Türkiye yaz sıcağında suyu kesiyor: Kirli siyaset!

  • 09:03 15 Ağustos 2023
  • Güncel
 
Mîdye Miqted
 
HELEB - Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye giden suyu kesmesine tepki gösteren siyasetçi kadınlar, bunun demokratik ulus projesini ortadan kaldırma amacının bir parçası olduğunu ve yazın suyun kesilmesinin ise kirli bir siyaset olduğunu belirterek Kürtlere saldırıları karşı birlik olma çağrısı yaptı. 
 
Türkiye, 2019 yılında Serêkaniyê’ye gerçekleştirdiği saldırılar ve kente paramiliter güçlerle birlikte yerleşmesinden bu yana Elok istasyonundaki suyu kesiyor. Su halka karşı bir silah olarak kullanılıyor. Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik su politikasından dolayı bölgedeki milyonlarca insan mağdur oluyor. Yine Xabûr Çayı’nın suyunun kesilmesinden kaynaklı da bataklığa dönen çay bir çok hastalığın da yayılmasına neden oluyor.  
 
Şehba Belediyesi Su Komitesi Üyesi Emine Reşid ile Şêxmeqsûd ve Eşrefiye Mahalleleri Genel Meclis EşBaşkan Yardımcısı Arîn Henan, konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 
 
‘Türk devleti Kürt toplumunu yok etmek istiyor’
Türkiye’nin yürüttüğü politikalarına tepki gösteren Arîn Henan, “İşgalci Türk devleti her şekilde Kuzey ve Doğu Suriye bölgelerine saldırıyor. Sistematik olarak devam eden saldırıların nedeni Kürt toplumu yok etmek. Türk devleti Kürt toplumunu her açıdan yok etmek ve parçalamak istiyor. Rojava halkının direnişini boşa çıkarmak istiyor” dedi. 
 
‘Krizi gizlemek için saldırıyor’
 
“Türk devleti son süreçlerde ekonomik, siyasi ve toplumsal açıdan kriz yaşadığı için sıkışmış durumda” diyen Arîn, devamla “Tüm bunları gizlemek için Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarını arttırıyor. Kendi eksikliklerini gizlemek için saldırıyor. Hem keşif uçakları hem de suyu keserek Kuzey ve Doğu Suriye halkalarına yöneliyor. Her zamanki gibi kirli bir siyaset yürütüyor” ifadelerini kullandı. 
 
Uluslararası güçler sessiz
 
Devletlerin ve uluslararası güçlerin sessizliğine dikkat çeken Arîn, şu yorumları yaptı: “Türk devletinin kirli ve yanlış siyaseti devam ediyor. Aynı zamanda devletler, uluslararası güçler de sessiz. Tüm insan hakları örgütlerine çağrı yapmamıza rağmen, Kürt toplumu için bu güne kadar seslerini çıkarmış değiller. Bu da Türk devletinin kirli ve yanlış siyasetinin devamıdır.”
 
Demokratik Özerklik vurgusu
 
Demokratik özerkliğe dikkat çeken Arîn, “Demokratik Özerklik sürekli Kürt halkının yanında ve destek oluyor. Demokratik Özerklik sadece Kürt halkı için değil diğer halklara da yardım ediyor” dedi. 
 
Birlik olunmalı
 
Kürt halkının birlik olması gerektiğini söyleyen Arîn, “Düşmanın isteklerini boya çıkarmamız için birlik olmalıyız. Kadın örgütleri olarak mücadelemizi güncelleyip tüm kirli politikaların önünde kalkan olalım. Türk devleti bu kirli savaş ile demokratik ulus projesini ortadan kaldırmak ve Kürt halkını kültürel, toplumsal ve siyasi soykırıma uğratmak istiyor. Bu yüzden de birlik almalıyız” çağrısı yaptı. 
 
Sıcaklarda suyu kesiyor
 
Emîne Reşid de Türkiye’nin suyu kesmesine tepki göstererek “Türk devleti  tüm kirli politikalarıyla saldırıyor. Bu sıcak havalarda suyu kesiyor. Yazın sıcakta kimse susuz yaşamını sürdüremez. Hesekêli yurttaşlarımızın üzerinden suyu kesiyor. Bu başlı başına insanlık felaketi ortaya çıkarır” şeklinde konuştu. 
 
Suyun kesilmesi en büyük şiddet
 
Suyun kesilmesinin en büyük şiddet olduğunu söyleyen Emine, şunları belirtti: “Türk devleti bu gün Hesekêli yurttaşlarımızın suyunu kesiyor. Yarın bizim üzerimizde de keser. Bu yüzden tüm insan hakları örgütlerine çağrımız buna tepki göstersinler ve bu vahşi uygulamalara karşı dursunlar. Çünkü suyun kesilmesi en büyük şiddettir.”