Kürt dilinin tarihinin zenginliğini bilmek gerekir’

  • 19:21 13 Mayıs 2024
  • Kültür Sanat
AMED - Kürt Dil Bayramı kapsamında yapılan panelde, “Kürt dilinin tarihinin zenginliğini bilmek ve farkında olmak gerekiyor. Bunu korumak da gerekiyor” denildi. 
 
Kurdistan'da 15 Mayıs Kürt Dil Bayramı kapsamında gerçekleştirilen etkinlikler devam ediyor. Bu kapsamda Amed’in Sûr ilçesinde bulunan Dicle Sanat Derneği'nde bir panel düzenlendi. Panelin moderatörlüğünü Enstîtuya Kurdî ya Amed'ê Yönetim Kurulu üyesi Fatma Budak Güler yaparken, yazar ve gazeteci Roza Metîna ve Halkların Demokrasi Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Cahit Kırkazak konuşmacı olarak yer aldı. Panele, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ile Halkların Eşitlik ve Demokratik Partisi (DEM) Amed İl örgütü, Barış Anneleri, Adalet Nöbeti'nde yer alan tutsak yakınları, Tevgera Jinên Azad (TJA), Kürtçe kursundan mezun olan öğrenciler ve çok sayıda kişi katıldı. Panelin yapıldığı yere ise, “Her Dem Kurdkî Her Ca De Kurdkî, Her Dem Kurdî Her Der Kurdî”, “15'ê Gulanê roşanê ziwanê Kurdkî pîroz bo” ve “15'ê Gulanê cejna zimanê Kurdî pîroz be” pankartları asıldı.
 
‘Kürtçe kırıma uğratılmak istendi’
 
İlk olarak konuşan Roza Metina, Kürtçe’nin önemine ve zenginliğine dikkat çekerek “Kürt dilinin tarihinin zenginliğini bilmek ve farkında olmak gerekiyor. Bunu korumak da gerekiyor. Özel savaş politikalarından dilin nasıl kırıma uğratılmak ve asimilasyona istendiğini de görüyoruz. Yine kayyımlardan Kürtçe tabelalarının nasıl indirildiğini gördük en yakın örneği Tetwan’da yeniden Kürtçe tabelası asıldı, Kayyım döneminde kaldırılmıştı” dedi.
 
‘Kadının dildeki misyonu çok büyük’ 
 
Dilde kadının misyon ve rolüne değinen Roza, “En büyük mesaj Kürt dilinin eğitim dili olmasıdır. Son yapılan bir ankette yüzde 98 bir oranda Kürtçenin eğitim dili olması istenmiş. Ne istediğimizi bilirsek asimilasyon politikalarını da boşa çıkarabiliriz. Yine yapılan 20 bin öğretmen atamasına bakıldığında sadece birkaç Kürtçe öğretmen atandığını görüyoruz. Buda Kürt diline olan yaklaşımı gösteriyor” ifadelerine yer verdi. 
 
‘Asimilasyon politikaları her yerde’
 
Cezaevine Kürtçe mektup yazıldığında verilmediğini söyleyen Roza, mektupların ya verilmediğini ya da çok geç verildiğini kaydetti. Roza, “Cezaevi ve dışarıda olmak üzere asimilasyon politikaları her yerde uygulanıyor. Bugün çok sayıda kurum bir araya gelerek asimilasyon politikalarına cevap veriyor” diye konuştu. 
 
‘Dilimize sahip çıkarsak dilimizde bize sahip çıkar’
 
Ardından konuşan HDP Eş Genel Başkanı Cahit Kırkazak, “Bugün iktidar ve dil ilişkisine değinmek istiyorum. İktidar sömürmek ve asimile etmek isteyince önce dile yönelir. Çünkü dil yok olunca toplum yok olur. Türkiye’deki iktidarlar da bunu yaptı. Tedridi Tedrisat Kanunu ile medreseleri kaldırdı. Medreselerde eğitim dili Kürtçeydi. Bu kanunun asıl amacı Kürtlerin dilsiz bırakılmasıydı. Dilimiz çok zengin bir dildir. Gücümüzü tarihimizden alıyoruz. Yeni diller kaynağını Kürtçeden alıyor. Kürtçe tarihi bir dildir. Türkiye’de Kuzey Kürdistan’da yasaklar başlayınca da Kürtçe yazılmaya devam edildi. Kürt Edebiyatı çalışmaları yürütülmeye devam edildi. 21. Yüzyılın başından bu yana Kürtler bu konuda daha çok çalışma yürütmeye başladı. Kırgızların bir sözü vardır ‘bir ulusun kaderi dilinin kaderine bağlıdır’ diye. Kürt toplumu çok iyi biliyor dilimiz statü kazanmazsa yok olur. Biz dilimize sahip çıkarsak dilimiz de bize sahip çıkar” diyerek konuşmasını sonlandırdı. 
 
Panel, Kürtçe kursundan mezun olanlara verilen belge ile sona erdi.