ANKARA - Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesinde konuşan DEM Parti Amed Milletvekili Ceylan Akça,  Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e 1 TL göstererek, nasıl değerini kaybettiğini anlattı. Ceylan AKP sıralarına dönerek, “ Siz, korucu olmamak için topraklarında batıya sürülmüş yoksulluk içinde terbiye edilmeye çalışmış kişilerin çocukları değilsiniz. Siz ne yoksulluğu anlarsınız ne çaresizliği anlarsınız” dedi. 

 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Amed Milletvekili Ceylan Akça, Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bağlı kuruluşlara ilişkin konuştu. Ceylan elindeki 1 TL’yi Hazine ve Maliye Bakanlığı Mehmet Şimşek’e göstererek, “Birazdan bu 1 TL’nin nasıl değersizleştiğini size anlatacağım” dedi. Ceylan’ın söylemine AKP grubu tarafından, “yaratıcı” denilmesine Ceylan, neden yaratıcı olduğunu açıkladı.

 

AKP grubuna: Ne yoksulluğu anlarsınız ne çaresizliği

 

AKP grubuna, “Bunu yaratıcı buluyorsunuz evet bu Genel Kurul’un parlak ışıkları ve ihtişamı altında siz yoksulluğu, açlığı, derin karanlığı göremiyorsunuz” diyen Ceylan, derin yoksulluğu yaşamış biri olarak yoksulluğun ne olduğunu anlatacağını aktardı. Ceylan, “Ben size ev temizliğine giden bir annenin kızı olarak anlatacağım yoksulluk nedir? Siz bilmiyorsunuz. Sizin tuzunuz kuru, sizin anneniz ev temizliğine gittiği evde kıyafet verilmesini bekleyip, çocuklarını okula gönderecek ayakkabıyı bulma umuduyla bekleyen bir annenin çocuğu değilsiniz. Siz babası sokağa çıkıp hamal sokağına çıkıp bir iş alırım diye bekleyen çocukların babası değilsiniz. Siz, korucu olmamak için topraklarından batıya sürülmüş yoksulluk içinde terbiye edilmeye çalışmış kişilerin çocukları değilsiniz. Siz ne yoksulluğu anlarsınız ne çaresizliği anlarsınız. Siz bize TÜİK’i layık görüyorsunuz, TÜİK’in verdiği verilerle para verip ENAG’ın verileriyle cebimizden para alırsınız” dedi.

 

‘Öyle utanmazca konuşacağınıza ekonomik intiharlara bakın’

 

İktidarın saray piyasası ile yaşadığını, kendilerinin ise sokak piyasası ile yaşadığına vurgu yapan Ceylan, Üsküdar Marmaray’da bir kişinin kendini tren raylarına attığını ifade etti. Ceylan, “Tren raylarına bırakıp artık bu ülkede yaşama umudu kalmamış, bu ülkede var olma umudunu kaybetmiş bir kişi tren raylarını bıraktı. Öyle utanmazca konuşacağınıza ekonomik intiharlara bakın. İnsanların kendi çocuklarını, ‘geçinemezsem bugünde besleyemezsem en çok ne kadar gün besleyebilirim düşündüğü yerde onların evin kenarında fare zehri bekletip onlar açlıktan ölmesinler ben böyle öldüreyim diye’ bekleyen annelerin olduğu yerde bu utanmazlığı sahip olacak cesarete sahip olmamanız gerekiyor. TÜİK tam olarak ne işe yarar diye baktım ne işe yaradığını bilemedim, başkanına bakayım dedim, başkanına yetişmek imkansız sürekli değişiyor” diye belirtti. Ceylan şöyle devam etti: “Hukukun üstünlüğünün olmadığı bir ülkede kalkıp ekonomik verilerin güvenliğinden söz etmek zaten imkansız. Batman Kozluk ilçe eşbaşkanımız 24 saatlik avukat görüş yasağı olacak şekilde gözaltında bulunuyor. Hukukun üstünlüğü olmadığı bir zeminde siz bize kalkıp, ‘nasıl ekonomi sürdürülebilirlikten, kalkınma planından söz edersiniz’ bilmiyorum. Hukukun üstünlüğü olmadığı bir yerde buraya, parayı, sermayeyi, kapalı salonlarda Gaye hanımla birlikte sermayedarları ikna etmeye çalışırken, hukukun üstünlüğünden bahsedemediğinizi ve bunun utancını taşıdığınızı biliyorum. Bugün nasıl bir zeminde yaşıyoruz; insanlar markete gittiklerinde yoğurdun 10 TL olabileceğini de inanıyor, 100 TL’de olacağına inanıyor. TÜİK bize ne yapıyor; ben sizi dikkate almıyorum, benim için piyasa saray piyasasıdır. Saray ne söylerse onu yaparım, ‘ne vereyim abimeci’ kurumuyum. Türkiye istatistik kurumu değilim diyor. Bugün ülkede yoksulluk var diyen insanlara, ‘sen ülkenin itibarını zedeliyorsun’ diyor. Bloomberg’te bu ülkenin politikalarıyla birlikte, hakikatlerini yazanlara soruşturma açıldı.”

 

TÜİK’in işlevsizliğini anlattı

 

Asgari ücretlerin en 25 bin TL olması gerektiğine vurgu yapan Ceylan, ilaç, bebek bezi, mama, kadınların mecburi olarak kullandığı malzemelerden vergi alınmaması gerektiğini kaydetti. Ceylan, “Cezaevlerinde mektup, iletişim malzemelerinden hiçbir şekilde vergi alınmaması gerektiğini düşünüyoruz. Derhal, bize bu enflasyon oranını belirleyen TÜİK’in sepetinde ne olduğunu açıklamanızı bekliyoruz. Bu sepette şimdi ne var bilmiyoruz. Bizim sepetimizde aynı olmadığı kesin. TÜİK neyi hazırlamaz; vatandaşlık verilen seçmen sayısını açıklamaz, mesleklerine ve kimliklerine göre ayrıştırılmış kaç bin nitelikli gencin yurt dışına gittiğini açıklamaz, seçim öncesi bölünen, değiştirilen mahallerinin verileri açıklanmaz, deprem bölgesine ilişkin veri açıklamaz, kaybolan çocuklara ilişkin veri açıklamaz. Depremden sonra haber alınmayan yetişkinlere ilişkin veri açıklamaz. ENAG, verisine göre harcayıp TÜİK verisine göre maaş alan kaçının kredi kartı borç batağında olduğunu ve icralık olduğunu açıklamaz. Cumhurbaşkanının acele kamulaştırma kararlarını mülksüzleştirmelerini açıklamaz, Türkiye topraklarını ne kadarının özelleştirildiğini, ne kadarın hazineye ait olduğunu açıklamaz. Bu arazilerin ne kadarını yabancılara ait olduğunu açıklamaz. Kayyımların mili emlak’tan bedelsiz aldığı toprakları akrabalarına verdiği vergiyi açıklamaz.  Bu sebeple DEM Parti olarak, bu bütçeye hayır diyeceğiz. Hayır derken bütün bu hırsızlığa, cebimizden çalınan paraları alacağız. Halkımıza çağrımızdır; gelin yerelden yerinden yönetime bu ekonomik tahribata yerinden çözüm bulun ve DEM Parti’den aday olun” sözlerini kullandı.