İSTANBUL - Colemêrg Belediyesi’ne dönük irade gaspı Esenyurt Meydanı’nda gerçekleştirilen “Kayyım Darbesine Geçit Yok” “eylemiyle protesto edildi. Eylemde söz alan siyasi parti temsilcileri kayyım politikalarına karşı ortak mücadele çağrısında bulundu.

 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Colemêrg Belediyesi’ne kayyım atanmasını protesto etmek amacıyla Esenyurt Meydanı'nda “Kayyım Darbesine Geçit Yok” şiarıyla basın açıklaması gerçekleştirdi. Siyasi parti temsilcileri başta olmak üzere demokratik kitle örgütlerinin de yer aldığı mitingte, yurttaşlar tarafından “Kayyım defol” tişörtleri giyildi. Açıklamada, "Tecridi kırmak için özgürlüğe ses ver", "Belediyeler bizimdir, gaspa izin vermeyeceğiz" pankartları açıldı. Islık, alkış ve zılgıtların hiç dinmediği  kitlesel açıklamada sık sık, "Bijî berxwedana Colemêrg", "Kayyım defol", "Direne direne kazanacağız", "Jin jiyan azadî" sloganlarını atıldı.

 

 Açıklamada ilk olarak söz alan DEM Parti İstanbul İl Eşbaşkanı Murat Kalmaz, kayyım zihniyetini kabul etmediklerini belirtti. Murat, "Sizin hiçbir belediyeyi yönetmeye hakkınız yok. Bu zihniyet, Kürtlere dönük faşist bir zihniyettir. Herkese çağımızdır, gelip belediyeye sahip çıksınlar. Bugün buna karşı çıkmazsanız İstanbul'a da sahip çıkmazsın. Bu var olan zihniyeti kınıyoruz" dedi.

 

‘Direneceğiz’

 

DEM Parti Dersim Milletvekili Ayfer Kordu ise, iktidarın baskı politikalarına hiçbir zaman biat etmeyeceklerini söyledi. Kayyımlara karşı sessiz kalmayacaklarını vurgulayan Ayfer, "AKP-MHP zulmünde boğulunuz diyoruz. Kadın, kimlik düşmanı politikalarına karşı Türkiye halklarıyla birlikte direnişimize devam edeceğiz. Seyit Rızalar gibi direneceğiz ve mücadelemizi sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.

 

 Ortak mücadele vurgusu!

 

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Yöneticisi Yusuf Ulu, Kürt halkının iktidara boyun eğmeyeceğini söyleyerek, birlikte direneceklerinin altını çizdi.

 

Kayyım sisteminin AKP iktidarıyla ile başladığını kaydeden Sol Parti Esenyurt İlçe Yöneticisi Murat Başar, "Tekrar kayyıma karşı bir direniş göstereceğiz ve geri adım attıracağız. Biz bu kayyımı kabul etmiyoruz. Biz barış içinde kardeşçe yaşamaya devam edeceğiz" diye konuştu.

 

‘Bu çığlık herkesin çığlığıdır’

 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Esenyurt İlçe Başkanı Hüseyin Ergin ise, "Bu çığlık, bu direniş sadece DEM partinin değil, bu uygulamaların karşısında hakkından olmuş herkesin çığlığıdır. Önemli olan vicdandır. Statüsü ne olursa olsun, burada toplananlar biliyor ki, kayyım hak ihlalidir, insanlık suçudur. Bunun genişe yayılması ise geniş halk kitlelerini karşısında bulacaktır. Bu haklı mücadelemizi selamlıyorum" dedi.

 

‘Faşizm örgütlülükten korkuyor’

 

Son olarak konuşan Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, hiçbir zaman mücadele etmekten vazgeçmeyeceklerini vurguladı. Cengiz, " DEM Parti olarak diyoruz ki;  AKP-MHP iktidarı yıllardır tek adam rejimini inşa etmeye çalışıyor. Buradaki ablukayı dağıtmanın tek yolu var. Faşizm, Kobanê ve Gezi'de olduğu gibi örgütlü kesimden korkar. Birbirimize söz vermeliyiz ve örgütlenmeliyiz. Burada şu sözü veriyoruz: Mesele sadece kayyım değil, elbette ki seçme ve seçilme hakkı önemli. Ama arkasında yüzyıllık bir Kürt halkına dayatılan savaş politikası var. İşte bu yüzden mücadele sözü veriyoruz" diye belirtti.

 

‘Kayyım yaşam alanımıza müdahaledir’

 

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Colemêrg Belediyesi’ne dönük atanan kayyım sonrası kayyımın hukuki olduğu yönündeki açıklamasını anımsatan Cengiz, “Buradan Erdoğan’a sesleniyoruz, hadi ordan! 3 yıldır Sayın Öcalan'dan ses alamıyoruz. Kayyım “hukuki”dir diyenler, İmralı'da hukuku kaldırmış, emekçilerin hakkını, kadınların hakkını elinden almış. O yüzden kayyım sadece bir kayyım değildir. Kayyım tüm yaşam alanlarımıza müdahaledir. Buna hayır demeliyiz” ifadelerine yer verdi.

 

Ortak mücadele

 

Cengiz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kürt halkı her türlü bedeli ödedi ama bu yoldan vazgeçmedik. Tarih şahidimiz olsun. And olsun ki AKP-MHP faşizmi yok olana kadar halkların ortak mücadelesini vereceğiz. Biji berxwedana gelê Kürt. Faşizmin en büyük korkusu farklı örgütlülüklerin bir araya gelmesidir. Esasında iktidar Kürt halkını zayıflatarak, Türkiye'deki solcuları da zayıflatmak istiyor. O yüzden onları da selamlıyoruz. Yaşasın Türkiye ve Kurdistan halklarının ortak mücadelesi."

 

Gençlerden slogan eşliğinde  yürüyüş

 

Öte yandan açıklamanın kitlesel geçmesini engellemek isteyen polis, gruplar halinde açıklamaya katılmak isteyen yurttaşlara müdahale etti. 

 

Eylem, gençler tarafından kimi ara sokaklarda sloganlar eşliğinde gerçekleştirilen yürüyüşün ardından son buldu.