ANKARA - DEM Parti Ankara İl Örgütü tecridin sonlanması için başlatılan açlık grevleri ve çözüm için acil diyalog ve müzakereye çağırarak, “Yeni bir barış sürecinin önünü açacak en önemli rol Sayın Abdullah Öcalan‘da” dedi.

 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Ankara İl Örgütü bin günü aşkındır haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan'a yönelik tecride ve başlatılan açlık grevlerine dair basın toplantısı gerçekleştirdi. Açıklamaya İnsan Hakları Derneği (İHD), Özgür Hukukçular Derneği de (ÖHD) katıldı. Açıklamanın yapıldığı yere “Tecrit insanlık suçudur. Tecride karşı açlık grevleri 53'üncü gününde” pankartı asıldı. Toplantıda DEM Parti Ankara İl Örgütü Eş Başkanı Fatin Kanat söz aldı.

 

Tecrit tüm cezaevlerinde

 

AKP-MHP iktidarının insan hakları karnesinin herkesçe bilindiğini söyleyen Fatin, “Türkiye’nin taraf olarak imzaladığı ve uyma yükümlülüğü bulunduğu, BM ve uluslararası sözleşmelerce güvence altına alınan hakların hemen hiç biri uygulanmıyor. Görüş, kitap ve mektup yasakları, avukatla görüştürmeme, fiziksel baskı ve işkence, sağlığa erişim hakkından mahrum bırakma, iktidar propagandası dışında kalan medyaya erişimi engelleme, tedavi süreçlerini engelleme yaygın uygulamalar halinde. Mevcut infaz yasalarına göre tanımlanmış en son ceza sınırını da tamamlamış olan tutsaklar ve hastalığının son deminde bulunan ağır hasta tutsaklar keyfi gerekçelerle serbest bırakılmıyor. İmralı Ada hapishanesinde bulunan Sayın Abdullah Öcalan başta olmak üzere siyasi tutsakların kaldığı tüm cezaevlerinde ağır bir tecrit politikası uygulanıyor” diye konuştu.

 

‘Çözüm için en önemli rol Sayın Öcalan’da’

 

Bu ağır işkence koşullarında 104 cezaevinde siyasi tutsakların süren savaşın sonlanması için büyük bir direniş sergilediğini belirten Fatin, “Yeni bir barış sürecinin önünü açacak en önemli rol Sayın Abdullah Öcalan olacağından hareketle, İmralı ada hapishanesinde uygulanan mutlak tecridin derhal sonlandırılması ve Abdullah Öcalan’ın fiziksel özgürlüğünün sağlanması, sürdürülen açlık grevinin en önemli talebi olarak dile getiriliyor. Abdullah Öcalan ile İmralı’da tutulan Ömer Hayri Konar, Veysi Aktaş ve Hamili Yıldırım’ın aileleri ve avukatlarıyla görüşmelerine tam bin günü aşkındır izin verilmiyor” sözlerini kullandı.

 

Çözüm için harekete geçin

 

Süren savaşın Türkiye halklarını ve ekonomiyi de etkilediğini dile getiren Fatin şöyle konuştu: “Savaş politikalarında ısrar, birilerinin cebini dolduran yüksek savaş harcamaları, yaşanan ağır yoksulluğun yanı sıra toplumsal psikolojinin sakatlanmasına, ırkçılık ve nefret söyleminin yaygınlaşmasına yol açmakla kalmıyor, giderek büyüyen bölgesel bir yıkım felaketine doğru yol alıyor. Son günlerde sıklaşan asker ölümlerini de üzüntü ve ibretle izliyoruz. Ne Türk’ün ne Kürt’ün, ne de bu coğrafyada yaşayan herhangi birinin ocağına ateş düşmesin ve bu yıkımdan, bu çıkmazdan bir an önce vaz geçilsin diyoruz. Geçmişte acı şekilde tecrübe edildiği gibi toplumsal acılarımıza yenilerinin eklenmemesi ve toplumsal kırılmaların oluşmaması için, ölüm haberleri gelmeden açlık grevi eylemi konusunda, mevcut iktidara ve tüm siyasi odaklara, barışçıl yollarla gerekli tedbirlerin alınması, dile getirilen taleplerin değerlendirilerek Kürt sorununa barışçıl ve demokratik çözümün önünü açmak  üzere harekete geçilmesi çağrısında bulunuyoruz.”