DBP ve TJA: Halk iradesine darbeye sessiz kalmayacağız 2024-10-31 17:03:07       AMED – DBP ve TJA, Esenyurt Belediye Başkanının yerine kayyım atanmasına şu sözlerle tepki gösterdi: “Halkın iradesine yönelik darbeyi kabul etmeyeceğiz."   Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Tevgera Jinen Azad (TJA), “kent uzlaşısı” ile Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) seçilen Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanması ve yerine kayyım atanmasına ilişkin yazılı açıklamada bulundu.   DBP tarafından yapılan açıklamada, Esenyurt’a kayyım atanmasının, AKP-MHP iktidarının Kürt halkının iradesine ve belediyelerine yönelik başlattığı kayyım politikasının Türkiye geneline yayılmasının bir sonucu olduğuna dikkat çekildi.    ‘Üçüncü yol siyaseti hedef alınmış’   AKP’nin irade gaspı ve kayyım politikasından sonuç alamadığı hatırlatılan açıklamada, “Türkiye'yi kayyım siyaseti ile yönetmek isteyen AKP-MHP iktidarı, halk iradesinin siyasal ve toplumsal meşruiyetini yok saydığı gibi, ülkeyi de artık yönetemeyeceğini adeta itiraf ediyor. Halkın seçme ve seçilme hakkını gasp ederek halkın iradesini tanımayan AKP-MHP iktidarının, toplumsal barıştan değil, aksine toplumsal kaostan beslendiğini görüyoruz. Bu gerçekliği bizler, aylar öncesinde Van Büyükşehir Belediyesi ve Hakkâri Belediyesi’nde de deneyimledik. 31 Mart yerel seçimleri, iktidarın darbeci aklına ve siyasetine güçlü bir cevap olmuş, kayyım siyasetini boşa çıkarmıştır. Kürt halkının Kürdistan’da ördüğü direniş, kent uzlaşısının halkın iradesini esas alan, ortak yaşamı inşa eden Üçüncü Yol siyaseti, bu darbe ile hedef haline getirilmiştir. Bu darbe, aslında toplumsal barış söyleminin perde arkasını açığa çıkarmış ve bu söylemin hamasetten öte olmadığını da göstermiştir” denildi.   Siyaseti güvence altına alacak tek şeyin Üçüncü Yol anlayışı olduğu vurgulanan DBP açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Geçmişten günümüze uzanan ve bugün hâlâ varlığını sürdüren ‘tek ulusa, tek inanca, tek cinsiyete hizmet eden’ bu sistem, Türkiye halklarının ihtiyaçlarına artık cevap verememektedir. Bizler çok iyi biliyoruz ki, güçlü bir demokratik siyaset hattı kurulup güçlendirilmediği sürece halkın iradesi darbe mekanizmasının tehdidi altında olacaktır. Bu nedenle Üçüncü Yol siyasetine önemle dikkat çekiyor ve demokratik siyasetin geleceği için bu ısrarımızı sürdürüyoruz. Esenyurt örneği de bir kez daha siyaseti demokratik kılacak ve halkın iradesini güvence altına alacak anlayışın Üçüncü Yol Siyaseti olduğunu göstermiştir. Bu gerçekliği inkâr veya görmezden gelmek, kayyım siyasetine ve darbe mekanizmasına hizmet etmektir.”   TJA: Halklar birleşerek kazanacak   TJA da Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanmasını “düşman hukuku” olarak değerlendirdi. TJA tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi: “İktidarın kadın düşmanı, Kürt düşmanı politikalarının bir sonucu olan kayyım rejimi, bu sefer de İstanbul’da uygulanmıştır. Kent uzlaşısı ile tüm halkların irade beyanı göstererek seçtiği Ahmet Özer hakkında oluşturulan dosya bir FETÖ taktiğidir. Kadın aktivistleri, demokrasi güçlerini, özgürlük yanlısı devrimcileri kumpaslarla tutuklayanlar, bugün tarihten ders çıkarmamış olanlardır. Daha önce de kayyım atayanlara en büyük cevabı halk vermiştir. Seçimde irade beyanı göstererek mevcut iktidarı kabul etmediğini ortaya koymuştur. Tarihi geriye götürerek sonuç almak isteyenler bu yanlıştan vazgeçmelidir. Günlerdir ülkede iç barışı tesis etmekten söz eden iktidar, bu sözlerini politikalarıyla buluşturmalıdır. Bu ülkede toplumsal barışın yegâne yolu demokrasi ve adalettir. Kadınlar bu arayıştan vazgeçmeyecektir. Kadın ve demokrasi düşmanı iktidar bilsin ki bu gasplarınıza, tek adam diktasına boyun eğmeyeceğiz. Kadınlar, Kürtler ve Türkiye halkları birleşecek, birleşerek kazanacaktır. Tüm kadınlara ve Türkiye halklarına çağrımızdır: Bu hukuksuzluk karşısında bulunduğumuz her yerde itiraz sesimizi yükseltelim.”