ANKARA - DEM Parti tarafından kayyım gaspına karşı İstanbul’dan Colemêrg'e gerçekleştirilecek İradeye Saygı Yürüyüşü Ankara’ya ulaştı. Burada yapılan açıklamada, "Kayım saldırısını geri püskürtene kadar yürüyüşümüz devam edecek" denildi. 

 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) tarafından kayyım gaspına karşı İstanbul’dan Colemêrg'e gerçekleştirilecek İradeye Saygı Yürüyüşü’nün startı İzmir’den sonra İstanbul’da da verildi. Yola çıkan yürüyüşçüler Ankara’ya vardı. Kurtuluş Parkı’nda karşılanan yürüyüşçüler, buradan Sakarya caddesine doğru yürüyüşe geçti. “Biji berxedanan Colemerg”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Diren Hakkâri Ankara seninle”, “Kayyım defol” sloganları atıldı. Yürüyüşçüler, basın açıklamasının yapılacağı Sakarya Caddesi’nde kitlesel olarak karşılandı.

 

‘Belediyelerimizi halka teslim edinceye kadar mücadele sürecek’

 

Burada DEM Parti Ankara İl Örgütü adına Nebahat Çalpan basın açıklamasını gerçekleştirdi. 

 

Nebahat, gelen yürüyüşçüleri Kürtçe selamlayarak yürüyüş programını hatırlattı. İrade gaspına boyun eğmeyeceklerini söyleyen Nebahat, “Kaldırılmış olan OHAL artığı bu yasa iptal edilinceye kadar, atanmışın seçilmiş üzerindeki vesayetine son verinceye, belediyemizi tekrar halkımıza teslim edinceye kadar mücadelemiz sürecektir.  Kayyumlarla devreye sokulan saldırı, aslında eşitlik ve özgürlük isteyen herkese, her kesime dönüktür. 12 Eylül darbe anayasasını bile rafa kaldıran iktidar bloğu, ‘Yeni Anayasa’, ‘yumuşama’ adı altında toplumsal tepkiyi kontrol altına almaya çalışırken, üçüncü kayyum dönemiyle Kürt halkının seçme ve seçilme hakkını tümden ortadan kaldıran bir ‘Kürt normali’ yaratmak istiyor. Milliyetçiliği körükleyerek toplumu kutuplaştırmaya çalışıyor. DEM Parti’nin kazandığı belediyeleri darbe yöntemleriyle ele geçirmeye çalışıyorlar” dedi.

 

‘Yıkım ve savaş siyasetinden vazgeçin’

 

Kayyım ve tecrit politikaların halkları anca savaşa ve felakete sürüklediğini kaydeden Nebahat, “Halklarımıza barışı, dirliği ve huzuru çok gören, ekonomik yıkımı daha da ağırlaştıran bu siyaset, sizi bir yere götürmez. Götüreceği yer felakettir. Hali hazırda sonuçları ağır olan bölgesel savaşlara, soykırıma varan büyük katliamlara tanıklık ediyoruz. Gelin yol yakınken, henüz, büyük felakete gideceği açık olan bu çevresel yangın buralara sıçramamışken savaş ve ranttan medet uman, baskı ve zorbalıkla sonuç alınabileceğini var sayan bu yıkım siyasetinden vazgeçin. Tecridi durdurun, diyalog ve müzakere kapılarını açın, halk iradesine ipotek koymayın, Hakkari Belediye Meclisinin, uydurma gerekçelerle bir çırpıda mahkum ettiğiniz Mehmet Sıddık Akış’ın yerine başkan olarak atadığı Viyan Tekçe’nin başkanlığını kabul edin. Savaştan ve ranttan tasarruf edin, edin ki ekonomi politikalarınızla yoksulluk ve işsizlik içinde kıvranan halklarımız derin bir nefes alsın” ifadelerini kullandı.

 

‘İktidara gereken yanıtı vereceğiz’

 

Nebahat konuşmasının devamında şunları söyledi: 

 

“Hakkari halkı belediye başkanını seçemiyorsa, Ankara’nın Adana’nın, İzmir’in, İstanbul’un seçebiliyor olmasının bir anlamı yoktur. Mevcut Anayasa ve Yasalara göre, pek çok yanı tartışmalı ama bağlı olduğunuz idari hukuka göre de yasadışı olan bu saldırılara karşı toplumun tüm kesimleri ayağa kalkmalıdır. Kürt halkının hak mücadelesi her dönem saldırı altında olmuştur. Bu saldırı geçmişte Şark Islahat Planı, Umumi Müfettişlikler, OHAL Valilikleri idi. Bugün ise kayyumdur AKP-MHP iktidarı, 8 yıldır Kürt halkının iradesini gasp etmek için kayyum uygulamasına başvuruyor. Şundan eminiz, Kayyumlar gidecek biz kalacağız. Dün Van’da halkımızın iradesi ve ortak mücadeleyle geri püskürtülen kayyum saldırısını, bugün de Hakkari’de püskürteceğiz. Sömürüye, baskıya, zorbalığa, kayyum darbesine karşı oluşturduğumuz birleşik mücadeleyi daha da güçlendirerek kayyum politikalarına, halklarımıza ve haklarımıza yönelen iktidar saldırılarına gereken yanıtı vereceğiz. Bijî berxwedana Colemêrg ê…”

 

‘Hukuksuzluk geri çekilene kadar yürüyüşümüze devam edeceğiz’

 

Ardından söz alan DEM Parti Wan Milletvekili Mahmut Dündar, “Kurdistan’da AKP-MHP iktidarı büyük bir darbe yedi ve buna tahammül edemiyorlar. 31 Mart seçimlerinde bin bir türlü hile, yalan, oyun yaptılar ama yine de seçimi alamadılar ve kaybettiler, büyük darbe yediler. Şimdi ise kayyım siyasetiyle diyorlar ki iradenizi tanımıyoruz. Kayyımlar Kurdistan coğrafyasını talan etti, kayyım gasptır, hırsızlıktır ve biz bunu kabul etmiyoruz. Wan’a kayyım atamaya kalkıştıklarından dört bir yandan buna karşı çıktı ve sesini yükseltti. Bugün de buna karşı sesimizi yükseltiyoruz ve Ankara’dayız. Bugün adaleti, hakkı, eşitliği savunan tüm insanlar olarak kayyımlara geçit vermeyeceğiz. Bu kayyımları kabul etmiyoruz ve bu hukuksuzluk geri çekilene kadar yürüyüşümüze devam edeceğiz” sözlerini kullandı. Ardından açıklama sonlandı.

 

Yürüyüşçüler, yarın Ankara’dan Adana’ya doğru yola çıkacak. 3 Temmuz'da Van'da olacak, Van'dan sonra güzergahın tümü yürünerek 8 Temmuz'da Hakkari'de olacak.