Rabia Önver

 

COLEMÊRG - Şemzînan’da tecavüze maruz kaldıktan sonra şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren Esra Y.’nin ailesi köylerinde bulunan mezarlıkta annelerinin mezarını ziyaret etmek istedikleri esnada köylüler ve tecavüz faillerinin aileleri tarafından darp edildi.

 

Colemêrg’in (Hakkari) Şemzînan (Şemdinli) ilçesine bağlı bir köyde Esya Y. isimli çocuğu tecavüze maruz bırakan failler Veysi, Zahir ve Nihat Yılmaz’a 27 Mayıs 2016’da, Esra Y.’ye yönelik "nitelikli cinsel istismar" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçlarından ilk etapta 42’şer yıl hapis cezası verildi. Ancak, cezalar itiraz üzerine usulen bozuldu ve failler, "delil yetersizliği" iddiasıyla serbest bırakıldı. Serbest bırakılmalarının üzerinden 11 gün geçtikten sonra Esra, şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesi, 2023 yılında failler hakkında "yeterli delillerin oluşmadığı" ve "şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği" failler hakkında beraat kararı verdi. 

 

Esra’nın ailesi köy muhtarı, imam, köy halkı, failler ve ailelerinin baskıları sonucu yıllardır yaşadıkları ve geçimlerini sürdürdükleri köylerinden çıkmak zorunda kalmıştı. Aile, geçtiğimiz günlerde yaşamını yitiren annelerinin mezarını ziyaret etmek üzere köye gitti. Fakat daha köyün girişine varmayan aile, tecavüz failleri ve aileleri tarafından darp edilerek köyden kovuldu.

 

Ajansımıza ulaşan Esra’nın aile bireyleri can güvenliklerinin olmadığını belirterek olay günü yaşadıklarını anlattı.

 

‘Neden tecavüz edenler korunuyor bilmiyoruz’

 

Esra’nın tecavüzün ardından şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdiğini dile getiren aile bireyleri, “Kızımız canına kıydı. Tecavüz edenler cezasız kaldı, mahkeme bizi cezalandırdı. Bizler suçlu değiliz tecavüz edenler suçlu, onlar yüzünden Esra bugün aramızda değil. Bizi gözaltına aldılar hiç olmadık tekliflerle geldiler. Kimse bizim hakkımızı sormuyor herkes tecavüz edenleri koruyor. Tecavüz edenler köylerinde rahat bir yaşam sürdürüyor, bizler köyümüzden zorla çıkarıldık. Bize yaşatılan her şeye sessiz kalındı bizi görmediler. Hala neden tecavüz edenler korunuyor bilmiyoruz” dedi.

 

‘Canımızı zor kurtardık’

 

Köyde bulundukları süre boyunca her türlü baskıyla karşı karşıya kaldıklarını, baskıdan kaynaklı sadece evlerinin bahçesine kadar çıkabildiklerini belirten aile bireyleri, “Köyde olduğumuz sürece sürekli bize laf ediyorlardı. Bizi suçluyorlardı. Bizi hep köyden çıkarmakla tehdit ettiler ve sonunda da yıllardır kaldığımız köyden zorla çıkarıldık. Köyden çıkarılmakla kalmadık türlü türlü tehditlere maruz kaldık. Aylardır gitmediğimiz annemizin mezarına gitmek istedik. Daha mezarlığa varmadan aracımızın önü tecavüz edenlerin aileleri tarafından kesildi. Araçta hepimiz vardık, sadece babamız gelmemişti. Araçtan indirildik sopalarla kadınlara vurdular. Bize yumruklarla ve sopalarla vurdular. Bize ‘sizi kovmadık mı, ne işiniz var burada? İlla sizi öldürelim mi gelmemeniz için’ diye bağırdılar. Canımızı zor kurtardık. Kendimizi araca attık ama durmadılar. Araca da saldırdılar camları kırdılar başımıza. Şehir merkezine zor vardık. Ağzımız yüzümüz kanlar içerisinde kaldı. Hala kendimize gelmedik” sözlerini kullandı.

 

‘Hepimize her an her şey olabilir’

 

Darp edildikten sonra canlarını zor kurtardıklarını belirten aile bireyleri, köy karakoluna gittiklerini fakat ikametgahları köyde olmadığı için şikayetlerinin alınmadığını belirtti. Aile daha sonra Şemzinan’da bulunan ilçe emniyet müdürlüğüne giderek şikayetçi oldular. Aile bireyleri, “Darp raporu aldıktan sonra şikayetçi olduk. Hepimizin ifadeleri alındı evet ama biz biliyoruz ki bunlar yine cezasız kalacaklar. Yine olan bize olacak. Bizler eve gittikten sonra tecavüz failleri Nihat, Veysi, Zahir’in babaları babamızı arayarak tehditlerde bulundular. Babama ‘köyden çıktınız rahat durmuyorsunuz? Sizi şehirden de çıkarırız’ diye tehditlerde bulundular. Şuan kendi evimizde can güvenliğimiz yok. Hepimize her an her şey olabilir. Artık adaletin yerini bulmasını istiyoruz. Bizim sesimizi duysunlar istiyoruz” ifadelerini kullandı.