Sema Çağlak

 

RIHA - Rojava Devrimi’nin yıl dönümüne ilişkin konuşan Yeşil Sol Parti Riha İl Eşbaşkanı Senem Eriş, Rojava’da kadın tarihi yazıldığını belirterek, Rojhilat ve İran’da bugün yaşanan “Jin jiyan azadî” isyanının kaynağının da Rojava Devrimi olduğunu vurguladı. 

 

19 Temmuz 2012 yılında Rojava’da gerçekleşen devrimin üzerinden 11 yıl geçti. Rojava Devrimi sadece Kürt halkı için değil, Arap, Ermeni, Türkmen, Süryani ve diğer halklar için de büyük bir umut oldu. PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın paradigması temelinde gerçekleşen devrimin inşası devam ederken, devrim kazanımları başta Türkiye olmak üzere uluslararası güçlerin saldırı ve tehditleri ile karşı karşıya. 

 

Kadınların devrimde oynadıkları rol ve mücadeleleri ile “Kadın Devrimi” olarak da tanımlanan Rojava Devrimi’ne ilişkin Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Riha İl Eşbaşkanı Senem Eriş değerlendirme yaptı. 

 

Kadınların tarihi yazıldı

 

Rojava Devrimi’nin başta Kürt halkı ve Kürt kadınlar olmak üzere tüm dünya kadınları için ilham kaynağı olduğunu belirten Senem, “Burada kadınların tarihi yazıldı. Kadınlar sadece Rojava için değil tüm dünya için özgürlük mücadelesi veriyor. Kadınlar devrim içinde devrim yaptı. Kadınlar, şimdiye kadar birçok haklarından mahrum bırakılmıştı. Ve dünyanın her yerinde bir mücadele veriyorlar. Çünkü katliam, imha, tecavüz ve asimilasyon politikaları ile yüz yüze bırakılmışlardı. Ancak şimdi ‘Jin jiyan azadî’ felsefesi ile tüm kadınlar için bir umut ve ilham kaynağı ortaya çıktı” dedi. 

‘Toplumun her alanında rol aldı’

 

Rojava Devrimi sonrası kadınların siyasetteki varlığının arttığını dile getiren Senem, şunları söyledi: “Bu devrimle kadının değişim ve dönüşüm gücünün toplum için ne kadar önemli olduğunu gördük. Toplumsal, siyasi ve askeri alanda kadınlar bu devrimle birçok kazanım elde etti. Özellikle de siyaset alanında kadınların rengi daha da arttı. Birçok kurum, kuruluş ve örgütte kadın temsiliyeti ortaya çıktı. Özgün örgütlülüklerini güçlendiren kadınlar, Demokratik Özerklikle  daha da güçlendiler."

 

‘Kadınların gücünden korkuyorlar’

 

Rojava’ya yönelik bugünkü saldırılara da dikkat çeken Senem, şu ifadeleri kullandı: “Varlıklarını daha güçlü hissettirmek isteyen kadınlar, sürekli hedef oluyor. ‘Kontrol’ edilemeyen kadınlar kapitalist sistemi korkutuyor.  Bu yüzden de kadın kazanımlarına saldırılıyor. Sürekli olarak diyoruz ki bilim kadınların elindeydi. Kültürü geliştiren kadınlar, yine toplumu yöneten kadınlar. Bu yüzden de toplum içerisinde kadınların rolünün bu kadar önemli olması ve iktidarlar tarafından hedef alınması tesadüf değil. Biat etmeyen kadınları kendileri için tehlike ve tehdit olarak görüyorlar. Kürdistan’da da bu politikaların tümü birbirine bağlı ve tüm saldırılar politik. Yapılan saldırılar, kadınlar şahsında Kürt halkına yönelik. Özerklik ve kadının gücü, iradesi onların saldırılarının önünü alıyor. Bu yüzden de saldırı politikaları tesadüf değil.”

 

‘Jin jiyan azadî felsefesi dünya kadınlarına ilham veriyor’

 

Rojava Devrimi’nin PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın paradigma ve fikriyatından kaynağını aldığını, “Jin jiyan azadî” felsefesinin dünya kadınlarına ilham verdiğini dile getiren Senem, “Eğer bugün Rojhilat ve İran’da kadınlar öncülüğünde bir isyan yaşanıyorsa bu fikriyat sayesindedir. Bu isyan Rojava Devrimi’nden ilham aldı. Bu devrim Sayın Öcalan’ın paradigma ve fikriyatı ile gerçekleştirildi. O kadınların mücadelesi de erkek egemen sisteme karşı” değerlendirmesi yaptı. 

 

‘Kadınlar güçlerini birleştirmeli’

 

“Kadınlar adım adım özgürlüğü doğru gidiyor” diyen Senem son olarak şöyle dedi: “Bu yüzden kadınlar güçlerini ve mücadelelerini birleştirmeli. Kadın örgütlülüğü güçlendirilmeli. Rojava Devrimi’nden ilham alan kadınlar, özgürlükleri ve hakları için mücadelelerini büyütmeli.”