‘İstanbul Sözleşmesi iktidara neden fazla geliyor’
- 15:34 19 Kasım 2024
- Güncel
İZMİR- Yeşil Sol Parti İzmir Kadın Meclisi 25 Kasım öncesi yaptığı basın toplantısında kadınlara yönelik şiddetin kadın varlığına yapılan saldırı olduğunu belirterek, kadın düşmanı politikalara karşı eşit ve özgür yaşam için mücadele edeceklerinin mesajını verdi.
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) İzmir Kadın Meclisi 25 Kasım Uluslararası Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü öncesi dernek binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. Basın metnini Yeşil Sol Parti Kadın Meclis Üyesi Avukat İlknur Gümüş okudu.
‘Sistematik bir durum söz konusu'
Sadece Ekim ayında 48 kadının katledildiğini, 28 kadının da şüpheli şekilde hayatını kaybettiğini belirten İlknur Gümüş, “2024 yılı için Anıt-Sayaca 376 kadının adı işlendi. Çocuklar ve LGBTİ+ bireyler için ayrı sayaçlarımız yok henüz ama Narin, Sıla bebekler, Bebek çeteleri ile simgeleşen olayların münferit olaylar olmadığını, sistematik ve yaygın bir durumla karşı karşıya olduğumuzu ayan beyan biliyoruz. Kendi dışındaki varlıkların yaşamını her türlü dar edeceğine, yok edebileceğine inanmayı sağlayan bu cüret nereden geliyor?” dedi.
'Eşit ve özgür bir yaşam için mücadele ediyoruz'
Kadın katliamlarının ev içinde, sokakta, iş yerinde yaşamın her alanında kadın varlığına yapılan saldırıların son noktası olarak tanımlayan İlknur Gümüş, kadın düşmanı politikalara karşı eşit ve özgür yaşam kurulsun diye mücadele ettiklerini belirtti.
İlknur Gümüş, açıklamada şu soruları sordu;
"*Kadınlar ölürken, kadınları korumak yerine “mağdur suçlayıcı” dil, faillerle örtük ya da açık dayanışma ya da duygudaşlık kurma tek politik seçenek mi?
*İstanbul Sözleşmesi ve ona dayanan 6284 sayılı yasanın kurumları bu iktidara neden fazla geliyor?
*Özel yaşamında, ekonomik faaliyet alanlarında ezilen, köleleştiren kadınlara sunulan kentsel hizmetlere neden tahammül edilemiyor?
*Eş başkanlık” uygulamaları ile kadını siyasal düzlenme eşitleyen politikalar neden görmezden geliniyor?
* Kayyımlar neden en çok kadını güçlendiren faaliyet alanlarını yok ediyor?"
Açıklama “jin jiyan azadî” ve “kadın, yaşam, özgürlük” sloganlarıyla sona erdi.