Rozerin Gültekin

 

İSTANBUL - Yeşil Sol Parti Gençlik Meclisi’nin başlattığı “Li dijî şerê taybet têkoşîneke bi heybet” kampanyasına ilişkin konuşan Rumeysa Bozkurt, kampanya kapsamında özel savaş atölyeleri, paneller, şölenler, piknikler, turnuvalar ile uyuşturucuya karşı mahallelerde nöbetler tutacaklarını söyledi. 

 

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Gençlik Meclisi 5 Ağustos tarihinde, “Li dijî şerê taybet têkoşîneke bi heybet” (Özel savaşa karşı görkemli bir mücadele) adıyla yeni bir kampanya başlattı. İktidarın yürüttüğü özel savaş politikalarına ve PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik gerçekleştirilen ve yaşamın her alanına yayılan tecride karşı başlatılan kampanyanın amacına dair Yeşil Sol Parti Gençlik Meclis üyesi Rumeysa Bozkurt değerlendirmelerde bulundu.

 

‘Amacımız özel savaşı teşhir etmek’

 

“Li dijî şerê taybet têkoşîneke bi heybet” kampanyasını başlatmalarındaki amaca değinen Rumeysa, gerçekleşen saldırıların boyutunu teşhir etmek ve mücadelelerini büyütmek için kampanyayı başlattıklarını söyledi. Kampanyanın gençler üzerindeki etkisini dikkat çeken Rümeysa, “Bugün Kürt halkı üzerinde yürütülen en büyük savaş biçiminin özel savaş olduğunu görmekteyiz. Özel savaş politikalarına dur demek için bir kampanya başlattık. Bizim asıl amacımız özel savaşı teşhir etmektir. Bir araya geldiğimiz, bağ kurduğumuz gençler üzerinde bu kampanyanın yeni bir heyecan ve arayış başlattığını da görebiliyoruz. Aslında gençler bugün böyle bir kampanyanın başlatılmasını ve onlara dokunulmasını bekliyorlar. Yaptığımız şölenler, etkinliklerde bağ kurduğumuz arkadaşlarımıza yeni bir umut veriyor” dedi.

 

‘Toplumu soykırıma açık hale getiriyor’

 

Tecridin bir parçası olarak yürütülen özel savaş politikasının amacının halkı kimliğinden kopartmak ve kendi çıkarları için kullanacağı bir duruma getirmek olduğunu vurgulayan Rumeysa, şunları belirtti: “İktidar yürüttüğü özel savaş politikalarıyla kültürümüzü tamamıyla unutmamızı istiyor. Bireyin, toplumun var olan kültürünü, dilini, düşüncesini yok saymayı ve kişide sorgulamama yaratmayı amaçlıyor. AKP-MHP faşist rejimi tüm kirli politikalarını kadın ve gençlik üzerinden yürütüyor. Kadın katliamları, tacizler, tutuklamalar, ajanlaştırmalarla ve bireysel özgürlük adı altında topluma karşı özel savaş politikaları uygulanıyor. Sisteme bakınca zihniyet kime ait ise yaptıkları da ona hizmet ediyor. O zaman topluma ve halkımıza hizmet edilebilmesi için doğru ve yeterli bir zihniyet, düşünce gücü kazanmamız gerekiyor. Devlet toplumu özel savaş uygulamalarıyla dağıtıyor. Okullar kuruyor kendine asker yetiştiriyor, biz gençleri, genç kadınları yoz yaşama, fuhşa sürüklüyor, kendi zihniyetini bize aşılıyor. Bize ait ne varsa paramparça ederek toplumu soykırıma açık hale getiriyor.” 

 

Kadın ve gençlerin seçilmesi tesadüf değil

 

Kadınların ve gençlerin hedef olarak seçilmesinin tesadüf olmadığına dikkat çeken Rumeysa, mevcut kapitalist sistemin kadınlardan korktuğunu dile getirdi. Rumeysa, “Sistem kadının kendi öz kimliğinin farkına vardığı zaman neler yapabileceğinden korkuyor. Bizler bunu Rojava Kadın Devrimi’nden, Jîna Masha Emînî eylemlerinden biliyoruz. Bugün biz genç kadınların da bu kampanyanın öncüleri olarak arayışımızın Zilanca ve Semaca olmaktan geçtiğine bir kez daha tanıklık etmekteyiz. Sonuçta cins kimliğini bilince çıkarmış bir kadın sistem nezdinde en büyük tehlikedir. Çünkü kadın örgütleyicidir, komünaldir, sistem bireyselliği dayattıkça kadın toplumsallığı yaşatır” dedi.

 

Gençlik neyi örnek almalı?

 

Özel savaş politikalarının karşısında oluşması gereken gençliğe dair konuşan Rumeysa, “Gençliğin oluşturması gereken kişiliğin tek örneği Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan’dır. Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan'ın tarzında faşizmi parçalama ve yeniden inşa etme vardır. Biliyoruz ki kendini örgütleyen ve yenileyen bir güç karşısında durmak da imkansızdır. Yani böylesi bir kahramana sahip olmak başlı başına bir değerdir“ diye ifade etti. 

 

Atölyeler, paneller, şölenler, uyuşturucuya karşı nöbet

 

Son olarak kampanya kapsamında gerçekleştirecekleri çalışmaları aktaran Rumeysa, “AKP-MHP faşizminin yarattığı özel savaş politikalarına karşı mahallelerde özel savaş atölyeleri, paneller, şölenler, piknikler, turnuvalar, uyuşturucuya karşı mahallelerde nöbetler düzenleyeceğiz” dedi.