İSTANBUL- Colemêrg Belediyesi Eşbaşkanı Viyan Tekçe’nin, Emek Barış ve Demokrasi Güçleriyle bir araya geldiği buluşmada, yaşanan hukuksuzluğa karşı oluşturulabilecek çözün yolları üzerinde tartışılarak mücadelenin büyütülmesi yönünde mesajlar verildi.

 

Colemêrg Belediyesi Eşbaşkanı Viyan Tekçe ile Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Esengül Demir, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul İl Örgütü yönetiminden oluşan heyet,  Şişli’de bulunan 78’liler Girişimi’nde İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleriyle bir araya geldi. Buluşmanın gerçekleştiği salona “ Kayyum Defol” pankartı asıldı. Buluşmaya Emek Barış ve Demokrasi Güçleri bileşenlerinden çok sayıda kişi katıldı. Buluşmada kayyım rejimine karşı ortak mücadele vurgusu yapılırken, kayyım politikasının püskürtülmesine dair yol ve yönetimler tartışıldı. 

 

Burada ilk olarak söz Viyan, atanan kayyımın seçimde yapılan bütün harcamalarının belediye bütçesinden harcadığına dikkat çekerek, kayyımın büyük bir talan peşinde olduğunu dile getirdi. Seçim sürecinde büyük zorluklarla karşı karşıya kaldığını dile getiren Viyan, “Halkımıza hizmet etme hakkımız elimizden alınıyor. Bu büyük bir hukuksuzluk kabul etmediğimizi dile getirmek istiyoruz. Kürdistan’dan Türkiye’ye mücadeleyi büyütmeliyiz. Türkiye ve Kürdistan’da oluşacak bir mücadele hattı önemli. Gaspçı zihniyet, bugün yüzünü Doğuya dönmüş olabilir ama yarın batıya dönecektir” dedi.

 

‘Bütçe gelirleri bir bir yandaşa peşkeş çekiliyor’

 

Kürdistan’ın istila edilmek istendiğini kaydeden Viyan, “Hakkari’ye atanan kayyım şu an hiçbir iş yapmıyor. Yollarımız şu anda köstebek yuvasına dönmüş durumda. Kayyımlar belediyelerin taşınmazları uzun süre için başka yerlere kiralanmış durumda. Hiçbir iş yapmadıkları gibi her yeri rant alanına çevirerek halkın ihtiyacı için bütçe gelirleri bir bir yandaşa peşkeş çekiliyor” diye vurguladı.

 

‘Birleşik mücadele hattı büyüdükçe AKP kaybedecektir’

 

Ardından konuşan DEM Parti İstanbul İl Eşbaşkanı Murat Kalmaz, kayyım meselesinin sadece Colemêrg halkının meselesi olmadığını ve bir demokrasi sorunu olduğunu vurguladı. Murat, “İktidar kayyım politikasıyla birlikte her yerde büyük tahribatlar yaratılıyor. Kayyım uygulamasıyla belediye bütçeleri merkeze çekiliyor. Halka harcanması gereken bütçe yandaşa aktarılıyor. AKP gasp yöntemiyle bölgede hakimiyet kurmak istiyor. Bölge halkının direnişi ve buradaki direniş sayesine Van’daki kayyıma geri adım atıldı. Bu nedenle buradan bir sesin sıkması Türkiye’nin demokrasi açısından çok büyük bir adımdır. Birleşik mücadele hattı büyüdükçe AKP kaybedecektir. DEM Parti olarak bu birleşik mücadelenin önümüzdeki sürece büyük güç vereceğini düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

 

‘Kesinlikle birlikte mücadele etmemiz önemli’  

 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkan Yardımcısı Ali Ekber Cömert ise şunları kaydetti: “Bence biz ilk birleşik bir ittifakın nasıl olacağını öğrenmiş olduk. Bu daha bir başlangıçtır. Ama asıl mesele nasıl yol ve yöntem geliştireceğimizi bulmaktır. Kesinlikle birlikte mücadele etmemiz önemli. Kayyım meselesi sadece bir Hakkari meselesi değil bunun farkındayız bu büyük bir demokrasi sorundur.”

 

‘CHP’ye  bu anlamda büyük bir görev düşüyor’

 

 “Viyan Tekçe, Hakkari halkını ve iradesini temsil ediyor” diyen Demokrasi İçin Birlik (DİP) Eşsözcüsü Ayşegül Devecioğlu konuşmasında şunları söyledi: “Hakkâri’ye kayyum atanması asıl nedeni toplumsal muhalefeti sindirmektir. Devletin DEM Partinin belediyelerine kayyım atanması nedeni partiyi işlevsiz bırakmaktır. Kayyım atanması sizi tanımıyorum demektir. Bu kayyım yükünü Dem Parti’nin üstünden almamız gerekiyor. Eğer Kürtlerin iradesine kayyım atanıyorsa buna sessiz kalmak devletin kayyım meselesine onay vermektir. Bu anlamda kayyımların işlediği suçları dosya haline getirip uluslararası kamuoyu yaratmak gerekir. Kayyım atanan bir belediyenin Eşbaşkanı anayasaya mahkemesine başvurabilir. Kayyımı DEM Parti'nin meselesi olmaktan çıkarmalıyız. CHP’ye  bu anlamda büyük bir görev düşüyor.”

 

‘Kürt halkıyla eksik dayanışma gösterdik bunun öz eleştirisini veriyorum’

 

78'liler Girişimi Sözcüsü Celalettin Can, “ Kayyım 12 Eylül darbesinin bir devamdır. Hiçbir hukuki süreç işletilmeden belediye başkanlarının görevden atılamaz. Bu nedenle biz 78’liler girişimi olarak kayyım rejimini derin darbecilik olarak nitelendiriyoruz. Kayyım rejimini temsil tek adam rejimi, yerel demokrasinin Kürdistan’a girmesin istemiyor. Kayyım rejimi yavaş yavaş Türkiye'ye de sirayet ediyor. Bizler Kürt halkıyla eksik dayanışma gösterdik bunun öz eleştirisini veriyorum. Kayyıma karşı Kürdistan’da mücadeleyi yükseltmek ve kayyım gaspına karşı yeni alternatifler belediyecilik oluşturmamız lazım. Bunun için kayyıma karşı özgür dayanışma insiyaki kurulabilir. Yine paralel mitingler yapılabilir biz İstanbul’dan onlar Diyarbakır’dan yüklenmeliyiz” diye konuştu.