Roza Metina: Asimilasyon çarkına karşı güçlü kalem şart!

  • 09:05 8 Aralık 2019
  • Kültür Sanat
Medya Üren
 
DİYARBAKIR - “Tiliya Qereqûçkê” adlı şiir kitabıyla okuyucuları ile yeniden buluşan yazar ve gazeteci Roza Metina, son zamanlarda Kürtçe diline yönelik artan baskılara dikkat çekerek, buna karşı Kürt dili ve edebiyatının güçlendirilmesi gerektiğini söylüyor. Roza, bu nedenle herkesin Kürt edebiyatını sahiplenmesinin önemini vurgulayarak, “Asimilasyon çarkına karşı güçlü kalem şart” diyor. 
 
Kürt dili ve edebiyatı üzerine çalışmalarıyla bilinen yazar ve gazeteci Roza Metina’nın üçüncü şiir kitabı “Tiliya Qereqûçkê” ( Serçe Parmak) baskıya verildi.  İlk olarak 2015 yılında “Hêviyên Dilazad” adlı şiir kitabı ile okuyucuları ile buluşan Roza’nın ayrıca çocukların dil eğitimine katkıda bulunmak amacıyla “Sêgoşe û Çargoşe (Üçgen ve Kare)” adlı bir hikaye kitabı da bulunuyor. 
 
Rojava Kısa Öykü Yarışması, Hüseyin Çelebi, Deniz Fırat ve Şerzan Kurt adına yapılan şiir ve öykü yarışmalarında ödüllere layık görülen Roza aynı zamanda PEN yönetiminde ve Amed Şiir Grubu’nda yer alıyor. 
 
Son kitabı “Tiliya Qereqûçkê” ilişkin değerlendirmelerde bulunan Roza, bu kitabı ile özgür yaşama dikkat çektiğini söylüyor. Roza, “Şiir Kürt edebiyatı için önemli bir noktada duruyor. Şiir yazdığımda kendimi özgür hissediyorum. Dilin gelişimi için şiir önemli bir rol ve misyon üstleniyor. Kürtçe kitap yazan her yazar kalemiyle ana dile hizmet etmeli. Ben de yazdıklarımla Kürt dili ve edebiyatına hizmet ediyorum ve dilimi koruyorum” diye belirtiyor.  
 
‘Asimilasyona karşı Kürt edebiyatını geliştirmeliyiz’
 
Yazdığı şiirlere ilişkin ise Roza şu ifadeleri kullanıyor: “Şiir insanların farklı duygu ve hayallerini ifade etme aracıdır. Şiir benim için çok önemli. Şiir yazdığımda yaşamım özgür oluyor. Özellikle Kürtçe yazdığımda sonsuz özgürlüğe kavuşuyorum. Bizler biliyoruz ki dilimiz ve edebiyatımıza yönelik büyük bir asimilasyon politikası uygulanıyor. Bu nedenle bu politikalara karşı Kürtçe edebiyatı geliştirmek ve yazmak bir mücadele alanıdır. Bu mücadele alanını geliştirmek için de Kürtçe şiir, masal yazmak önemli. Ben de Kürtçe dili üzerindeki baskı ve sindirmelere karşı Kürtçe yazarak tepki gösteriyorum. Bu tepkim anadilimin yasaklanmasına karşıdır ve tüm şiirlerimi Kürtçe yazıyorum.” 
 
‘ Yasaklı tarihimize değindim’
 
Kürt dili üzerindeki asimilasyona dikkat çeken Roza şöyle devam ediyor: “’Tiliya Qereqûçkê’ ( Serçe Parmak) kitabında yasaklı olan Q, X ve W harflerine değindim. Aynı zamanda Kürt tarihine ve sistem tarafından hedef alınan kültürel dokuları ve Kürt kadınını işledim. Hasankeyf’in talanına da yer verdim. Mezopotamya toprakları üzerinde eksik olmayan baskılar bana ilham kaynağı oldu. Bizler kalemi elimize aldığımızda yaşamımızdan ve tarihimizden feyz alırız. Bu tarihimizi de ana dilimiz ile daha çok anlamlandırıyoruz. Eğer asimilasyon çarkı karşısında güçlü bir duruş sergilemezsek varlığımız ve kimliğimizden uzak kalırız.”
 
‘Kürtçe okuma ve yazmanın çoğalması lazım’
 
Son zamanlarda kültür, sanat ve edebiyata karşı bir yönelim söz konusu olduğuna değinen Roza, son olarak, “Kürtçe okumanın ve yazmanın çoğalması lazım. Yaşamımızın ipi elimizde olması ve edebiyatımıza sahip çıkmamız önemlidir. Sağlam bir kalemle asimilasyondan kurtulabiliriz” diyor.