‘Cadılar’ sokak tiyatrosu ile direnişi anlatıyor

  • 09:04 28 Temmuz 2023
  • Kültür Sanat
Elfazi Toral
 
İSTANBUL -  Direniş ve mücadeleleriyle tanınan kadınların hikayelerini “Değiştireceğiz” adlı kampanyaları kapsamında sokak tiyatrosu ile işleyerek, çok sayıda kentte kadınlara ulaşmayı hedefleyen Kampüs Cadıları’ndan kadınlar, “Yıkamadığınız cadıların torunlarıyız. Onların kadın mücadelesinden aldığımız güçle buradayız Hiçbir kadının umutsuzluğa kapılmaması için bizim değiştirecek gücümüz var diyoruz” mesajını verdi.
 
Üniversiteli kadınlardan oluşan Kampüs Cadıları, amfilerde, üniversitelerde, sokaklarda ve bulundukları her yerde çeşitli etkinlik, eylem ve kampanyalarla erkek egemen zihniyete karşı kadın mücadelesini büyütmeye devam ediyor. Kampüs Cadıları’nın “Değiştireceğiz” adlı son kampanyası ise büyük bir ilgi topluyor. Kadınların seslerini daha iyi duyurabilmeleri için başlattıkları kampanya ile erkek egemen toplumda ezilen kadınların direniş hikayelerini sokak tiyatrosu ve birçok etkinlik ile işliyorlar. Kampüs Cadıları’nın oynadığı sokak tiyatroları, geçmişten günümüze kadın mücadelesinde yer alan ve katledilen kadınları canlandırarak kendilerine miras bırakılan mücadeleyi yaşatacaklarının mesajını veriyor. Şu ana kadar İstanbul ve Ankara’da gerçekleştirilen kampanya etkinlikleri, ilerleyen süreçte birçok kentte yapılacak.
 
Direniş ile iz bırakan kadınlar…
 
Kampanya kapsamında canlandırılan karakterler arasında ise Lilith, cadı, Virginia Woolf, Mirabel Kardeşler, Rosa Luksemburg, Konca Kuriş, Nezihe Muhittin, Çilem Doğan, Gezi Direnişi’nde mücadeleleriyle tanınan kadınlar ve daha birçok isim yer alıyor. Tiyatroda, eskiden Ana Tanrıça olarak anılırken erkek egemen sistemin yerleşmesi ile birlikte şeytanlaştırılmaya çalışılan Lilith’in, özgürlüğe olan bağlılığının erkekleri korkutması nedeniyle kötü bir figür olarak anılmaya başlanmasına dair skeçler sergileniyor. Lilith’i oynayan kadınlar, üzerlerine siyah tüllerle kapatarak önce kendilerini tanıttı, daha sonra da özgürlüklerini yansıtmak amacıyla tülleri yere fırlattı.
 
Lilith’ten Mirabel Kardeşler’e uzanan hikaye öyküleri
 
Yine tiyatroda “makbul” kadın olmadıkları için “cadı” olarak yaftalanıp yakılan kadınlar için de cadı şapkasıyla gösteri yapan Kampüs Cadıları, kendilerine ait şifa bahçeleriyle kadın dayanışması içerisinde sürdürdükleri yaşamları ele alıyor. Öte yandan kadınların sokakta sigara içmesinin dahi yasak olduğu bir dönemde oy hakları için barikatlar ardında direnen Süfrajetlerden üniversitede kadın olması nedeniyle eğitim göremediği için yazdığı eserleri yayınlanmayan feminist edebiyatçı Virginia Woolf’a, Dominik Cumhuriyeti’nde 1960 yılında ülkeyi diktatörlükle yöneten Rafael Trujillo'ya karşı direnen ve katledilen Mirabel Kardeşler’den mücadelesi sonucunda katledilen Marksist devrimci ve aktivist Rosa Luksemburg’a ve Hizbullah tarafından katledilen feminist yazar Konca Kuriş’e kadar çok sayıda kadının direniş hikayesi ele alınıyor.
 
Kampüs Cadıları’ndan Ceren Güner ve Eylül Kara, kampanyaları ve kadın mücadelesine ilişkin JINNEWS’e konuştu.
 
Kampanyaları kadın mücadelesini anlatıyor
 
Çok yoğun bir süreci geride bıraktıklarını dile getiren Kampüs Cadıları’ndan Ceren Güner, “Bu yoğun sürecin ardından genç kadınlar yoğun bir umutsuzluk halline girdi. Bunları düşünerek, yeni dönemde ‘Değiştireceğiz’ adlı bir kampanya başlattık” dedi. Değiştirecek ve yeniden kuracak güçlerinin olduğunun altını çizen Ceren, “Bunu tarihteki kadın figürleri ve mücadelesini öne çıkardığımız, dayanışma ile kadın mücadelesini yansıtmak istediğimiz bir sokak tiyatrosuyla gerçekleştirmek istedik” sözleriyle kampanyalarına başlama fikirlerini anlattı. 
 
Kadınlardan aldıkları mücadele meşalesi…
 
Sokak tiyatrolarını, her kesimden yurttaşın büyük bir ilgi ile karşıladığını aktaran Ceren, “Umarım bu tiyatromuz tüm kadınlara moral olabilmiştir. Kadın mücadelesini destekleyen herkese güç vermişizdir.  Bu tiyatroyu yaparken hem kadın mücadelesinden güç aldığımız hem tarihteki kadın figürlerine hem de dayanışmayı hissettirdiğimiz bir yerden kurduk. Dünyanın, insanlığın oluşumundan bu yana, birçok ülkeden ve coğrafyadan kadın figürlerini canlandırdık. Kadınların oy hakkı mücadelesini öne çekecek figürleri öne çıkardık. Sosyalist feminist mücadelede simgeleşen kadınları canlandırdık” şeklinde konuştu. Kadınlardan aldıkları güç ile mücadele ettiklerini söyleyen Ceren, “Aslında biz tek tek tarihteki kadınlardan aldığımız bu güçle bugün buradayız. Onların kazanımları, mücadelesi ve biriktirdiklerimizle buradayız. Oy hakkından özsavunma hakkına kadar kadınların bizlere çizdiği yol ve önümüzü açtıkları yol yöntem sayesinde bugün buradayız” vurgusu yaptı.
 
Tiyatro ile mücadelenin sürdüğünün mesajı veriliyor
 
Kadınlara seslerini duyurduklarını ve ulaşabildiklerini paylaşan Ceren, “Sürekli hatırlamaya ve hatırlatmaya ihtiyacımız var. O kadınların mücadelesiyle bugün burada olduğumuz ve onlardan aldığımız güçle bu mücadeleye devam ettiğimizi vurguladığımız bir eylem gerçekleştirdik. Kapitalist sistemin asla silemeyeceği bir tarihimiz var. Onun için biz hep birlikteyiz, omuz omuza ve el ele bu mücadeleyi verdik. Bundan sonra da sokakta, kampüslerde, evlerde erkek egemen sistemin bize dayattığını, sokmak istedikleri kalıpları yıkabilir ve değiştirebiliriz. Çünkü bizim gücümüz var” ifadelerini kullandı.
 
‘Yıkamadığınız cadıların torunlarıyız!’
 
Gerçekleştirdikleri sokak tiyatrosunda “cadı” figürünü canlandıran Kampüs Cadıları’ndan Eylül Kara ise, “Biz her zaman söylüyoruz, yakamadığınız cadıların torunlarıyız. Çok benimsediğimiz bir şey bu” dedi. Eylül, geçmişte şifacı ve bilgili oldukları için katledilen ve yakılan kadınları anlamak açısından “cadı”nın önemli bir karakter olduğunu dile getirdi. İktidarın saldırı politikaları nedeniyle son süreçte eylemlerini abluka altında da olsa gerçekleştirdiklerini belirten Eylül, böyle bir süreçte tiyatrolarıyla direniş ve mücadeleyi sergilemelerinin önemli olduğuna dikkat çekti. Eylül, “Tarihte de katledildik, yok edildik. Ama kadın mücadelesi oldukça bu mücadele devam edecek. Bununla da kadınlara umut verdik” vurgusunu yaptı. Etkinliklerini çok sayıda kentte gerçekleştireceklerini ve daha çok kadına ulaşacaklarını aktaran Eylül, “Daha çok kadına ulaşmamız gerek. Hiçbir kadının umutsuzluğa kapılmaması için bizim değiştirecek gücümüz var diyoruz” ifadeleriyle tüm kadınların yanında oldukları mesajı verdi.