarımıza tecavüz edenler uyuşturucu da kullanıyorlar. Eğer bizler sessiz kalırsak bizim çocuklarımız da bununla karşı karşıya kalabilir. Özellikle anneler sessiz kalmamalı. Sesimizi sürekli çıkaralım ve bu zulme karşı duralım. Uyuşturucu kullanımından dolayı gençlerimiz günden güne eriyor. Bugün Îdir’de yüzde 80 gençler uyuşturucu kullanıyor. Gençlerimizi bundan kurtarmak için gerekli adımları atmalıyız” dedi. 

 

Sahiplenme çağrısı

 

Devletin gençlere yönelik bilinçli olarak bu politikaları geliştirdiğini vurgulayan Bahar şunları dedi: “Hepimiz bunu iyi biliyoruz. Ancak sessiz kalıyoruz. Eğer böyle sessiz kalırsak aynı şey bizim çocuklarımızın da başına gelir. Ailelerle konuştuğumuzda evet böyle bir olay yaşanmış diyorlar. Ancak sesimizi çıkaramıyoruz. Eğer ses çıkarırsak etrafımızdakiler bize saldırır. Hangi mahalleye gidiyorsak şu kadar genç uyuşturucu bağımlısı deniyor.  Îdir küçük bir yer. Feodalitenin hakim olduğu bir yer. Bu yüzden bu tür olaylar yaşandığında aileler üzerini örtüyor. Birkaç gün önce bir çocuğun tecavüze uğradığı ortaya çıktı. Bu yüzden bu olayın takipçisi olacağız ailenin yayında olacağız. Aileyi yalnız bırakmayacağız. Diğer çocuklar böylesi şeylerle yüz yüze kalmasın diye sesimizi yükselteceğiz. Tüm hukukçular, kadın örgütleri, çocuk örgütleri bu ailenin yanında olsun. Büyük bir sahiplenme olsun ki bu kişiler cezasız kalmasın.”