Wan'dan kayyıma kitlesel tepki 2024-11-04 14:19:09       WAN - DEM Partili üç belediyeye atanan kayyımı protesto etmek için sokağa çıkan Wanlılar, polisin saldırılarına rağmen oturma eylemiyle kayyımı protesto etti.    Tevgera Jinen Azad (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Wan İl Örgütü, Sanat Sokağında Êlih, Mêrdin ve Xelfetî’ye atanan kayyımlara ilişkin “Kayyım rejimine karşı halkın iradesini savunmak için” şiarıyla basın açıklaması gerçekleştirdi.    Açıklamaya Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUHAY-DER), Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybedenlerle Yardımlaşma Derneği (MEBYA-DER), Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), Büyükşehir ve ilçe belediye eşbaşkanları ile belediye meclis üyeleri, demokratik kitle örgütlerinin yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.    Açıklamada “Kayyım iradesi değil, halk iradesi! Kayyıma ve faşizme geçit yok!” ve “Kayyıma ve faşizme geçit yok! Halk iradesini tanıyın!” pankartları açılırken, kitle sık sık “Direne direne kazanacağız” sloganı attı.    Yapılan açıklamada basın metnini DEM Parti İl Yöneticisi Yakup Almaç okudu.   ‘Halkın çözüm beklentilerine tuzak kurulmuştur'   Yakup Almaç, AKP-MHP iktidarının Hakkari ve Esenyurt’tan sonra bugün sabah saatlerinde de Mêrdin Büyükşehir Belediyesi, Êlih Belediyesi ve Xelfetî Belediyesi’ni gasp ettiğini vurguladı. Yakup Almaç, “Kürt halkını demokratik siyasette tasfiye etme saldırılarının 1994’ten beri devam eden iflas etmiş 30 yıllık tekrarıdır. Bu saldırı halk iradesine yönelik gerçekleştirilmiş açık bir darbedir.  Her seçimde yenilgiye uğrayan kayyım darbesinde ısrar etmek, siyasi tükenmişliğin göstergesidir. AKP-MHP iktidarı, seçimle kazanamadığını yargı ve kolluk marifetiyle ele geçirme alışkanlığını ve kayyım darbesini bir rejime dönüşmüştür. Bu saldırı, aynı zamanda Kürt halkının seçme ve seçilme hakkına büyük bir saldırıdır. Halkın doğrudan katılımının olduğu yerel yönetimlerin, belediyelerin ablukaya alınması ve adeta karakola çevrilmesi, mevcut siyasi rejimin demokratik meşruiyetinin bittiğinin açık ilanıdır.    Kamuoyuna çağrı    Bütün demokratik kamuoyuna çağrımızdır: Bu gayrimeşru darbeci anlayışa karşı herkes en yüksek düzeyde sesini ve itirazını yükseltmelidir. Biz çözüm ve barış için el uzatılmasını beklerken, halkın iradesine el uzatılmıştır. Biz sorunların diyalog ve müzakere ile çözülmesini beklerken, halkın çözüm beklentilerine tuzak kurulmuştur. Asla boyun eğmeyeceğiz, asla mücadeleden geri durmayacağız. Eğer iktidar iflas etmiş bu yöntemlerle başarılı olacağını düşünüyorsa çok büyük yanılacaktır. Halkımız da her şart ve koşulda kendi iradesine sahip çıkacaktır” sözlerini kullandı.    ‘Kürtler size karşı nasıl mücadele edeceğini biliyor’   Ardından konuşan Dem Parti Wan Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, “94’lerde Orhan Doğanlar size nasıl boyun eğmediyse, 2016’da İdris Balukenler nasıl boyun eğmediyse, bugün de Gülistan Sönük, Ahmet Türk size ve zulmünüze boyun eğmeyecek. 1994’ten beridir Kürtleri demokratik siyaset zemininden çekmeye çalışan bu zihniyete karşı Kürtler nasıl mücadele ettiyse bugün de mücadele edecek. 2016’dan beri bu topraklarda her türlü özel savaş politikasını devreye soktunuz. Ama Kürt halkı size cevabını verdi. Kayyımlarla belediyelerimizi talan ettiniz, hırsızlıkta, yolsuzlukta sınır tanımadınız, kültürümüze, dilimize, tarihimize el uzattınız, sekiz yıldır irademize de el uzatıyorsunuz. 'Kürt’ün dili, kültürü, tarihi yok' diyorsunuz. 'Sekiz yıldır iradesi, seçme seçilme hakkı da yok' diyorsunuz. Kürtler size karşı nasıl mücadele edeceğini biliyor. Biz demokratik çözüm diyoruz, barış yolları açılsın diyoruz. Siz savaşta ısrar ediyorsunuz”  diye belirtti.    ‘Hûn ê me qîr bikir, xwelî li serê we be!’   Sözlerinin devamında kayyımın artık bir politika olmaktan çıkıp AKP- MHP için bir rejime dönüştüğüne işaret eden Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, “Devletin bütün imkanlarını bu hukuksuzluk için seferber ediyorsunuz. Buna karşı kimse sessiz durmamızı beklemesin. Birazdan yine eylem etkinlik yasağı getireceksiniz ve kimse sesini çıkarmasın isteyeceksiniz. Gasp edecek, yok sayacaksınız, Kürt halkının sessiz kalmasını bekleyeceksiniz. Öyle olmayacak. Biz nasıl 31 Mart'tan sonra mazbata vermeme girişiminize karşı irademizi savunduysak, bugün de aynı cepheden, aynı perdeden iradeyi savunacağız.  Size boyun eğmeyeceğiz. Hûn ê me qîr bikir, xwelî li serê we be” dedi.    Açıklamanın ardından oturmaya eylemine geçen kitle, sık sık “Kayyımlar gidecek halk gelecek”, “Kayyıma karşı omuz omuza” ve “Direne direne kazanacağız” sloganları attı.   Oturma eyleminden sonra dağılan kitleye polis biber gazı ile saldırdı. Dört kişi gözaltına alınırken, biber gazından etkilenen iki kadın baygınlık geçirdi. Kitle polis saldırısına sloganlarla cevap verdi.