Rozerin Gültekin

 

AMED - “Şimdiden Geleceğe Doğru Özgürlüğün Somut Çağrısı” deklarasyonun imzacılarından DBP’nin Amed İl Eşbaşkanı Sultan Yaray, “Sadece Kürtler değil tüm halklar artık çözümün Abdullah Öcalan’ın düşünceleri olmadan olmayacağını görüyor” dedi.

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde 25 yıldır uygulanan ağırlaştırılmış tecridin kaldırılması ve fiziki özgürlüğünün sağlanması ile Kurdistan’da her geçen gün derinleşen savaş politikalarına karşı 28 Ekim’de İstanbul’da akademisyen, siyasetçi, sanatçı, yazar, gazeteci ve aydının bulunduğu 78 kişi, “Barışa Çağrı” ismiyle ve 29 Ekim’de Amed’de de 172 kurum “Şimdiden Geleceğe Doğru Özgürlüğün Somut Çağrısı” ismiyle deklarasyon açıkladı. Deklarasyonlarda Abdullah Öcalan’ın fikriyatının tüm dünyaya yayıldığı ve kalıcı bir barışın sağlanmasının yolunun Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünden geçtiği ifade edildi. Amed’de açıklanan deklarasyonun imzacılarından olan Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Amed İl Eşbaşkanı Sultan Yaray, değerlendirmelerde bulundu.

 

‘Kürtler artık tecridi kabul etmiyor’

 

Kampanyayı kalıcı barışın sağlanması, Abdullah Öcalan üzerinde tecridin kaldırılması ve fiziki özgürlüğünün sağlanması için başlattıklarını söyleyen Sultan, “Orta Doğu şu anda tıkanmış durumda bu duruma karşı Abdullah Öcalan’ın fikirleri var. Buna karşı ondan dolayı sadece Kürtler değil tüm halklar artık çözümün Abdullah Öcalan’ın düşünceleri olmadan olmayacağını görüyor. 25 yıldır Sayın Öcalan üzerinde tecrit uygulanıyor ve kendisiyle görüş gerçekleştirilemiyor. Kürtler artık bunu kabul etmiyor. Kürt sorununun çözümü tecridin kaldırılmasındadır. Bunun için her alanda tecridin kaldırılmasına dair çalışma gerçekleştiriliyor. Tecrit dört parça Kurdistan’a sirayet etmiş durumda. Tecrit kalkana kadar hem Kurdistan’da hem de Orta Doğu’da kalıcı barış sağlanamaz” diyerek kampanyanın amacını dile getirdi.

 

Kapitalist moderniteye karşı çözüm demokratik modernite

 

Kapitalist sistemin ekonomi, ekoloji, sağlık gibi birçok alanda krizler yarattığını kaydeden Sultan, kapitalist sisteme karşı Abdullah Öcalan’ın sunduğu demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigmanın yaşanan sorunlara çözüm gücü olabileceğinin altını çizdi. Sultan, “Sayın Abdullah Öcalan’ın paradigması yaşamsallaşsaydı ve dünya bu paradigmaya kulak verseydi doğa talanı da, Orta Doğu’daki savaşlar da daha az olacaktı ama halklar Sayın Abdullah Öcalan’ın öneminin sadece Kürtlerin özgürlüğü için olmadığını doğanın, kadının özgürlüğü için olduğunu anladı. Sayın Abdullah Öcalan 25 yıldır cezaevinde ama bütün zorluklara rağmen fikirleri her geçen gün dünyaya yayıldı ama fikirlerinin daha çok yayılabilmesi için fiziki olarak da toplumun içinde olması gerekiyor” dedi.

 

‘Amacımıza ulaşana kadar çalışmalarımızı gerçekleştireceğiz’

 

Deklarasyonla beraber ortak çalışmalarının gerçekleştirilmeye başlanacağını belirten Sultan, “Amacımıza ulaşana kadar çalışmalarımızı gerçekleştireceğiz. Tecrit kalktığı noktada Kürtler de haklarını kazanacaklar. Bundan dolayı diğer halkların destek vermesi önemli ama başta Kürtlerin, kadınların baş kaldırılması ve kendilerine sahip çıkması gerekiyor” çağrısı yaptı.