Binevş Ekoloji Komisyonu kuruldu 2025-06-13 15:24:51   İSTANBUL - DEM Parti Genç Kadın Koordinasyonu, “Demokratik konfederalizmle toplumsal ekolojiye dönüş” başlığında ekoloji komisyonu kurduğunu duyurdu.   Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Genç Kadın Koordinasyonu, “Demokratik konfederalizmle toplumsal ekolojiye dönüş” şiarıyla ekoloji komisyonunu kurdu. Genç Kadın Koordinasyonu, yürüttükleri mücadele kapsamında kurdukları Binevş Ekoloji adlı komisyonunda kapitalist moderniteye karşı özgür, ekolojik ve adil bir toplum inşa etmeyi hedefliyor. Organik tarım ve ekolojik komünlerin kurulmasıyla hem doğayla uyumlu bir ekonomi yaratmayı hem de kapitalist sömürüye alternatif olmaya odaklanıyor.   DEM Parti Genç Kadın Koordinasyonum, paylaştıkları metinle komisyonun duyurusunu yaptı.   ‘Demokratik konfederalizm’   Devletin kapitalist modernite sistemiyle, doğayı meta haline getirerek ekolojik yıkıma yol açtığına işaret edilerek, “Sümerlerde başlayan rahip-devlet modeliyle toplum-doğa ilişkilerinin bozulmasına dayanır” denildi. Metinde doğanın, “toprak-ana” olarak görülen bir varlık olmaktan çıkarılıp devlet tarafından kontrol edilen bir kaynak haline geldiğine dikkat çekildi. Metinde, çarpıtılan doğa- toplum ilişkilerine karşı “demokratik konfederalizm” önemine değinerek, doğanın korunmasının ancak yerel toplulukların doğrudan demokrasi ile yönettiği bir sistemle mümkün olacağı vurgulandı.    Metinin devamında şunlar yer aldı: “Merkezi devlet yerine, komünler ve kooperatifler aracılığıyla toplumun ihtiyaçları ekolojik şekilde karşılanabilir. Organik tarım ve ekolojik komünlerin kurulmasıyla hem doğayla uyumlu bir ekonomi yaratmayı hem de kapitalist sömürüye alternatif olmayı hedefler. Komünal ekonomi, doğayla uyumlu, hiyerarşisiz ve paylaşımcı bir üretim-tüketim ağı kurmayı hedefler. Doğanın tahakküm altına alınmasını reddeder. İnsan ile doğa arasındaki ilişki, karşılıklı destek ve uyum üzerine kurulur. Ekonomik kararlar, merkezi bir devlet yerine, yerel topluluklar tarafından alınır.”    Kadınların doğayla tarihsel bağları   Kapitalist toplum yerine, eşitlikçi düzenin önemine işaret edilen metinde, Kadın-doğa ilişkisi, ekolojik krizin ve toplumsal tahakkümün çözümü için kilit bir unsur olduğunu vurguladı. Kadınların ve diğer ezilen halkların emeğini görünür kılan bir noktaya odaklandığı belirtilen metinde, kapitalist modernitenin, kadınları ve doğayı tahakküm altına aldığına işaret etti. Kadınların, tarihsel olarak doğayla uyumlu ve ekolojik mücadelelerde öncü rol olduğu belirtilen metinde, “ Türkiye’deki çevre direnişleri ve kadın kooperatifleri, bu ilişkinin pratikteki yansımalarını gösterir. Ekolojik direniş, yerel toplulukların kendi bölgelerindeki doğal kaynakları korumak için örgütlenmesine dayanır. Ekolojik direniş stratejisi, sosyal ekoloji ilkelerine dayanarak, yerel, kadın öncülüğünde, komünal ekonomi odaklı ve hiyerarşisiz bir mücadele gerektirir. Türkiye ve Kürdistan’daki Kaz Dağları, Munzur ve Karadeniz direnişleri, bu stratejinin pratik örneklerini sunar. Kadınların doğayla tarihsel bağları ve yerel toplulukların gücü, direnişin temel dayanaklarıdır. Ancak, devlet baskısı, kapitalist sömürü ve toplumsal farkındalık eksikliği gibi zorluklar, bu mücadelenin önündeki engellerdir. Ekolojik direniş, sadece doğayı korumakla kalmaz; aynı zamanda tahakkümcü devlet yapılarına ve kapitalist moderniteye karşı özgürlükçü, ekolojik ve adil bir toplum inşa etmeyi hedefler. Bunun gerçekleşmesi, güçlü taban hareketleri ve kadın öncülüğüyle mümkündür” ifadeleri kullanıldı.