Melek Avcı 

 

ANKARA - Geçtiğimiz hafta PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride ilişkin verilen önergeye Dışişleri Bakanlığı’nın “CPT ile işbirliği içinde yürütülüyor” diyerek verdiği yazılı yanıta ilişkin CPT, bu ifadenin CPT'nin herhangi bir şekilde Abdullah Öcalan üzerinde yürütülen tecridi desteklediği anlamına gelmeyeceğini paylaştı.

 

2024 yılı bütçesinin görüşüldüğü komisyonda 20 Kasım Dışişleri Bakanlığı bütçesi görüşmeleri sırasında Hakların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) milletvekilleri, İçişleri Bakanı Hakan Fidan’ın cevaplaması talebiyle tecride ilişkin soru sordu.

 

Bakan, sürenin yetersiz olduğunu ileri sürerek, pek çok soruyu daha sonra yazılı olarak cevaplayacağını belirtmişti. Bakanlığın Dış Politika, Analiz ve Eşgüdüm Genel Müdürlüğü, HEDEP Şirnex Milletvekili Nevroz Uysal’ın 25 yıldır İmralı Adası’nda bulunan F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde ağır tecrit altında tutulan ve 33 aydır kendisinden haber alınması engellenen PKK Lideri Abdullah Öcalan’a ilişkin sorularına,  “Ülkemizde ceza ve tevkif evlerindeki koşullara ilişkin olarak, bu alanda faaliyet gösteren uluslararası mekanizmalarla ve özellikle Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi’yle yakın işbirliği yürütülmektedir” şeklinde cevap vermişti.

 

‘Bakanlığın yazılı yanıtı destek verdiğimiz anlamını taşımaz’

 

Bakanlığın verdiği “İşbirliği içerisindeyiz” yanıtına ilişkin söz konusu “işbirliğini” Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi’ne (CPT) soran HEDEP Avrupa Konseyi Temsilcisi Fayik Yağızay’a verdikleri yanıtta, işbirliğinin sadece Türkiye’deki cezaevi koşullarının düzeltilmesi konusunda gerçekleştiği belirtildi. Verilen yanıtta CPT’nin, tecride destek verdiği sonucunun çıkmayacağına vurgu yaptığının altını çizen Fayik, “Dışişleri Bakanlığı’nın verdiği ‘işbirliği içindeyiz’ cevabını CPT yetkililerine sorduk ve Kürt kamuoyunun bu ‘işbirliği’ noktasında bir açıklama beklediğini vurguladık. CPT bize verdiği yazılı yanıtta, Bakanlığın verdiği cevabın sadece cezaevi koşulları konusunda kendi kurumları başta olmak üzere uluslararası mekanizmalarla yakın işbirliğinin sürdüğü anlamına geldiğini belirtti. Yani bunun İmralı nezdinde bir cevap değil genel bir ifade olduğunu söylediler. Ayrıca bu ‘işbirliği’ vurgusunda CPT’nin kurum olarak Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi desteklediği sonucuna varılmayacağını da özellikle dile getirdiler. CPT söz konusu ‘işbirliğinin’ tecride destek olarak okunamayacağını söylemiş oldu” bilgisini paylaştı.