‘Özel savaş politikalarının aracı olan etkinliklere katılmayın’
- 20:35 1 Temmuz 2024
- Güncel
COLEMÊRG - Uzman çavuşların çocuklara yönelik cinsel tacizine dair açıklama yapan DEM Parti Çelê İlçe Örgütü, “Festival adı altında yapılan fakat özel savaş politikalarının bir aracı olan bu etkinliklere katılmamaya davet ediyoruz. Çünkü bu etkinlikler Kürtlerin kadim kültürünü yok etmeyi amaçlayan asimilasyon araçlarıdır” dedi.
Hakkari Valiliği tarafından Çelê (Çukurca) ilçe merkezinde düzenlenen "Çukurca Foto Safari ve Doğa Sporları Festivali"nin son gününde yapılan konserde, 2 çocuk uzman çavuşlar tarafından taciz edildi. Konsere katılan gençler, yaşları 16-17 arasında değişen çocukları taciz eden uzman çavuşlara yurttaşlar öz savunma ile karşılık verdi. Konuya ilişkin Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Çelê (Çukurca) ilçe örgütü ve Tevgera Jinên Azad (TJA), ilçe binaları önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, “Tacize, tecavüze, kadın cinayetlerine, çocuk istismarına karşı kadın mücadelesi her yerde” pankartı açıldı. Açıklamaya DEM Parti Colemêrg Milletvekili Öznur Bartın, Onur Düşünmez, Colemêrg İl Örgütü yöneticileri ve DEM Parti Kadın Meclisi üyeleri katıldı.
‘Özel savaş taktiği’
Açıklama metnini DEM Parti Colemêrg il Eşbaşkanı Hümeyra Armut okudu. Olay örgüsüne değinen Hümeyra, bu meselenin münferit olmadığını, aksine sistematik bir “özel savaş taktiği” olduğunu söyleyerek bu taktiği en iyi Colemêrg halkının bildiğini vurguladı. Hümeyra, “1990’ların başından itibaren Çukurca’da köyler yakılarak boşaltıldı, yayla ve meralar yasaklandı, çobanlar ve berîvanlar güvenlik güçleri tarafından şiddete uğradı, tarım ve hayvancılık bitme noktasına getirildi ve halkımız bilinçli bir şekilde yoksullaştırıldı" dedi.
Kolluk kuvvetlerinin karıştığı yüzlerce suça cezasızlık!
Yüzlerce insanın faili meçhul cinayetlerde katledildiğini ve binlerce insanın da işkence sonucu göç ettirildiğini dile getiren Hümeyra, "Yani halkımız hem yoksullaştırıldı hem de ölüm ve sürgüne maruz bırakıldı. Hakkari halkı bunları yaşarken kentimiz binlerce asker ve polis tarafından adeta işgal edildi. Kolluk kuvvetlerinin karıştığı yüzlerce suç yetkililer tarafından gizlendi, gizleyemediği durumlarda cezasızlık politikası uygulandı” diye belirtti.
'Festivallerde milyonlarca lira yandaşlara ihaleler yoluyla dağıtılıyor'
Kent Valiliği ve askeri güçlerin yıllardır Colemêrg’in doğasını talan ettiği, yaylaları ve meraları sürekli yasaklayanlar olduğunu hatırlatan Hümeyra, “Halkın geçim kaynaklarını bitme noktasına getiren kişiler şimdilerde şenlik ya da festival adı altında göz boyamaya çalışıyor. Yılın 364 günü yasakladıkları alanları bir günlüğüne açıp kendi reklamlarını yapıyorlar. Hakkari halkı yoksulluk çekerken bu festivallerde milyonlarca lira yandaşlara ihaleler yoluyla dağıtılıyor, kamu kaynakları çarçur ediliyor" sözlerini kullandı.
‘Teşvik ediliyorlar’
“Seçimlerde halkımızın iradesini gasp etmek için kaçak seçmen olarak taşınan güvenlik personeli bu festivallere katılıp pervasız şekilde halkı rahatsız ediyor, çocuk yaşta kişileri taciz etmekten çekinmiyorlar” diyen Hümeyra, devamla şunları söyledi: “Halkımızın iradesini yok sayıp en demokratik haklarını gasp edenler yine halkımıza her türlü kötülüğü yapmayı kendilerine hak olarak görüyorlar. Halkımıza yönelik bu davranışlarda bulunan kişiler ise göstermelik olarak soruşturmaya uğruyor fakat sürecin sonunda hiçbir ceza ile karşı karşıya kalmıyor, hatta sırtları sıvazlanarak teşvik ediliyorlar.”
'DEM parti olarak her alanda mücadele edeceğiz'
Hümeyra, Colemêrg halkına şu çağrıda bulundu: “festival adı altında yapılan fakat özel savaş politikalarının bir aracı olan bu etkinliklere katılmamaya davet ediyoruz. Çünkü bu etkinlikler aynı zamanda Kürtlerin kadim kültürünü yok etmeyi amaçlayan asimilasyon araçları olarak kullanılmaktadır. Kültürümüzü yok eden, halkımızın değerlerini hiçe sayan, insanların taciz edilmesine araç olan bu etkinliklerin şehrimizde bir daha yapılmaması için DEM Parti olarak her alanda mücadele edeceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz. Halkımızın onuruyla oynayabileceğini düşünen ve diz çöktürmek isteyen zihniyete karşı hakikati dile getirmekten ve dayanışmamızı büyüterek her koşulda bu kötülüklere karşı durmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.”
Açıklama sloganlarla sona erdi.